Browsing by Author "Yaray, Osman"
Now showing 1 - 5 of 5
- Results Per Page
- Sort Options
Item İleri yaşlı (≥65 yaş) yüksek riskli olgularda gelişen intertrokanterik femur kırıklarının eksternal fiksatörle tedavisi(Türk Travma ve Acil Cerrahi Derneği, 2010-09) Öztürk, Alpaslan; Atıcı, Teoman; Yaray, Osman; Şahin, Namık; Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/Ortopedi ve Travmatoloji Anabilim Dalı.; A-5095-2018; 7801647288; 36538242000; 25648274900Çalışmamızda, yüksek riskli olgulardaki intertrokanterik kırıkların tedavisinde, minimal invaziv ve biyolojik osteosentez yöntemi olan kapalı redüksiyon ve eksternal fiksatör uygulamasının sonuçları değerlendirildi. GEREÇ VE YÖNTEM İntertrokanterik kırığı olan yüksek riskli (ASA 3-4) 23 olguya (14 kadın, 9 erkek ortalama yaş: 74; dağılım: 65-88 yaş) kısa süreli anestezi altında kapalı redüksiyon ve unilateral eksternal fiksatör uygulandı. Kırıkların 14’ü stabil (%60,8), 9’u (%39,2) stabil değildi. İzlem süresi ortalama 23,8 ay (dağılım, 4-58 ay) olan olgularda; ameliyat ve hastanede yatış süreleri, kırık kaynama zamanı, mobilizasyon kapasiteleri, komplikasyonlar ve mortalite oranları değerlendirildi. BULGULAR Ameliyat süresi ortalama 25 dk (dağılım, 15-40 dk), hastanede kalış süresi ortalama 4 gün (dağılım, 2-9 gün) olup kaynama süresi ortalama 13 hafta (dağılım, 11-16 hafta) idi. Ameliyat sonrası ilk altı ayda 5 olgu (%21,7) ek sağlık sorunları nedeniyle öldü. Olguların 11’inde (%47,8) yüzeyel çivi dibi enfeksiyonu gelişti. Materyel yetersizliği hiçbir olguda gelişmedi. Son izlemde stabil kırıklarda ortalama 5º varus (dağılım, 0-8º), 1 cm kısalık (dağılım, 0-3 cm), stabil olmayan kırıklarda ise ortalama 15º varus (dağılım, 8º-20º) ve 3 cm kısalık (dağılım, 2-5 cm) tespit edildi. SONUÇ İntertrokanterik kırıkların tedavisinde çevre dokuya oldukça az hasar vererek kırık kaynamasını temin eden, uygulaması kolay, etkili ve güvenli biyolojik tespit yöntemi olan kapalı redüksiyon ve eksternal fiksatör uygulaması, özellikle yüksek riskli olgularda tercih edilebilir.Item Long-term outcome after surgical treatment of thoracolumbar fractures versus a control group of healthy volunteers(Acta Medica Belgica, 2011-02) Yaray, Osman; Akesen, Burak; Aydınlı, Ufuk; Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/Ortopedi ve Travmatoloji Anabilim Dalı.; AAH-9833-2021; 36538242000; 23102160500; 6602800134The authors conducted a retrospective study on the long term outcome (+/-9 years) after instrumentation for thoracolumbar fractures. This study is probably unique in that it compares the surgical group with a control group of healthy volunteers, rather than with a group of conservatively treated Patients. All classical outcome measures were used : ODI, RMDQ, VASSS, VAS, Denis Pain scale, SF-36 Bodily Pain, SF-12 Bodily Pain, the remaining SF-36 and SF-12 scores, and the Denis Work Scale. As expected, the large majority of the scores was better in the healthy group. The difference was significant, except as far as the SF-tests were concerned.Item Nörolojik defisiti olmayan torakolumbar vertebra kırıklı hastalarda uygulanan cerrahilerin uzun dönem sonuçları(Uludağ Üniversitesi, 2009) Yaray, Osman; Aydınlı, Ufuk; Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/Ortopedi ve Travmatoloji Anabilim Dalı.Çalışmamızda nörolojik defisiti olmayan travmatik torakolumbar omurga kırığı nedeniyle cerrahi tedavi olmuş hastaların radyolojik ve fonksiyonel uzun dönem sonuçları incelendi. Hastalara fonksiyonel duruma yönelik, ağrıya yönelik ve genel sağlığa yönelik olarak testler uygulandı ve omurga skolyoz grafileri ile kırık bölgesinin spot grafileri çekildi. Ayrıca daha önceden omurgaya yönelik herhangi bir cerrahi işlem geçirmemiş ve tanı konulmuş kronik hastalığı olmayan, aynı yaş ortalamasına sahip 48 kişilik kontrol grubu oluşturulup aynı testler uygulandı. Çalışmaya dahil edilen 43 hastanın travma anındaki yaş ortalaması 39 ± 13.85 (17–71), kontroldeki yaş ortalaması 48 ± 14.25 (23–77) olup, bunların 28’i erkek (%65.1), 15’i kadındı (%34.9). Hastaların %5’inde torakal bölgede, %74’ünde torakolumbar bölgede, %21’inde alt lumbar bölgede kırık vardı. Hastaların %25.6’sına (n=11) anterior enstrumantasyon, %48’ine (n=18) posterior enstrumantasyon, %32.6’sına (n=14) anterior ve posterior kombine cerrahi uygulanmıştı. Hasta grubuyla kontrol grubu test sonuçlarına göre karşılaştırıldığında fonksiyon testlerinde ve ağrı testlerinde kontrol grubunun sonuçları daha iyiyken (p<0.05) , genel sağlığa yönelik testlerde her iki grup arasında istatistiksel