Browsing by Author "Duran, Ufuk Tan"
Now showing 1 - 3 of 3
- Results Per Page
- Sort Options
Publication Genetic variation and relationships between Azerbaijani and Turkish olive genetic resources(Springer, 2022-06) Duran, Sevin Teoman; Aghayeva, Saltanat; Akparov, Zeynal; Mammadov, Ayaz; Asgarova, Rana; Uslu, Osman Yaşar; Kırıkoğlu, Osman; Duran, Ufuk Tan; İpek, Meryem; Barut, Erdogan; Ercişli, Sezai; İlhan, Gülce; İpek, Ahmet; TEOMAN DURAN, SEVİN; İPEK, MERYEM; İPEK, AHMET; BARUT, ERDOĞAN; Kırıkoğlu, Osman; Duran, Ufuk Tan; Bursa Uludağ Üniversitesi/Karacabey Meslek Yüksekokulu/Süt ve Besi Hayvancılığı Bölümü/Organik Tarım Programı; Bursa Uludağ Üniversitesi/Ziraat Fakültesi/Bahçe Bitkileri Bölümü; 0000-0003-1469-6777; 0000-0001-5821-2426; AAE-4675-2019; AAH-3233-2021; AAK-4655-2021; AAE-6913-2019; FCC-3703-2022; IDH-4027-2023Olive (Olea europaea L.) is one of the most economically important crop from east to the west around the world. The aim of this research was to investigate the genetic relationship among 41 olive genotypes, including 11 well-known Turkish cultivars and 30 Azerbaijani olive genotypes using simple sequence repeat (SSR) markers. In this study, 19 SSR markers were amplified 115 polymorphic SSR alleles. The number of polymorphic alleles ranged from 3 to 10 with an average of 6.05. The observed heterozygosity (Ho) varied from 0.05 to 0.93 with an average of 0.63 and expected heterozygosity (He) differed from 0.26 to 0.86 with an average of 0.72. The polymorphism information content (PIC) ranged from 0.23 to 0.85 with a mean of 0.68. A UPGMA cluster analysis grouped olive genotypes into two distinct clusters and both clusters were divided into two subgroups. Similarly, STRUCTURE analysis assigned olive genotypes into two different gene pools (K = 2) and four gene pools were identified representing the two subgroups by STRUCTURE analysis for K = 4. The genetic similarity of olive genotypes ranged from 0.36 to 0.95. These results revealed that there was a high genetic variation among 30 Azerbaijani olive genotypes. 'Ayvalik 1'and 'Ayvalik 2' from Azerbaijani olive genotypes were different from Turkish local olive cultivar, "Ayvalik" indicating homonymy. This research also highlighted that Azerbaijani olive genotypes were totally distinct from Turkish olive cultivars demonstrating that these olive genotypes might have been imported to Azerbaijan from different countries other than Turkey. The outcomes of this study indicated that these diverse olive genotypes could be useful for development of new olive varieties in Azerbaijan and future breeding programs between two countries could be enhanced by means of these results.Item Hıyar (Cucumis sativus L.) bitkisinde arıtılmış su kullanılarak yapılan kısıntılı sulama uygulamalarının verim, kalite ve ağır metal içerikleri üzerine olan etkileri(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2023) Duran, Ufuk Tan; Akbudak, Nuray; Bursa Uludağ Üniversitesi/Fen Bilimleri Enstitüsü/Bahçe Bitkileri Anabilim Dalı.; 0000-0002-1329-5982Hıyar (Cucumis sativus L.) gibi su tüketimi fazla olan sebze türlerinin üretiminde çevre dostu sulama yöntemlerinin kullanılması ve alternatif su kaynaklarının kullanım olanaklarının araştırılması büyük önem taşımaktadır. Bu çalışmada, farklı kalitede su kullanılarak farklı seviyelerde yapılan kısıntılı sulama uygulamalarının hıyar bitkilerin deverim ve kalite parametreleri ile ağır metal içerikleri üzerine olan etkilerinin belirlenmesi amaçlanmıştır. Çalışmada, iki farklı hıyar çeşidinde (Elzem F1 ve MH-102 F1); şebeke suyu (ŞS), arıtılmış atık su (AAS) ve aktif çamur suyu (AÇS) olmak üzere üç farklı su kalitesinde; %100 ETc (S100) , %75 ETc (S75) ve %50 ETc (S50) olmak üzere üç farklı sulama seviyesinde sulama uygulamaları yapılmıştır. Hıyar bitkilerinde kadmiyum (Cd),krom (Cr), nikel (Ni) ve kurşun (Pb) gibi bazı ağır metallerin kalıntı miktarları incelenmiştir. Ayrıca, hıyar meyvelerinin gıda güvenilirliği açısından insan sağlığı üzerine etkilerinin belirlenmesi amacıyla mikrobiyolojik analizler gerçekleştirilmiştir. Çalışmada, kısıntılı sulama uygulamaları içerisinde en iyi sonuç S75 uygulamalarından elde edilmiştir. AAS uygulamaları ile Elzem F1 ve MH-102 F1 çeşitleri için sırası ile %32,07 ve %39,6 oranlarında verim artışı ile erkencilik sağlanmıştır. AAS ve AÇS uygulamalarının bitki boyu, yaprak oransal su kapsamı, yaprak rengi ve klorofil miktarı açısından bitki gelişimini olumlu yönde etkilediği belirlenmiştir. Ağır metal analizleri sonucunda, AAS uygulamalarına ait hıyar meyvelerindeki ağır metal seviyelerinin ulusal ve uluslararası yönetmeliklere göre belirlenen limitlerin altında olduğu ortaya çıkmıştır. Ancak; AÇS uygulamalarına ait meyvelerde Cd ve Cr içeriklerinin yüksek olduğu tespit edilmiştir. Bitkilerde ağır metallerin birikim yeri kök>yaprak>meyve olarak sıralanmıştır. Ayrıca, mikrobiyolojik analiz sonuçlarına göre, tüm uygulamalara ait hıyar meyvelerinin insan sağlığı açısından risk oluşturmadığı belirlenmiştir. Tüm parametrelerden elde edilen sonuçlar birlikte değerlendirildiğinde ise; Elzem F1 ve MH 102 F1 hıyar çeşitlerinde, AAS-S75 uygulamasının kullanımı önerilmektedir. Bu çalışmadan elde edilen sonuçlar, arıtılmış atık sular ile sulanan bitkilerde ağır metal ve mikrobiyolojik analizlerin yapılması gerektiğini vurgulamıştır.Item Patlıcan tohumlarında termo priming uygulamalarının fide kalitesi ve performansı üzerine etkileri(Uludağ Üniversitesi, 2016-07-20) Duran, Ufuk Tan; Sivritepe, H. Özkan; Uludağ Üniversitesi/Fen Bilimleri Enstitüsü/Bahçe Bitkileri Anabilim Dalı.Bu çalışmada, patlıcan tohumlarında yapılan termo priming (TP) ve kurutma uygulamalarının tohum canlılığı ve gücü üzerine etkileri incelenmiştir. Kemer 27, Pala 49 ve Topan 374 çeşidi patlıcan tohumlarına farklı sıcaklık (40, 45 ve 50°C) ve sürelerde (5, 10, 15, 20, 25 ve 30 dk) TP uygulamaları yapılmıştır. Uygulama yapılmayan tohumlar kontrol grubu olarak değerlendirilmiştir. TP uygulamaları sonunda tohumlar yüzey kuruluğu sağlanıncaya kadar bekletilmiş ve sonrasında iki eşit kısım olacak şekilde ayrılmıştır. Tohumların yarısı yüzey kuruluğu sağlandıktan sonra çimlendirme testlerine alınmış (TP+YK), diğer yarısı ise orijinal nem kapsamlarına kadar geriye kurutulmuş (TP+GK) ve daha sonra çimlendirme testlerine alınmıştır. Denemeler sonucunda, patlıcan tohumlarının TP ve kurutma uygulamalarına olan tepkileri canlılık [normal çimlenme oranı (NÇO)] ve farklı güç parametreleri [ortalama çimlenme süresi (OÇS), çimlenme indeksi (Çİ), fide güç indeksi (FGİ) ve fide kuru ağırlıkları] bazında değerlendirilmiştir. İncelenen tüm parametreler birarada değerlendirildiğinde, patlıcan tohumlarının fizyolojik olarak iyileştirilmesinde, üç çeşit için de en uygun olan protokoller ayrı ayrı belirlenmiştir. Kemer 27 ve Topan 374 çeşidi tohumlar için 45°C'de 10 dk TP+YK ve TP+GK; Pala 49 çeşidi tohumlar için 45°C'de 25 dk TP+YK ve TP+GK uygulamalarına tabi tutulmuş grupların en iyi sonuçları verdiği tespit edilmiştir. Bu çalışmadan elde edilen sonuçlar, TP ve kurutma uygulamalarının doğru kullanımı ile tohumların canlılık ve gücünde artış sağlamasından dolayı tohum ve fide endüstrisine tavsiye edilebilir nitelikte olduğunu göstermiştir. Ayrıca, patlıcan tohumlarında ekim öncesi bir uygulama olarak; TP tekniğinin organik tarım ve iyi tarım uygulamaları gibi çevre dostu üretim teknikleri ile ilgili prosedürlere eklenmesi faydalı olacaktır.