Browsing by Author "Çakmak, İbrahim"
Now showing 1 - 20 of 71
- Results Per Page
- Sort Options
Item Africanized honey bee response to differences in reward frequency(Taylor & Francis, 1999) Cook, Peyton; Hollis, Jeremy; Shah, Naseem; Huntley, Deborah; van Valkenburg, Davit; Wels, Harrington; Çakmak, İbrahim; Uludağ Üniversitesi/Ziraat Fakültesi.; AAH-2558-2021; 57207796431Differences in predation pressure and floral resources exist among the endemic ranges of Apis mellifera subspecies. Those environmental differences should select for heterogeneity in forager flower fidelity among honey bee subspecies, particularly when reward frequency differences are associated with competing flower types. We tested that evolutionary model by examining the foraging behaviour of Africanized honey bees (AHB), and by comparing our observations with those recorded for Italian (A. m. ligustica) and Caucasian honey bees (A. m. caucasica). The response of AHB (A. m. scutellata hybrid/introgressant) to reward frequency differences among flower colours was examined using artificial flower patches. Each patch contained blue, white, and yellow flowers. When rewards offered by ail three flower-morphs were identical, some foragers restricted visitation to blue and white flowers, while others showed fidelity to yellow flowers. Bees visiting blue and white flowers did not show a preference for either the blue or white colour morph under those conditions. However, forager behaviour changed when they were presented with different reward frequencies associated with the alternative flower colours. Bees frequenting blue and white flowers favoured blue when it offered a reward more frequently than white, and favoured white when the reverse was true. That behaviour occurred not only when the more frequently rewarding flower colour offered a higher harvest rate, but also when harvest rates obtained from all flower colours were equal. A change in flower colour fidelity involving yellow vs. blue and white flowers was observed only when reward frequency difference was linked to maximizing harvest rate. Those results contrast sharply to reported A. m. ligustica and A. m. caucasica honey bee behaviour: neither Italian nor Caucasian bees respond to reward frequency differences among flower colours, even between blue and white flowers.Item Alternative africanization models for Yucatan: Continued discussion(Int Bee Research Association, 1998) Wells, Harrington; Cook, Peyton; Vanvalkenburg, Daniel; Çakmak, İbrahim; Uludağ Üniversitesi.Item Apiterapi(Uludağ Üniversitesi, 2001) Çakmak, İbrahim; Uludağ Üniversitesi.Apis mellifera latince bal arısının bilimsel adıdır. Api kelimesi Apis'den gelmekte olup, arı anlamında, terapi, tedavi-koruma-kontrol anlamındadır. Apİterapi bilirnde yeni bir disiplin olup 1990' lı yıllarda hızla büyümeye ve önem kazanmaya başlamıştır. Bu bilim dalı, arı ürünlerinin insanlarda beslenme bozuklukları, eksiklikleri ve tıpta hastalıkların tedavisinde nasıl kullanılacağını araştırmaktadır. Arı ürünlerine bilimsel çalışma ve araştırmalarla desteklenmeden hangi amaçla, nasıl, nerelerde kullanılacağını bilmeden mucize ilaçlar gibi sarılmak yanlıştır.Item Arı spermasının dondurma-çözdürme sonrası spermatolojik parametreleri üzerine metiyonin ve sisteaminin etkileri(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2020-11-11) Alçay, Selim; Çakmak, Selvinar; Aktar, Ahmet; Çakmak, İbrahim; Bursa Uludağ Üniversitesi/Veteriner Fakültesi/Dölerme ve Suni Tohumlama Anabilim Dalı.; Bursa Uludağ Üniversitesi/Arıcılık Geliştirme-Uygulama ve Araştırma Merkezi.; 0000-0002-2472-8157; 0000-0002-2975-2594; 0000-0002-8000-5770; 0000-0002-2674-0731Bu çalışmada arı spermasının (Apis mellifera) dondurulmasında metiyonin ve sisteaminin etkilerinin belirlenmesi amaçlanmıştır. Sperma olgun erkek arılardan toplandı ve pooling