Browsing by Author "Durmuş, Ali"

Now showing 1 - 20 of 35

Abkant preslerde büküm parametrelerinin tespiti
(Uludağ Üniversitesi, 2017-08-07) Aydemir, Fatih; Durmuş, Ali; Uludağ Üniversitesi/Fen Bilimleri Enstitüsü/Makine Mühendisliği Anabilim Dalı.
Bu çalışma kapsamında öncelikle, Hardox 400 ve Paslanmaz AISI 304L yassı malzemelerin levha kalınlığı, şekillendirme boyu ve mekanik özelliklerine bağlı olarak bükme kuvvetleri ve büküm anında üst tabladaki (punch) yer değişimlerini zamana bağlı olarak tespit edebilen ve aynı zamanda şekillendirme sırasında bükülme açısının değişiminin belirlenmesine imkan veren görüntü işleme sistemlerini de içeren hidrolik abkant pres tabanlı özel bir deney düzeneğinin tasarımı (HAPDD) ve imalatı gerçekleştirilmiştir. İmalatı gerçekleştirilerek devreye alınan HAPDD'de iki farklı malzeme çeşidiyle yapılan deneylerin sonucunda bükülecek malzemenin ebatları ve mekanik özelliklerine bağlı olarak bükme kuvvetleri ve yer değiştirme miktarları tespit edilmiştir. Kuvvet-zaman ve kuvvet-yer değiştirme grafikleri her iki malzeme çeşidi için de eş zamanlı olarak çizilerek malzemelerin büküm anındaki davranışları detaylı olarak incelenmiştir. Bükme deneylerinden önce malzemelerin çekme deneyleri yapılarak malzeme mekanik özellikleri belirlenmiş ve bu değerler üretici firmaların teorik olarak verdiği özellikler ile kıyaslanmıştır. Bu değerler arasındaki farkların büküm parametrelerine etkisi incelenmiştir. Deneylerde havada büküm tekniği kullanılmıştır. Deneyler iki faklı üretici firmadan tedarik edilen yassı malzemeler ile farklı kalınlık, farklı uzunluk, farklı büküm açısı, farklı büküm hızı ve farklı kanal açıklıklarında yapılarak tüm bu parametrelerin bükme kuvvetleri ve yer değiştirme miktarlarına etkileri ortaya konmuştur. Her iki malzeme türü için büküm anındaki kuvvet ve yerdeğiştime miktarları tedarikçi firmaya, bükme hızına, bükme açısına ve bükme boyuna göre belirlenmiştir.
Binek araç koltuk kızak bağlantı braketinin tasarımı ve ürün testlerinin gerçekleştirilmesi
(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2020-07-01) Deveci, Ömer Osman; Durmuş, Ali; Bursa Uludağ Üniversitesi/Fen Bilimleri Enstitüsü/Makine Mühendisliği Anabilim Dalı.; 0000-0002-2693-4894
Otomotiv üreticilerinin mevcut pazar paylarını korumak ve yeni pazarlara girebilmek amacıyla tasarladığı araçlardaki emisyon değerlerini düşürmeye yönelik çalışmalar yapması gerekmektedir. Emisyon değerinin azaltılmasında önemli etkenlerden biri aracın ağırlığıdır. Bu tez kapsamında, M1 sınıfı binek araçlarda ön koltuklarda kullanılan kızak mekanizmasında ağırlık azaltma yöntemleri üzerine çalışılmıştır. ECE R14 ve ECE R17 regülasyon testlerinden geçen ve sonlu elemanlar modeli ile doğrulanmış bir ön koltukta, mevcut kızak bağlantı braketi yerine yekpare bir braket tasarımı geliştirilmiştir. Malzemesi çift fazlı çelik (DP) olacak şekilde belirlenmiş ve geometrisine topografya optimizasyonu yapılmıştır. Çıkan modelin üretim unsurları göz önünde bulundurularak tasarımı güncellenmiş ve nihai haline getirilmiştir. Regülasyon şartlarına göre sonlu eleman analizleri gerçekleştirilmiştir. Ardından çarpışma testlerinin de olduğu fiziksel testlerle tasarım doğrulanmıştır. Testlerin sonuçları sonlu elemanların sonuçlarına oldukça yakındır. Çalışma sonucu geliştirilen parçada %20 ağırlık azaltılmıştır.
