2020 Cilt 19 Sayı 1
Permanent URI for this collectionhttps://hdl.handle.net/11452/13336
Browse
Browsing by Author "0000-0001-7169-5944"
Now showing 1 - 1 of 1
- Results Per Page
- Sort Options
Item Jürgen Habermas’ın kamusal alan kavrayışı: Rasyonel politik irade oluşumu(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2020-03-25) Torun, Tayfun; Uludağ Üniversitesi/Fen-Edebiyat Fakültesi/Felsefe Bölümü.; 0000-0001-7169-5944Kamusallığın Yapısal Dönüşümü, felsefe, sosyoloji, tarih, iletişim gibi farklı disiplinlerin verilerini sentezleyerek demokrasilerin örgütlenme ya da meşruiyet ilkesi olarak kamusal alanın jeneolojisini yapan olağanüstü kapsamlı, paradigmatik bir eserdir. Bu eserin önemi, her şeyden önce, Eleştirel Teori’nin normatif bir temelde yeniden yapılandırılmasına imkan veren “tahakkümden bağımsız iletişim” düşüncesinin ele alındığı ilk yer olmasıdır. Habermas’ın felsefesinde kamusal alan, bireylerin özel alanlarından çıkarak eşit yurttaşlar olarak tartışmaya katılabildikleri, toplumsal, kültürel ve politik her türlü mesele üzerine söz söyleyebildikleri, özgür tartışmanın alanı olarak tanımlanır. Ona göre, burjuva toplumuna özgü tarihsel bir kategori olarak ortaya çıkan ve gelişen bu alan, rasyonel tartışma yoluyla yurttaşlar arasında mevcut problemlerin çözümü için rasyonel bir uzlaşmanın tesis edilebilmesini mümkün kılması anlamında demokrasilerin kurucu/normatif unsurlarından birini oluşturur. Bu anlamda, kamusal alan, yurttaşların kendi kaderlerini özgür tartışma yoluyla belirleyebildikleri, rasyonel politik irade oluşumu alanı olarak kavranır. Eserin son bölümünde, 19. Yüzyıldan itibaren bu yapıların çözülme eğiliminde olduğunu, kamusal alanın bireylerin tahakküm altına alınmasına götüren yapısal bir dönüşüme uğradığını ileri sürse de, Habermas’ın felsefesinin evriminde (farklı teorik çerçeveler içerisinde de olsa) rasyonel politik irade oluşumunun mekanı olarak kamusal alanın ideal bir şekilde nasıl tesis edileceği daima merkezi bir tema olarak kalır. Bu makalede, ilk olarak Kamusallığın Yapısal Dönüşümü’nde hem tarihsel hem de normatif bir kategori olarak kamusal alanın ele alınış biçimi tartışılmaktadır. İkinci olarak Habermas’ın, kamusal alanın yapısal dönüşümüne ilişkin yorumunun açmış olduğu temel tartışmalar ele alınmaktadır.