yapıldı. Pooling yapılan sperma beş eşit hacme bölündü ve farklı konsantrasyonlarda metiyonin (2.5 and 5 mM) ve sisteamin (2.5 and 5 mM) içeren ve içermeyen (kontrol) sulandırıcılar ile sulandırıldı. Eritme sonrası motilite değerleri; Metiyonin5, Sisteamin2,5 ve Sisteamin5 gruplarında kontrol grubuna göre daha üstün bulundu (P<0.05). Antioksidan gruplarının plazma membran bütünlüğü kontrol grubuna göre daha iyi koruduğu görüldü (P<0.05). Akrozomal bütünlük oranları metiyonin gruplarında kontrol grubuna göre daha üstün bulundu (P<0.05). Membran lipid peroksidasyonu eritme sonrası malondialdehit (MDA) konsantrasyonu ölçülerek analiz edildi. Antioksidan içeren sulandırıcıların bal arısı spermatolojik parametreler üzerinde faydalı etkilere sahip olduğu görüldü. Değerlendirilen spermatolojik parametreler göz önüne alındığında; Metiyonin5 grubu arı spermasının dondurulmasında en etkili grup olduğu görüldü.Item Arıcılığa başlarken(Uludağ Üniversitesi, 2001) Çakmak, İbrahim; Uludağ Üniversitesi.Aneılığın en önemli koşulu bal arısını tanımak ve sevmekten geçmektedir. Zaten bal arısı ile çalışmanın temel koşulu anya nazik ve sevecen davranmaktır. Hızlı ve sert hareketler arıları kızdırır ve alarm sinyalİ verirler. Arıcılığa yeni başlayan amatör arıcılarımızın arı biyolojisini iyi öğrenmeleri gerekmektedir. Aksi takdirde bilimsel temeller üzerine oturmamış bilgiler ve tecrübeler kolay yıkılır ve çoğu zaman yanıltıcı olur. Arıcılıkta beklenen ve istenen başarıya ulaşmak için her konuda olduğu gibi temelin iyi atılması gerekmektedir. Başarısızlıkları, şanssızlık veya kötü hava koşullarına bağlamak kolay bir kaçamaktır. İklim koşulları arıcılıkta ve diğer tarım sektörlerinde önemlidir. Fakat arıcılarımızın her fırsatta verimsizliği hava koşullarına bağlaması aneılığın temellerinin bilimsel esaslar üzerine kurulmamasından ve bilgisizlikten kaynaklanmaktadır.Item Arıların yayılma ekolojisi ve bitkisel üretimdeki rolü(Uludağ Üniversitesi, 2004) Çakmak, İbrahim; Uludağ Üniversitesi.Bal arısı (Apis mellifera L.)’nın yayılma ekolojisi konusunda önemli sayıda çalışmalar yapılmış ve çiçek tercihini nasıl yaptığını tahmin edebilen yayılma modelleri geliştirilmeye çalışılmıştır. Uygun bir modelin geliştirilmesi durumunda; bu bilgilerin bitkisel üretimde özel tozlaşma protokollerinin oluşturulmasında çok önemli olacağı düşünülmektedir. Bal arısının çiçek bağımlılığı, bitkisel üretimde tozlaşma vektörü olarak kullanıldığında, melez tohum elde edilmesinin neden güç olduğunu açıklamaktadır. Bal arısının karşılaştırmalı ekoloji çalışmaları farklı bölgelere adapte olmuş bal arısı ırklarında çiçek bağımlılığı konusunda değişik seviyede farklılıklar olduğunu göstermektedir. Diğer arılardan, iğnesiz arılar, Hint arısı, bambul arıları ve bireysel arıların tozlaşmada kullanılmaları bal arısı kadar kolay ve ekonomik değildir. Bu yüzden bal arısı birinci derecede, diğer arılar ikinci derecede tozlayıcılar olarak kabul edilirler. Sonuç olarak, çiçek bağımlılığı bal arısı tozlaşma vektörü olarak kullanıldığında bitkisel üretimin ve kalitenin artırılmasını, bunun tersi durumunda melez tohum elde edilmesinde kullanılma olanakları sağlayacaktır. Farklı ekolojik bölgelere adapte olmuş bal arısı ırklarının çiçekler üzerinde farklı yayılma taktiklerine sahip olmaları, bu arıların bitkisel üretimde özel amaçlar için kullanılabileceğini göstermektedir.Item Bacterial analysıs of marketed and raw honey in Turkey(Uludağ Üniversitesi, 2007) Wells, Harrington; Özakın, Cüneyt; Çakmak, İbrahim; Aydın, Levent; Uludağ Üniversitesi/Mikrobiyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları/Tıp Fakültesi.; Uludağ Üniversitesi/Mustafakemal Paşa Meslek Yüksek Okulu/Arıcılık Geliştirme ve Araştırma Merkezi.; Uludağ Üniversitesi/Veterinerlik Fakültesi.Marketed honey samples (the products of 15 different firms obtained from