Design of experiment study of the parameters that affect performance of a thermoplastic elastomer spring of a hybrid vehicle torque limiter
(Univ Osijek, Tech Fac, 2022-12-01) Gül, Cihat; Durmuş, Ali; DURMUŞ, ALİ; Bursa Uludağ Üniversitesi/Mühendislik Fakültesi/Makine Mühendisliği Bölümü; HSW-1880-2023
Due to the C0(2) emission ratio restrictions, hybrid vehicles become more popular nowadays. Because of that reason, research studies on hybrid vehicles and their powertrain systems have been increased recently. There are several types of hybrid vehicle powertrain structures in use by the car manufacturers; they depend on both the drive modes and the design of conventional and electrical engine layout designed by the car manufacturers. The most known of these structures is the power split hybrid structure. In this study, a thermoplastic elastomer spring was mechanically investigated, which has been designed for torque limiter of a power split type hybrid powertrain. The function of the elastomer spring is to damp the abnormal contact between damper inner metallic components during limiting function. The result of finite element analyses and stiffness measurement result of real parts were compared.
Determination of low temperature mechanical behaviour of the heat affected zone of a P91 steel weld using the small punch test technique
(Ocelot Sro, 2012) Hurst, Roger; Turba, Krystof; Haehner, Peter; Matocha, K.; Hurst, R.; Sun, W.; Gülçimen, Betül; Durmuş, Ali; Ülkü, Sedat; Uludağ Üniversitesi/Mühendislik Fakültesi/Makine Mühendisliği Bölümü.
The Small Punch (SP) test technique has been shown to be a promising method in determining the degradation of mechanical properties in operating components as it enables sampling from very localized areas; for instance the critical zones of a weldment and its HAZ (Heat Affected Zone). In this study, SP tests were carried out in order to determine the low temperature mechanical behaviour of the individual regions of P91 steel weld; base metal (BM), HAZ-FG (Heat Affected Zone-Fine Grained) and HAZ-CG (Heat Affected Zone-Coarse Grained). Microhardness measurements, optical and scanning electron microscopy methods were used for a better understanding of microstructure-property relationship and fracture mechanisms. As a result of the study it was possible to observe the increase in strength and ductility in the HAZ-FG compared to the BM and HAZ-CG which was more pronounced at lower temperatures. Consequently HAZ-FG had higher SP fracture energies and a lower transition temperature than the other zones.
Determination of press brake bending parameters for Hardox 400 steel
(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2022-01-03) Aydemir, Fatih; Çakan, Betül Gülçimen; Durmuş, Ali; Çavdar, Kadir; Bursa Uludağ Üniversitesi/Mühendislik Fakültesi/Makine Mühendisliği Bölümü.; 0000-0003-1739-1143; 0000-0003-2487-7344; 0000-0001-9126-0315
In the present study, a specific hydraulic press brake based test setup (HPBTS) was designed and manufactured which was used to determine the bending forces and the punch displacements of Hardox 400 steel depending on the plate thickness, plate length and mechanical properties. The setup was equipped with an image processing system to detect the change of the bending angle during forming. Prior to bending tests, tensile tests were carried out and the identified mechanical properties were compared with the ones reported by the manufacturers. The effect of the difference between the mechanical properties on the bending parameters was investigated. Air bending technique was used for bending tests. Experiments were carried out with varying plate thicknesses, plate lengths, bending angles, forming speeds and channel openings using flat materials supplied from two different manufacturers. The effect of these parameters on bending force, displacement and springback angle was revealed. It was shown that the mechanical properties of Hardox 400 steel vary according to the manufacturer. The difference between the measured mechanical properties and the ones obtained from the manufacturers had a direct influence on the bending properties.