olarak anlamlı fark saptanmadı (p>0.05). Fonksiyonel testler, ağrıya yönelik testler ve genel sağlığa yönelik testler kendi içinde yüksek korelasyon göstermiştir. Hasta grubunu yaş, cinsiyet, yapılan cerrahi türü, kırık tipi, kırık yeri, enstrumante edilen seviye sayısı, çoklu omurga kırığı varlığı, eşlik eden travma varlığı, komplikasyon varlığı ve radyolojik bulgulara göre grupladığımızda test sonuçlarında gruplar arasında istatistiksel olarak anlamlı fark saptanmadı (p>0.05). Çalışmada ortalama dokuz yıllık takip sonunda hasta grubu ile kontrol grubu arasında fonksiyonel durum ve ağrı şiddeti açısından fark varken bu farkın hastaların günlük hayatını etkileyecek düzeyde olmadığı sonucuna varılmıştır. Genel sağlık açısından ise hasta grubu ve kontrol grubu arasında fark olmadığı düşünülmektedir. Çalışmada kullandığımız testler arasında yüksek korelasyon olduğunu gösterdik, bu ilişkinin farklı testler kullanılarak yapılan farklı çalışmaların birbiri ile kıyaslanmasında yararlı olacağını düşünmekteyiz.Item Omurga kırıklı hastalarda görsel analog skala omurga skoru Türkçe versiyonunun geçerliliği(Türk Ortopedi ve Travmatoloji Birliği Derneği, 2011) Yaray, Osman; Akesen, Burak; Ocaklıoǧlu, Gökhan; Aydınlı, Ufuk; Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/Ortopedi ve Travmatoloji Anabilim Dalı.; Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/Biyoistatistik Anabilim Dalı.; AAH-9833-2021; 36538242000; 23102160500; 53983054000; 6602800134Objective: The visual analog scale spine score (VASSS) is a valid and reliable instrument for outcome assessment of patients with thoracic and lumbar spine fractures. The aim of this study was to prepare a Turkish version of the VASSS and to validate its use for assessing treatment outcomes in Turkish patients with spinal trauma. Methods: The German version of the VASSS was blindly and independently translated into Turkish by three translators and modified by a team. Fifty patients who had been surgically treated for thoracic or lumbar fracture and a group of 50 healthy controls were evaluated using the VASSS, Oswestry Disability Index (ODI), Roland-Morris Disability Questionnaire (RMDQ), and Short Form 36 (SF-36). The Cronbach's alpha was performed to test the internal consistency of the score. Results: The Cronbach's alpha coefficient was calculated as 0.965 in the overall assessment of the scale. Criterion validity measured by comparing the VASSS responses with the results of ODI, RMDQ, and SF-36 physical component (for ODI r=0.881, p<0.001; for RMDQ r=0.882, p<0.001; for SF-36 r=0.824, p<0.001). Construct validity tested by factor analysis yielded a factorial structure of the questionnaire with 64.7% of cumulative percentage of explained variance, and Turkish version of the VASSS showed a similar structure than the original version. Conclusion: The Turkish version of the VASSS is a reliable and valid instrument to assess the outcome in patients with thoracic or lumbar spinal fractures in the Turkish population.Publication Short-term outcomes of outpatient surgery for total knee arthroplasty(Singapore Medical Assoc, 2019-06-01) Bilgen, Muhammet Sadık; Yaray, Osman; Mutlu, Müren; Çakır, Ahmet İdris; Bilgen, Ömer Faruk; BİLGEN, MÜHAMMET SADIK; Bursa Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/Ortopedi Anabilim Dalı.INTRODUCTION We developed an accelerated clinical pathway involving outpatient surgery for patients undergoing total knee arthroplasty (TKA) who are healthy enough for early discharge.METHODS Between March 2014 and April 2015, 89 TKAs were performed at a single institution by a single orthopaedic surgeon. 31 patients met the inclusion criteria for the study. All patients received 2 g tranexamic acid and 750 mg cefuroxime sodium intravenously 30 minutes prior to surgery. A multimodal protocol for perioperative pain management was used for all patients.RESULTS 31 patients (three male, 28 female), with a mean age of 67 (range 49-78) years, who underwent TKA were enrolled in this study. The mean length of hospital stay was 28.7 (range 16-49) hours and mean duration of surgery was 92 (range 75-128) minutes. Combined spinal epidural anaesthesia was performed for 23 (74.2%) patients and general anaesthesia was used in 8 (25.8%) patients. Among the 31 patients, 23 (74.2%) patients were discharged within 23 hours of surgery.CONCLUSION Early discharge of patients following outpatient surgery for TKA was not associated with any procedure-related complications among the selected patients up to three months postoperatively.