superstores), and raw honey (obtained directly from 11 different apiaries from the Black Sea and Marmara regions of Turkey) were analyzed for bacteria species presence. Out of the 26 honey samples, bacteria were isolated in 23. Twice the number of species was isolated from marketed as raw honey. However, neither European Foulbrood (EFB) (Melissococcus pluton) nor American Foulbrood (AFB) (Paenibacillus larvae larvae) was detected in any of the samples. This suggests that sanitary measures and disinfection requirements may not be met in collecting, packaging and labeling honey for marketing.Item Bal arılarında yavru çürüklüğü ve kireç hastalığına bağlı koloni kayıpları(Uludağ Üniversitesi, 2017-03-02) Borum, Ebru; Çakmak, Selvinar Seven; Çakmak, İbrahim; Uludağ Üniversitesi/Arıcılık Geliştirme-Uygulama ve Araştırma Merkez.Bu çalışmanın amacı, Bursa bölgesinde 2011-2013 yıllarında yavru çürüklüğü ve kireç hastalığının koloni kayıpları üzerine etkisini araştırarak değerlendirilmesidir. Bu çalışma, Anadolu arısı (Apis mellifera anatoliaca) ile Uludağ Üniversitesi Arıcılık Geliştirme Uygulama ve Araştırma Merkezi, Görükle kampüsü Bursa’da ilkbahar, yaz ve sonbahar dönemlerinde 200 koloni ile yapılmıştır. Tüm koloniler 2009 yılı Eylül ayında Bursa ve ilçelerindeki sabit arıcılardan satın alınmıştır. Alınan örnekler yavru çürüklükleri ve mantar hastalıkları yönünden incelenmiş ve koloni kayıpları açısından özellikle kış ve ilkbahar dönemlerinde değerlendirilmiştir. Klinik ve laboratuvar bulguları ile yavru çürüklükleri ve mantar hastalıkları incelenmiştir. 2011-2012 kış sezonunda toplam sönen kolonilerin %12.90’ında yavru çürüklüğü, 2012-2013 kış sezonunda sönen kolonilerin ise %14’ünde yavru çürüklüğü hastalığı belirlenmiştir. Aynı dönemde kireç hastalığı bulunan kovanların ise %16.60’ı sönmüştür. Yavru çürüklüğü tespit edilip 2011-2012 yılı kış sezonunda sönen kolonilerin oranı %80.9, yaşayanların oranı ise %19.10 olarak saptanmıştır. Yavru çürüklüğü belirlenen kolonilerden elde edilen suni oğul veya bölmelerden toplam 13 koloniden 10’u kış sonrası sönmüştür. Yavru çürüğü saptanan kolonilerin ancak %20’sinin ertesi yıla kadar yaşayabildiği görülmüştür. Bu durum yavru çürüklüğünün bölünen kolonilerde devam ettiğini, bu kolonilerin daha sonra öldüğünü ve koloni kayıpları açısından ne kadar önemli olduğunu göstermektedir. Yavru çürüklüğü görülen analardan elde edilen ya da bölünen yeni kovanlarda da hastalık bulguları görülmüş ve bazı kovanlar sönmüştür. Sonuç olarak bu çalışma ile özellikle yavru çürüklüğünün tek başına ya da birlikte koloni kayıplarına sebep olduğu ve ana arının genetik yapısının da hastalık görülmesinde etkili olduğu düşünülmektedir.Item Bal arısı (Apis mellifera Anatoliaca) kolonilerinde pudra şekeri yöntemi ile varroa (varroa destructor) bulaşıklık seviyesinin belirlenmesi ve koloni seçimi(Uludağ Üniversitesi, 2017-08-10) Çakmak, Selvinar Seven; Fuchs, Stefan; Kandemir, İbrahim; Çakmak, İbrahim; Uludağ Üniversitesi/Arıcılık Geliştirme-Uygulama ve Araştırma Merkez.Bu çalışma Balıkesir Marmara adasında Anadolu bal arısında varroa bulaşıklık seviyesinin belirlenmesinde pudra şekeri yöntemi kullanılarak belirlenmesi amacı ile yapılmıştır. Çalışma 2014- 2016 yıllarında Anadolu arı kolonileri ile yapılmıştır. Çalışmada her kolonideki toplam yavrulu, arılı çerçeve sayısı sayılıp, varroa sayısı ise pudra şekeri yöntemi ile tespit edilmiştir. Yaz 2014 yaz sezonunda ilaçlanan ve ilaçlanıp ana arıları değiştirilmiş koloniler arasında toplam arılı çerçeve açısından fark anlamlı, yavrulu çerçeve sayısı ve varroa açısından anlamlı bir fark belirlenememiştir. Yaz 2015 sezonunda ilaçlanmayan, ilaçlanan ve ana arısı değiştirilen-ilaçlı 3 grup arasında arılı çerçeve, yavrulu çerçeve ve varroa açısından karşılaştırıldığında bu 3 grup arasında arılı çerçeve ve yavrulu çerçeve açısından istatistiki olarak anlamlı bir fark tespit edilememiştir. Varroa açısından bu karşılaştırma yapıldığında ise istatistiki olarak anlamlı bir fark belirlenmiştir. Ana arısı değiştirilen koloniler arılı ve yavrulu çerçeve sayısı bakımından daha yüksek, varroa sayısı ise daha düşük bulunmuştur. 