Dinamik yol yüklerine maruz dondurulmuş gıda saklama kaplarının kırılma analizi
(Uludağ Üniversitesi, 2017-04-24) Reis, Murat; Durmuş, Ali; Uludağ Üniversitesi/Mühendislik Fakültesi/Makine Mühendisliği Bölümü.
Bozuk yol şartları veya aracın ivmelenmesi sonucu aracın kargo yükü dikey ve yatay dinamik yüklere maruz kalmaktadır. Soğuk zincir ile dondurulmuş olarak (-20 ° C) taşınan gıdaların nakliyesinde bu dinamik yükler saklama kaplarının kırılmasına neden olan başlıca etkendir. Düşük sıcaklıklar polipropilen saklama kaplarının kırılganlıkları artmaktadır. Bunun yanında taşınan kargonun gıda olması, polimer saklama kabının kırılma dayanımını artıran bazı katkı maddelerinin kullanımı da kısıtlamaktadır. Zira pek çok katkı maddesi saklama kabının dayanımını artırıp kırılganlığını azaltırken, diğer yandan insan sağlığına tehdit oluşturan bileşenler içermektedir. Bu durum özellikle gıda maddelerinin taşımasında bazı özel tedbirlerin alınması veya istif sayısının sınırlandırılmasını gerektirir ki, bu da taşıma maliyetlerinin yükselmesi anlamına gelmektedir. Bu çalışmada polimer dondurma kutularının düzgün olmayan yol şartlarındaki kırılma analizi MSC.Dytran programı yardımı ile yapılmakta ve belirtilen ivme ve yükleme koşulları için emniyetli cidar kalınlığı tespit edilmektedir.
Dinamik yüke maruz ince cidarlı polimer kutuların mukavemet analizi
(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2019-06-12) Reis, Meral Gülsen; Durmuş, Ali; Bursa Uludağ Üniversitesi/Fen Bilimleri Enstitüsü/Makine Mühendisliği Anabilim Dalı.
Bozuk yol şartları veya aracın ivmelenmesi sonucu aracın kargo yükü dikey ve yatay dinamik yüklere maruz kalmaktadır. Bu durum özellikle hassas kargoların taşımasında bazı özel tedbirlerin alınması veya istif sayısının sınırlandırılmasını gerektirir ki bu da taşıma maliyetlerinin yükselmesi anlamına gelmektedir. Tehlikeli kimyasal ve gıda gibi akışkan kargoların muhafazasında kullanılan ince cidarlı polimer kutuların naklinde bu sorunla oldukça sık karşılaşılmaktadır. Statik olarak istif halinde muhafaza edilebilen bu kutular, taşıma esnasında ve özellikle yaz aylarında sıcaklık ve yol şartlarındaki bozukluklardan kaynaklanan dinamik yüklerinde etkisiyle deformasyona uğrayarak ezilmekte ve ciddi maddi hasarlar ortaya çıkmaktadır. Benzer şekilde soğuk zincir ile dondurulmuş olarak (-20 ° C) taşınan gıdaların nakliyesinde bu dinamik yükler saklama kaplarının kırılmasına neden olan başlıca etkendir. Düşük sıcaklıklarda polipropilen saklama kaplarının kırılganlıkları artmaktadır. Bunun yanında taşınan kargonun gıda olması, polimer saklama kabının kırılma dayanımını artıran bazı katkı maddelerinin kullanımını da kısıtlamaktadır. Zira pek çok katkı maddesi saklama kabının dayanımını artırıp kırılganlığını azaltırken, diğer yandan insan sağlığına tehdit oluşturan bileşenler içermektedir. Bu durum özellikle gıda maddelerinin taşımasında bazı özel tedbirlerin alınması veya istif sayısının sınırlandırılmasını gerektirir ki, bu da taşıma maliyetlerinin yükselmesi anlamına gelmektedir. Bu çalışmada polipropilen gıda saklama kutularının düzgün olmayan yol şartlarındaki mukavemet analizi deneysel ve bilgisayar simülasyonları (Abaqus yazılımı) yardımı ile yapılmakta ve belirtilen ivme ve yükleme koşulları için riskli sıcaklık değeri tespit edilmektedir.
Dual fazlı çeliklerde gerilme-birim şekil değiştirme eğrilerinin analizi
(Uludağ Üniversitesi, 2000-08-14) Durmuş, Ali; Bayram, Ali; Uludağ Üniversitesi/Fen Bilimleri Enstitüsü/Makine Mühendisliği Anabilim Dalı.
Bu çalışmada dual fazlı çelik elde etmek için %0,16 C'lu çelik kullanılmıştır. Standartlara göre hazırlanmış çekme deneyi numuneleri, iki farklı ısıl işlem yöntemi ve iki farklı temperleme işlemi olmak üzere dört farklı ısıl işleme tabi tutulmuştur. I. grup ısıl işlemde, normalize edilmiş numuneler ferrit + ostenit bölgesinde 760, 790 ve 820 °C sıcaklıklarda 40 ve 60 dakika tavlanmış, daha sonra numunelere suda su verilmiştir (intercritical annealing). ILgrup ısıl işlemde, numuneler 910 °C'de (y) 45 dakika tutulup suda su verilmiştir. Daha sonra bu numuneler 760, 790 ve 820 °C (a-Hy) tavlama sıcaklıklarında 40 dakika tutulmuş ve suda su verilmiştir (intermediate quenching). IH. ve IV. grup ısıl işlemlerde ise, n. grup ısıl işlem ile üretilen numunelere 400 °C tavlama sıcaklığında sırasıyla 1 saat ve 3 saat tavlama sürelerinde temperleme işlemi uygulanmıştır. Farklı ısıl işlem programlarına göre elde edilen değişik iç yapılı dual fazlı çelik numunelere sabit hızda çekme testleri uygulanmıştır. Çekme testleri ile elde edilen gerilme - birim şekil değiştirme eğrileri analiz edilmiştir. Gerilme - şekil değiştirme ilişkisini ampirik olarak ifade eden denklemler irdelenmiş, en uygun denklem kullanılarak farklı iç yapılardaki dual fazlı çeliklere ait deformasyon sertleşmesi parametreleri olan deformasyon sertleşmesi üssü (n), mukavemet katsayısı (K) değerleri bulunmuştur. I. grup dual fazlı çeliklerde tavlama sıcaklığı ve süresinin artımı ile martenzit hacim oranı ve tane boyutunun arttığı, fakat mekanik özellikler üzerine tane boyutunda meydana gelen artışın daha etkili olduğu tespit edilmiştir. Bu yüzden bu grupdaki numunelerde, tavlama sıcaklığı ve süresinin artımı ile akma ve çekme dayanımları ile mukavemet katsayısı (K)'nın düştüğü, sünekliğin ve deformasyon sertleşmesi üssü (n)'nün arttığı gözlenmiştir, n. grup dual fazlı çeliklerde tavlama sıcaklığının artmasına bağlı olarak martenzit hacim oranın artması ile, çeliğin akma ve çekme mukavemetleri artmış, toplam birim şekil değiştirme değerleri azalmıştır. Martenzit hacim oranının artması mukavemet katsayısı (K)'da artışa, deformasyon sertleşmesi üssü (n) değerinde düşüşe neden olmuştur. Temperleme sonucunda, çeliklerin mukavemet değerleri bir miktar düşmesine rağmen süneklik değerlerinde meydana gelen önemli miktardaki artıştan dolayı optimum mekanik özellikler elde edilmiştir.Ayrıca çeliklerin deformasyon sırasındaki davranışları belirlenmeye çalışılmış, bu amaçla gerilme - birim şekil değiştirme eğrilerinden yararlanılarak Crussard - Jaoul (C -J) analizi olarak bilinen log "Deformasyon Sertleşmesi Hızı" - log (Plastik Birim Şekil Değiştirme" (log da/de - log e) eğrileri elde edilmiştir, log (da/de) - log e grafiklerine göre deformasyon sertleşmesinin üç bölgede gerçekleştiği gözlenmiş ve bu bölgelerde deformasyon etkisi ile dislokasyon alt yapısında meydana gelen olaylar açıklanmaya çalışılmıştır.