2016 yılında ise ana arıların yaz sezonu yerine ilkbaharda değiştirilmesi durumunda ise bu kolonilerde varroa sayısı % 38 gibi önemli oranda düşmektedir. Elde edilen bulgulara göre yavrulu ve toplam arılı çerçeve sayıları yüksek olan kolonilerde genel olarak varroa seviyelerinin yüksek olduğu belirlenmiştir. Buna rağmen bazı kolonilerde arılı ve yavrulu çerçeve sayıları yüksek olmasına rağmen hala varroa seviyeleri düşük olan koloniler tespit edilmiştir. Bu sonuçların ise ıslah çalışmalarında önemli bir kolaylık sağlayacağı düşünülmektedir.Item Balarısı kolonilerinde Varroa bulaşıklık seviyesinin belirlenmesinde pudra şekeri ve deterjan yönteminin karşılaştırılması(Uludağ Üniversitesi, 2011) Fuchs, Stefan; Yeninar, Halil; Çakmak, İbrahim; Çakmak, Selvinar S.; Uludağ Üniversitesi/Arıcılık Geliştime-Uygulama Geliştirme ve Araştırma Merkezi.; Uludağ Üniversitesi/Mustafakemalpaşa Meslek Yüksekokulu.Bu çalışma; bal arısı kolonilerinde Varroa bulaşıklık oranını belirlemede pudra şekeri ve deterjan yöntemlerinin karşılaştırılması amacı ile yapılmıştır. Çalışmada toplam 1 koloniden ortalama 304.72±16.56 adet işçi arı numunesi silkeleme yöntemi ile alınarak pudra şekeri ilavesi ile plastik kutularda 5 dakika çalkalanmış ve arılar üzerinden düşen varroa sayıları tespit edilmiştir. Yöntemin etkinliğini tespit için Varroa sayıları belirlenen örnek arılar deterjanlı su içerisinde 5 dakika çalkalanarak kalan varroa sayıları tespit edilmiştir. Sonuç olarak pudra şekeri kullanımı ile ergin arılar üzerinde bulunan varroaların % 94’ünün tespit edilebildiği belirlenmiştir. Pudra şekeri yöntemi ile işçi arıların öldürülmeden kolonilere geri verilmesi, özellikle erken ilkbahar ve geç sonbahar bulaşıklık seviyelerinin belirlenmesinde arıcılar ve araştırmacılar tarafından uygulamada tercih edilebileceğini düşündürmektedir. Yöntemin Varroa bulaşıklık oranlarının belirlenmesinde, saha ilaç denemelerinde ve ıslah çalışmalarında yararlı olacağı önerilmektedir.Item Bee visitors of Centaurea solstitialis L. (Asteraceae) in an urban environment in northwestern Turkey(Springer, 2017-04-06) Gonzalez, Victor H.; Olsen, Alena; Mallula, Maija; Hranitz, John; Barthell, John; Çakmak, İbrahim; Tosunoğlu, Aycan; Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/Arıcılık Geliştirme Uygulama ve Araştırma Merkezi.; 0000-0003-2303-672X; AAH-2558-2021; 57207796431; 35235434000Information on the pollination ecology and floral visitors of the noxious weed Centaurea solstitialis is available for several populations in its invasive range, but limited information is available in its native range, with most studies conducted on the Greek island of Lesvos. Herein, we document the visitation pattern of bees and explore the relationship of bee body size and nectar availability in weedy populations of C. solstitialis from an urban environment within its native range in northwestern Turkey. Studies were conducted at patches of C. solstitialis in abandoned lots at the Uludag University near the city of Bursa. A total of 41 species, including honey bees, belonging to five families and 19 genera were recorded. Small megachilid and halictid bee species were the most common visitors. Average nectar standing crop volume per floret was low (0.003-0.117 mu L) and did not significantly vary throughout the day. Average bee head width significantly correlated with average nectar standing crop volume but did not significantly change throughout the day. Analyses of pollen loads as well as direct observations of bee foraging behavior indicate that a large number of bees visit C. solstitialis, primarily in search of nectar while carrying a large percentage of pollen grains of this plant species on their bodies. These results are similar to previous observations on a non-weedy population of C. solstitialis from the island of Lesvos.Item Beekeeping and recent colony losses in Turkey(Uludağ Üniversitesi, 2016-09-02) Çakmak, Selvinar Seven; Çakmak, İbrahim; Bursa Uludağ Üniversitesi/Arıcılık Geliştirme Uygulama ve Araştırma Merkezi.Beekeeping has a long history in Anatolia going back to Hittite civilization, B.C. 1300 about 9000 years. Also Turkey having at least five subspecies of Apis mellifera is a bridging country connecting Europe, Asia and Africa by Middle East and gene center of western Honey bee Apis mellifera. Anatolia also has three out of 37 phytogeography rich areas in the world and there are about 10.000 plant species and 3506 of them are endemic to this country. Turkey is representing one of the highest potential in world beekeeping with about 7,709,636 colonies, more than 150.000 families in beekeeping business, 79 Beekeeping Unions in each province as parts of Central Beekeeping Union of Turkey representing 56,000 professional beekeepers and 107,665 tons of honey production annually in Turkey. There are a number of factors affecting colony losses up to 80% high in some areas in Turkey including such as Varroosis, Nosemiosis, Foulbrood diseases, new generation of pesticides as neonicotinoids, queen failure, colony management and large scale long distance migratory beekeeping. Finally, Turkey still has great potential of genetic reservoir of western honey bee, Apis mellifera and may provide vital solutions for a number of beekeeping problems in the world facing today.Item A colony defence difference between two honey bee subspecies (Apis mellifera cypria and Apis mellifera cacasica)(Taylor & Francis, 2012) Kandemir, İrfan; Abramson, Charles I.; Serrano, Eddie; Song, Daniel; Wells, Harrington; Çakmak, İbrahim; Çakmak, Selvinar S.; Aydın, Levent; Uludağ Üniversitesi/Mustafa Kemal Paşa Yüksek Okulu/Arıcılığı Geliştirme-Uygulama ve Araştırma Merkezi.; Uludağ Üniversitesi/Veterinerlik Fakültesi/Arıcılık Geliştirme ve Araştırma Merkezi.; AAH-2558-2021; 57207796431; 55184998300; 55808198600Colony defence differences between two honey bee subspecies Apis mellifera cypria and A. m. caucasica are reported. A. m. cypria formed significantly (P < 0.001) more defensive balls of bees covering intruders than A. m. caucasica in response to a predatory wasp attack. Although there were differences in ball formation, the number of bees attacking the wasp did not differ in the balls that were formed (P > 0.10). In addition to ball formation, A. m. cypria was tested for differences in frequency of attacking, shaking, shimmering, line formation and lunging when confronted with a live tethered wasp, dead tethered wasp or just the tethering line. Only the dead wasp elicited differential response. It is suggested that these difference in anti-predator behaviour are related to the high predation risks of A. m. cyrpria. Caucasian bees and their hybrids do not face to such wasp predation due to the cool weather in the Caucasus region.Item Determination of acute oral toxicity of flumethrin in honey bees(Oxford University Press, 2012-12) Hranitz, John M.; Duell, Meghan E.; Oruç, Hasan Hüseyin; Sorucu, Ali; Çakmak, İbrahim; Aydın, Levent; Orman, Abdülkadir; Uludağ Üniversitesi/Arıcılığı Geliştirme-Uygulama ve Araştırma Merkezi.; Uludağ Üniversitesi/Veteriner Fakültesi/Farmakoloji ve Toksikoloji Anabilim Dalı.; Uludağ Üniversitesi/Mustafakemalpaşa Meslek Yüksekokulu.; Uludağ Üniversitesi/Veteriner Fakültesi/Parazitoloji Anabilim Dalı.; Uludağ Üniversitesi/Veteriner Fakültesi/Zooteknik Anabilim Dalı.; 0000-0001-9138-4422; 