The effect of strain rate on mechanical properties of cold forming sheet metals
(Wiley-V C H, 2009-09) Durmuş, Ali; Uludağ Üniversitesi/Mühendislik Fakültesi/Makine Mühendisliği Bölümü.; 55964532400
Tensile mechanical properties of DIN EN 10268-1999 cold forming sheet metals were investigated within a strain rate range from 1.10(-4) to 1.10(-1) s(-1) using conventional tensile testing machine. This investigation also examined the influence of heat treatment on the mechanical properties of this material. The specimens were initially austenitized at 930 degrees C for 40 min and then water quenched. After reheated to 890, 850 and 8 10 degrees C, these were hold for 60 min and then water quenched as intermediate heat treatment. Consequently, it was determined that the yield and ultimate strength were increased 21 % and 7 % for the maximum value of strain rate, respectively. However, the failure strains were not notable affected with strain rate. For the heat treated materials, the considerable changing in mechanical properties was obtained at the 810 degrees C annealing temperature.
Effect of the microstructure on the notched tensile strength of as-cast and austempered ductile cast irons
(Sage Publications, 2012) Durmuş, Ali; Aydın, Hakan; Tutar, Mumin; Bayram, Ali; Yiğit, Kurtuluş; Uludağ Üniversitesi/Mühendislik Fakültesi/Makine Mühendisliği Bölümü.; 0000-0002-7286-3433; J-2753-2016; 55964532400; 16312009400; 54406234300; 7004197848; 56490995600
In this study, the effect of microstructure on the mechanical properties of four types of ductile cast irons with different morphologies was investigated using circumferentially notched cylindrical specimens with different notch root radii. These cast irons were also austempered using the same austempering heat treatment to make a comparison with the as-cast samples. Characterization of the specimens has been carried out by means of microstructure, hardness, tensile properties, notch tensile strength, notch sensitivity, fracture toughness, and fractography. A mixture of ferrite and pearlite in the microstructure of cast irons gives rise to a material of the highest tensile strength, notch tensile strength, and fracture toughness properties with the intermediate ductility and notch sensitivity. A higher pearlite in the matrix of cast irons gives very important mechanical properties such as hardness and strength, but brittleness of the matrix and notch sensitivity are greatly increased. Austempering significantly increased the mechanical properties and also reduced the difference between the mechanical properties of the cast irons. Austempered ferritic ductile irons exhibited the highest notch tensile strength and fracture toughness, and the high tensile strength and the intermediate ductility properties with the lowest notch sensitivity, whereas austempered pearlitic ductile irons had the lowest tensile strength, ductility, notch tensile strength, fracture toughness, and the intermediate notch sensitivity properties. The mechanical properties of the as-cast and austempered ductile irons have increased almost linearly with increase in the notch root radius.
Effect of welding parameters on tensile properties and fatigue behavior of friction stir welded 2014-T6 aluminum alloy
(Springer India, 2012-02) Sayaca, Tayfun; Aydın, Hakan; Tutar, Mumin; Durmuş, Ali; Bayram, Ali; Uludağ Üniversitesi/Mühendislik-Mimarlık Fakültesi/Makine Mühendisliği Bölümü.; 0000-0002-7286-3433; J-2753-2016; 16312009400; 54406234300; 55964532400; 7004197848
The present work describes the effect of welding parameters on the tensile properties and fatigue behaviour of 2014-T6 aluminum alloy joints produced by friction stir welding (FSW). Characterization of the samples has been carried out by means of microstructure, microhardness, tensile properties and fatigue behaviors. The hardness in the softened weld region decreases with decreasing the welding speed. Irrespective of the tool rotation speeds, the best tensile and fatigue properties were obtained in the joints with the welding speed of 80 mm/min. The joint welded with a rotating speed of 1520 rpm at 80 mm/min has given a highest tensile and fatigue properties. The fatigue behaviors of the joints are almost consistent with the tensile properties, especially elongations. Higher ductility in FSW joints made the material less sensitive to fatigue. The location of tensile fractures of the joints is dependent on the welding parameters. On the other hand, the fatigue fracture locations change depending on the welding parameters and stress range. In addition, a considerable correlation could not be established in between heat indexes and mechanical properties of FSW 2014-T6 joints under the investigated welding parameters.