0000-0002-5399-2395; AAG-9134-2021; AAH-2558-2021; AAI-2212-2021; 55944769400; 55236493200; 57207796431; 55808198600; 24335834100Flumethrin is one of many pesticides used for the control and treatment of varroatosis in honey bees and for the control of mosquitoes and ticks in the environment. For the control of varroatosis, flumethrin is applied to hives formulated as a plastic strip for several weeks. During this time, honey bees are treated topically with flumethrin, and hive products may accumulate the pesticide. Honey bees may indirectly ingest flumethrin through hygienic behaviors during the application period and receive low doses of flumethrin through comb wax remodeling after the application period. The goal of our study was to determine the acute oral toxicity of flumethrin and observe the acute effects on motor coordination in honey bees (Apis mellifera anatoliaca). Six doses (between 0.125 and 4.000 mu g per bee) in a geometric series were studied. The acute oral LD50 of flumethrin was determined to be 0.527 and 0.178 mu g per bee (n = 210, 95% CI) for 24 and 48 h, respectively. Orally administered flumethrin is highly toxic to honey bees. Oral flumethrin disrupted the motor coordination of honey bees. Honey bees that ingested flumethrin exhibited convulsions in the antennae, legs, and wings at low doses. At higher doses, partial and total paralysis in the antennae, legs, wings, proboscises, bodies, and twitches in the antennae and legs were observed.Item Determination of anti-urease activity of propolis from the Marmara region of Turkey(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2022-03-01) Can, Zehra; Kara, Yakup; Kolaylı, Sevgi; Çakmak, İbrahim; Uludağ Üniversitesi/Ziraat Fakültesi/Hayvan Bilimleri Bölümü.; 0000-0002-8000-5770Propolis is a natural product collected by honeybees from plants especially flowers and buds by mixing with wax and resin and used for many purposes in hive. It is known that propolis has been used in the treatment of various diseases in traditional medicine for many years and has biological activities such as antioxidant, antimicrobial, antiulcer, antitumor, anti-inflammatory. There is increasing interest in alternative approaches to inhibit Helicobacter pylori (H. pylori) and thereby treat many gastric diseases. This study investigated various properties of raw propolis samples from the Marmara region of Turkey. Anti-urease activity was investigated in propolis samples. The anti-urease activity of IC50 values ranged from 1.110 to 5.870 mg/mL. As a result, it can be said that propolis extract is a good inhibitor that can be used in the treatment of H. pylori to improve human health.Item Different solutions by bees to a foraging problem(Academic Press Ltd- Elsevier Science, 2009-05) Sanderson, Charlotte; Blocker, Tomica D.; Pham, L. Lisa; Checotah, Sky; Norman, Ashley A.; Harader, Brice K. Pate; Reidenbaugh, Tyler R.; Nenchev, Peter; Barthell, John F.; Wells, Harrington; Çakmak, İbrahim; Uludağ Üniversitesi/Arıcılık Geliştirme Uygulama ve Araştırma Merkezi.; AAH-2558-2021; 57207796431Honeybees (Apis mellifera) were used as a model insect system to explore how foragers solve problems involving cost as well as reward. Reward difference was created by varying sucrose molarity, whereas cost difference was created by varying flower-handling time in artificial flower patches. Unlike earlier work, flower-handling time was a function of stamen length rather than corolla length, such that longer stamens increased flower-handling time. When changing from short- to long-stamen flowers, access to nectar becomes limited to specific routes, which differ in difficulty. Experiments were performed with 2 mu l and 6 mu l sucrose rewards. Differences in reward and/or handling time were associated with flower colour difference (blue versus white flowers). Higher energy reward (2 M) and shorter handling time were preferred by bees when foraging problems involved only a reward or a handling-time difference, which followed energy maximization expectations. However, when the two variables were combined so that greater handling time was combined with higher reward, behaviour differed between individuals. Some bees made choices based solely on reward, some only on effort (handling time), and some simply on flower colour. These results contrast with early work where handling time was a function of corolla length and all bees avoided longer corollas. Results suggest that honeybees do not always behave as predicted by simple energy maximization principles; rather, individuality in choice arises when the foraging problem becomes more difficult because of increased complexity (dimensionality) of the problem.Publication Drone semen cryopreservation with protein supplemented tl-hepes based extender(Kafkas Univ, Veteriner Fakultesi Dergisi, 2019-07-01) Alcay, Selim; ALÇAY, SELİM; Çakmak, Selvinar; Çakmak, İbrahim; ÇAKMAK, İBRAHİM; Mülkpınar, Emine; Toker, Mehmed Berk; TOKER, MEHMED BERK; Üstüner, Burcu; ÜSTÜNER, BURCU; Şen, Hasan; Nur, Zekariya; NUR, ZEKARİYA; Bursa Uludağ Üniversitesi/Veteriner Fakültesi; 0000-0002-1438-221X; AAH-2635-2021; AAH-2558-2021; AAG-7238-2021; A-2794-2014The aim of the current study was to determine the optimum concentration of bovine serum albumin for post-thawing quality of drone sperm and this is the first study to evaluate the effect of BSA supplemented TL-Hepes based extenders for drone semen cryopreservation. Sexually mature drones were used for semen collection. Pooled semen was diluted with TL-Hepes based extender supplemented with different concentrations of BSA (1 mg/mL, 3 mg/mL, and 5 mg/mL) or without BSA (control), at a final concentration of 100x10(6) spermatozoon/mL. Motility, plasma membrane functional integrity (HOST), and defected acrosome (PSA-FITC) were evaluated in the study. At post thaw, the highest sperm motility rates were obtained in the BSA5 group (P< 0.05). Functional integrity of sperm membrane was better preserved in the BSA3 and BSA5 groups compared to the other groups. The acrosomal integrity rates were higher in BSA5 group than in control group (P< 0.05). The study shows that bovine serum albumin supplemented TL-Hepes based extenders have beneficial effect on drone semen parameters at post-thaw. The results of the study demonstrated a notable advantage of using 5 mg/mL of BSA in TL-Hepes based extender.Item Editörden(Uludağ Üniversitesi, 2001) Çakmak, İbrahim; Uludağ Üniversitesi/Ziraat Fakültesi/Zootekni Bölümü.Uludağ Arıcılık Dergisinin ikinci sayısını çıkarmaktan büyük sevinç duymaktayız. Bu dergi ile sizlerle Arıcılığımızın durumu, yeni bilimsel gelişmeleri, önemli pratik bilgileri, sizin sorunlarınızı ve mutlulukları birlikte paylaşmak istiyoruz. Her sayımızda yeni konularla birlikte olacağız. Arıcılık konusunda ekonomiyi ve üretimi ilgilendiren önemli konulardan biri tozlaşmadır. Çiftçiler ve arıcılarımızın iki tarafında yarar göreceğini bilerek, birlikte bu konuda çalışmayı öğrenmesi, ülke ekonomisine önemli katkıda bulunacaktır . Arı tozlaşmasının bitkisel üretimin vazgeçilemez bir parçası olduğunu, bitkisel üretim yapan çiftçilerimize dünya literatüründen kaynaklar göstererek anlatmamız ve ülke ekonomisine kaybedilen bu kaynakları geri getirmemiz gerekiyor. Bu katkı ülkemize milyarlarca dolar katkı sağlayabilir. Türkiye'de bal arılarının tozlaşmada sistemli ve planlı bir şekilde kullanılmaması nedeniyle önemli bir ekonomik kayıp söz konusudur. Bazılarının düşündüğü gibi zaten her zaman arı var, tozlaşma sorunu yok denilmesi oldukça yanlıştır ve bu konudaki bilgisizlikten kaynaklanmaktadır. Böyle önemli bir konuyu şansa bırakmak oldukça hatalıdır. Çünkü tozlaşma için zamanlama çok önemlidir. Bazı