The empirical estimation of tensile strength of dual-phase steels depending on carbon content and austenitizing temperature
(Wiley, 2002-11-04) Bayram, Ali; Yazıcı, Murat; Durmuş, Ali; Uludağ Üniversitesi/Mühendislik Fakültesi.; 0000-0002-8720-7594; 7004197848; 55964532400; 7007162323
A low-carbon (0.097 wt%) steel was annealed at 820 °C for 60 min. then quenched in water to develop the desired dual phase steel (DPS) structure of martensite and ferrite. The intercritically annealed steel exhibited a microstructure of equiaxed ferrite-martensite. Continuous yielding was observed at the stress-strain curves. New equation was developed to predict the empirical tensile strengths of DPS. Empirical results were compared with experimental data in this study and the literature. A difference changing between ± 10% was observed for experimental and empirical results.
An examination of the mechanical properties of dissimilar steel welds
(Carl Hanser Verlag, 2005) Uygun, A. Volkan; Durmuş, Ali; Bayram, Ali; Ülkü, Sedat; Uludağ Üniversitesi/Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi/Makine Mühendisliği Bölümü.; 55964532400; 7004197848; 6701921191
Microstructure, hardness, tensile, three-point bending and fractography properties were investigated for the following dissimilar steel welds: P91-P22 (W1), P91-P11 (W2), and P91-P1 (W3). These materials were first joined at the root by gas tungsten arc welding; the second, third, and fourth passes were deposited manually by shielded metal arc welding. After welding, these pairs were tempered 760, 735, and 700 degrees C for 1, 2, and 3 hours, respectively (i.e. T1, T2, and T3). The highest hardness values were revealed in the heat-affected zone of P22 for the W1-T2 pair. The lowest hardness was observed in the base metal-P91 for the W2-T2 and W2-T3 pairs. Fracture failure in tensile tests occurred in base metals-P22, P11, and P1. In a few samples, failure took place during three-point bending tests. Cracks which formed as a result of bend testing were within tolerance limits. All weld regions were martensitic, with an acicular structure. The base metal P91 steel revealed a martensitic structure, whereas P22, P11, and P1 base metals had a ferrite-pearlite structure.
Experimental investigations on the ballistic impact performances of cold rolled sheet metals
(Elsevier, 2011-03) Güden, Mustafa; Durmuş, Ali; Çakan, Betül Gülçimen; Ülkü, Sedat; Musa, Eldar; Uludağ Üniversitesi/Mühendislik Fakültesi/Makine Mühendisliği Bölümü.; Uludağ Üniversitesi/Mühendislik Fakültesi/Elektrik ve Elektronik Mühendisliği Bölümü.; 55964532400; 36983839100; 6701921191; 24829989200
This study focuses on the ballistic performances of 1 and 2 mm-thick and 2 x 1 mm-thick cold rolled sheet metal plates against 9 mm standard NATO projectile. The velocity of the projectile before and after perforation, the diameter of the front face deformation, the depth of the crater and the diameter of the hole were measured. The fracture surfaces of the plates near the ballistic limit were also microscopically analyzed. The highest ballistic limit was found in 2 mm-thick plate (332 m s(-1)) and the lowest in 1 mm-thick plate (97 m s(-1)). While, the ballistic limit of 2 x 1 mm-thick plate decreased to 306 m s(-1). Typical failure mechanism of the projectile was the flattening and mushrooming at relatively low velocities and the separation from the jacket at relatively high velocities. In accord with the ballistic limits, 2 mm-thick target plate exhibited the highest hardness value. Microscopic investigations showed the significant reductions in the grain size of the targets after the test.
Frontal impact sled testing of a new designed vehicle seat track bracket
(Taylor & Francis, 2021-07-22) Deveci, Ömer Osman; Durmuş, Ali; DURMUŞ, ALİ; Bursa Uludağ Üniversitesi/Mühendislik Fakültesi/Makine Mühendisliği Bölümü.; 0000-0003-2487-7344; HSW-1880-2023
In this paper, weight reduction methods were studied in a seat track used in a passenger cars front seats. One of front seat, which has passed regulation tests and has been verified by the finite element model, a monoblock riser bracket design has been developed instead of the existing individual brackets. The bracket geometry has determined by topography optimization. The final model was created by updating the design of the resulting model in terms of manufacturability. Finite element analyses were performed in Altair HyperWorks according to the regulation conditions. The design was validated in static and dynamic tests, including crash tests. Comparing with the existing parts, 26.7% weight has been reduced as a result of the study.
Hibrit araçlarda kullanılan tork limitleyici damper sistemi için geliştirilen termoplastik poliester elastomer matrisli kompozit yayların mekanik özelliklerinin belirlenmesi ve sistemin sayısal modellenmesi
(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2022-08-08) Gül, Cihat; Durmuş, Ali; Yılmaz, Nevin Gamze Karslı; Bursa Uludağ Üniversitesi/Fen Bilimleri Enstitüsü/Makine Mühendisliği Anabilim Dalı.; 0000-0002-6860-1633
CO2 salınım oranlarında yönetmelikler ile belirlenen kısıtlardan dolayı son zamanlarda hibrit araçların daha popüler hale geldiği görülmektedir. Bu sebepten dolayı hibrit araçlar ve onların güç aktarma organları üzerine yapılan araştırmalar son zamanlarda artmaktadır. Hibrit araçlarda çeşitli güç aktarma organı yapıları bulunmaktadır. Bunlardan en bilineni “güç bölünmeli - power split” tipi hibrit güç aktarma yapısıdır. Bu çalışma “power split” tipi hibrit araçlarda kullanılan tork limitleyici sistem için tasarlanmış bir termoplastik elastomer yay üzerine çalışmaları içermektedir. Bu termoplastik elastomer yay, tork limitleyici damperi içindeki metallik komponentlerin tork limitleme fonksiyonu sırasında metalik ve istenmeyen temastan kaynaklı gürültüyü sönümlemesi için tasarlanmıştır. Tamamlanan malzeme geliştirme çalışmaları neticesinde elde edilen malzemeler ile prototip seviyesinde numuneler üretilmiş ve bu numuneler ile bası, bası çevrimi ve dinamik ömür deneyleri gerçekleştirilmiştir. Sonuç olarak boy kaybı performansı ve bası testi performansı bakımından benzer sonucu verebilen, aşınmaya karşı daha iyi performans sağlayan reçeteler elde edilmiştir. Geometrik olarak farklı tiplerde tasarlanan termoplastik elastomer yayların performansları deneysel tasarım yöntemi ile analiz edilmiş ve bunların sonucu olarak bir termoplastik elastomer yay için tasarım kuralları ortaya çıkarılmıştır. Elde edilen sonuçlar ve tasarım kuralları ile geometrik olarak daha az boy kaybına uğrayan ancak aynı veya daha iyi bası testi sonucu verebilen geometrik modeller elde edilmiştir. Çalışmanın sonucunda termoplastik elastomer yayın aşınma, boy kaybı ve bası çevrimleri altındaki performansları, deneysel ve nümerik olarak incelenmiştir.
The hydro-abrasive erosion wear behavior of duplex-treated surfaces of AISI H13 tool steel
(Sciense Press, 2014-12-23) Tutar, Mumin; Aydın, Hakan; Durmuş, Ali; Bayram, Ali; Yiǧit, Kurtuluş; Uludağ Üniversitesi/Mühendislik Fakültesi/Makine Mühendisliği Bölümü.; 0000-0002-7286-3433; J-2753-2016; 54406234300; 16312009400; 55964532400; 7004197848; 56490995600
The influence of duplex surface treatments consisting of a DC-pulsed plasma nitriding process and subsequent coatings of CrN and TiAlN deposited by physical vapor deposition (PVD) on AISI H13 tool steel was studied in this article. The treated samples were characterized using metallographic techniques, SEM, EDS, and microhardness methods. Hydro-abrasive erosion wear tests were performed in a specifically designed wear tester in which the samples were rotated in a wear tank containing a mixture of distilled water and ceramic abrasive chips with a fixed rotational speed. The wear rates caused by the abrasive particle impacts were assessed based on accumulated weight loss measurements. The worn surfaces were also characterized using optical microscopy, SEM, and EDS. Microhardness measurements indicated a significant increase in the surface hardness of the duplex-treated samples. The surfaces of the samples with the TiAlN coating were approximately 15 times harder than that of the untreated samples and 3 times that of the plasma nitrided samples. Hydro-abrasive erosion wear results showed that the duplex surface treatments, especially the CrN coating, displayed the highest erosion wear resistance.