zamanlar çok fazla çiçek açması ve meyve olmamasının en önemli nedenlerinden biri tozlaşma yetersizliği veya eksikliğindendir.Item Effect of honeybees pollination on seed setting, yield and quality characteristics of rapeseed (Brassica napus oleifera)(Indian Counc Agricultural, 2008-08) Öz, Mehmet; Karasu, Abdullah; Çakmak, İbrahim; Göksoy, Abdurrahim Tanju; Özmen, Neşe; Uludağ Üniversitesi/Mustafa Kemal Paşa Meslek Yüksek Okulu/Tohumculuk Teknolojisi Bölümü.; Uludağ Üniversitesi/Ziraat Fakültesi/Tarla Bitkileri Bölümü.; Uludağ Üniversitesi/Ziraat Fakültesi/Zootekni Bölümü.; Uludağ Üniversitesi/Mustafa Kemal Paşa Meslek Yüksek Okulu/Gıda işleme Bölümü.; 0000-0002-0012-4412; AAG-9296-2021; AAG-5956-2021; AAH-2558-2021; AAH-1754-2021; 56865560200; 24174652100; 57207796431; 6603101276; 25623754300The study was conducted during 2004-06 to determine the effects of pollination using honeybees on seed yield and quality characteristics of the rapeseed 'Pulsar' winter variety of canola (Brassica napus ssp. oleifera) was grown and small colonies of honeybee (Apis mellifera anatoliaca) were placed in mini hives with or without pollen trap. The present study contained 4 pollination treatments, viz. T-1, an open field; T-2, a cage without bees, T-3, a cage with bees in a regular mini hive and T-4 a cage with bees mini hive with pollen trap. Seed yield was 3205, 1823, 2360 and 2357 kg/ ha for the treatments T-1, T-2, T-3 and T-4 respectively. The differences in pods/plant, seeds/pod and seed yield/plant were found significant (p < 0.05) and highest values were obtained from open field, followed by a cage with bees in a regular mini hives and a cage with bees in a bottom pollen trap hive. Seed weight, branches/plant, harvest index, seed protein and oil content were insignificantly influenced by treatments. Honeybee pollination increased the seed yield significantly but not protein and oil percentage in seeds.Publication Effects of honey enrichment with Spirulina platensis on phenolics, bioaccessibility, antioxidant capacity and fatty acids(Elsevier, 2021-09-12) Güldaş, Metin; Gürbüz, Ozan; Çakmak, İbrahim; Yıldız, Elif; Şen, Hasan; GÜLDAŞ, METİN; GÜRBÜZ, OZAN; ÇAKMAK, İBRAHİM; YILDIZ, ELİF; Bursa Uludağ Üniversitesi/Sağlık Bilimleri Fakültesi/Beslenme ve Diyetetik Bölümü.; Bursa Uludağ Üniversitesi/Ziraat Fakültesi/Gıda Mühendisliği Bölümü.; Bursa Uludağ Üniversitesi/Ziraat Fakültesi/Zootekni Bilimleri Bölümü.; Bursa Uludağ Üniversitesi/Arıcılığı Geliştirme Uygulama ve Araştırma Merkezi.; Bursa Uludağ Üniversitesi/Keles Meslek Yüksekokulu/Gıda Teknolojisi Bölümü.; 0000-0002-5187-9380; 0000-0001-7871-1628; 0000-0003-1356-9012; GLT-7125-2022; AAG-6424-2021; U-1332-2019; KFC-1744-2024The honeybees have been fed by Spirulina platensis extract and algal honey with green color produced by the bees naturally was obtained the first time in order to enhance its medicinal properties, mainly antioxidant properties. Antioxidant capacity, bioaccessibility of phenolics, hydrolysable and extractable phenolics, sugar, phenolic and fatty acid profiles were determined in the Spirulina honey. Total phenolic content of the Spirulina honey was 14.37 mg GAE/100g and increased 28.53% with Spirulina enrichment. Antioxidant capacities of the Spirulina honey were determined as 6.31, 5.85 and 3.66 mu mol Trolox/g by ABTS, CUPRAC and DPPH methods in bioaccessible extracts. No significant difference was observed between control and Spirulina honey samples in terms of bioaccessibility of the total phenolics (p <= 0.01). Among the detected phenolic compounds (15 phenolics), acacetin (48.55%) and pinocembrine (47.13%) were the highest. Total phenolic content of the honey can be enriched up to 20% by feeding of the honey bees with 10% of Spirulina. Saccharose content in Spirulina honey was lower than the control honey as 4.42%.