Investigation of initial yielding in the small punch creep test
(Walter de Gruyter Gmbh, 2018-07) Çakan, Betül Gülçimen; Durmuş, Ali; Uludağ Üniversitesi/Mühendislik Fakültesi/Makine Mühendisliği Bölümü.; 0000-0003-1739-1143; AFD-6959-2022; 36983839100; 55964532400
Unlike the uniaxial creep test results, the interpretation of small punch (SP) test results is not straightforward due to the complex deformation behavior of SP specimens. Accordingly, the reliability of correlations of SP creep test results with corresponding uniaxial tests is still not clear. One crucial point is that the initial yielding at the beginning of an SP creep test results in the hardening of the material before creep sets in and is thought to affect the creep properties. In this study, to clarify this effect, first an accurate numerical model of the SP creep test has been developed following which this model was used to study the influence of test parameters such as specimen thickness, punch diameter and the radius of the receiving hole on the initial yielding. Varying these parameters changes the deformation mechanisms and thus has a strong effect on the deflection-time curves along with the amount of initial plastic deformation. It was observed that decreasing specimen thickness and the punch diameter increased the initial yielding. Conversely, increasing the radius of the receiving hole resulted in higher initial yielding.
An investigation on surface and electrical properties of electrical discharge machined AISI D2 tool steel
(Polish Acad Sciences Inst Physics, 2014-02) Durmuş, Ali; Bayram, Ali; Güneş, Serap; Akay, Sertan Kemal; Uludağ Üniversitesi/Fen Edebiyat Fakültesi/Kimya Bölümü.; Uludağ Üniversitesi/Mühendislik Fakültesi/Makina Mühendisliği Bölümü.; R-7260-2016; 55964532400; 7004197848; 8912603900; 24801954600
The effects of pulse-on duration and finishing operation on the surface roughness and electrical resistivity of AISI D2 tool steel machined by the electrical discharge machining process are investigated. Experimental results indicate that surface roughness increased depending on the pulse-on duration. However, after the specific value, surface roughness is decreased. It can be seen that there are no notable effects of the pulse-on duration on the electrical resistivity, but the resistivity values are affected by the heat treatment and the finishing operation. Also, light microscopy and scanning electron microscopy have been used to study the characteristics of the surfaces.
An investigation on the tensile and abrasive wear properties of plain carbon dual phase steels
(Walter De Gruyter GMBH, 2004) Durmuş, Ali; Bayram, Ali; Uludağ Üniversitesi/Mühendislik Fakültesi/Makine Mühendisliği Bölümü.; 55964532400; 7004197848
A 0.6 C steel has been studied to determine the effect of morphology of the second-phase martensite on tensile and wear properties of dual phase steels (DPS). For this reason, two different heat treatments (intercritical and intermediate heat treatments) have been applied to the steel in order to obtain different dual-phase. However, one set of intermediate quenched samples was tempered. It was observed that volume fraction of martensite and grain size increased as the annealing temperature and time increased in the intercriticaly annealed steels. The specimens that have different microstructures were subjected to tensile testing and compared according to their heat treatment conditions. It was observed that steels obtained with intermediate quenching (IQ steels) lead to highest tensile strength but low elongation and wear resistance. In contrast to their elongation properties, tempered IQ steels exhibited a lower strength than samples obtained with intermediate quenching. It is argued that optimum mechanical properties in IQ steel can best be achieved by obtaining a microstructure containing fine, fibrous needle-like martensite.