Browsing by Author "Yel, Servet"
Now showing 1 - 2 of 2
- Results Per Page
- Sort Options
Item Clinical and laboratory characteristics of hyperprolactinemia in children and adolescents: National survey(Galenos Publ House, 2018-10-31) Törel-Ergür, Ayça; Pınar İşgüven, Şükriye; Çelebi Bitkin, Eda; Berberoǧlu, Merih; Şıklar, Zeynep; Baş, Firdevs; Yel, Servet; Baş, Serpil; Söbü, Elif; Bereket, Abdullah; Turan, Serap Demircioğlu; Eren, Erdal; Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/Çocuk Endokrinolojisi Anabilim Dalı.; 0000-0002-1684-1053; AAM-1734-2020; 36113153400Objective: We aimed to report the characteristics at admission, diagnosis, treatment, and follow-up of cases of pediatric hyperprolactinemia in a large multicenter study. Methods: We reviewed the records of 233 hyperprolactinemic patients, under 18 years of age, who were followed by different centers. The patients were divided as having microadenomas, macroadenomas, drug-induced hyperprolactinemia and idiopathic hyperprolactinemia. Complaints of the patients, their mode of treatment (medication and/or surgery) and outcomes were evaluated in detail. Results: The mean age of the patients with hyperprolactinemia was 14.5 years, and 88.4% were females. In terms of etiology, microadenomas were observed in 32.6 %, macroadenomas in 27 %, idiopathic hyperprolactinemia in 22.7% and drug-induced hyperprolactinemia in 6.4 %. Other causes of hyperprolactinemia were defined in 11.3%. Common complaints in females (n = 206) were sorted into menstrual irregularities, headaches, galactorrhea, primary or secondary amenorrhea and weight gain, whereas headache, gynecomastia, short stature and blurred vision were common in males (n = 27). Median prolactin levels were 93.15 ng/mL, 241.8 ng/ml, 74.5 ng/mL, 93.2 ng/mL, and 69 ng/mL for microadenomas, macroadenomas, idiopathic hyperprolactinemia, drug-induced hyperprolactinemia, and other causes of hyperprolactinemia, respectively. Of 172 patients with hyperprolactinemia, 77.3 % were treated with cabergoline and 13.4 % with bromocriptine. 20.1 % of the patients with pituitary adenomas underwent pituitary surgery. Conclusion: We present the largest cohort of children and adolescents with hyperprolactinemia in the literature to date. Hyperprolactinemia is more common in females and cabergoline is highly effective and practical to use in adolescents, due to its biweekly dosing. Indications for surgery in pediatric cases need to be revised.Item Gelişme geriliği, kronik ishal veya tekrarlayan akciğer enfeksiyonu nedeniyle ter testi taraması sonrası tanı konan kistik fibrozisli çocukların klinik ve demografik özellikleri(Uludağ Üniversitesi, 2013-10-25) Konca, Çapan; Güneş, Ali; Şen, Velat; Yel, Servet; Yolbaş, İlyas; Ece, Aydın; Gürkan, Mehmet FuatGiriş: Bu çalışmada, tekrarlayan akciğer enfeksiyonu, kronik ishal ve gelişme geriliği şikayetleri ile başvuran ve özgül tanı alamayan hastalarda kistik fibrozis (KF) sıklığını araştırarak bu hastaların demografik, klinik ve laboratuvar özelliklerinin araştırılması amaçlandı. Gereç ve Yöntem: Bu çalışmada, KF tanısı, KF için bir veya daha fazla karakteristik fenotopik özellik gösteren çocuklarda terde kondüktivite ölçümü yapılarak kondu. Değerlendirmede, terde klor konsantrasyonu 59 mmol/lt’nin altı negatif, 60-79 mmol/lt arası sınırda pozitif ve 80 mmol/lt’nin üzeri pozitif ter testi sonucu olarak kabul edildi. Atipik KF tanısı sınırda ter testi pozitifliğine ilave olarak genetik mutasyon, nazal potansiyel farkı ve elastaz aktivitesi gibi destekleyici faktörlerle birlikte kondu. Bulgular: Çalışmaya toplam 356 hasta dahil edildi. Yirmi hastaya (%5,6) KF tanısı kondu. Hastaların yaş ortalaması 19,3±18,1 ay idi ve 234 (%65,7)’ü erkekti. Tekrarlayan akciğer enfeksiyonu ile başvuran 90 hastanın 14’üne (%15,5), kronik ishal yakınması ile başvuran 99 hastanın 10’una (%10,1) ve belirgin büyüme ve gelişme geriliği olan 100 hastanın 7’sine (%7) KF tanısı kondu. Tanı konan hastaların temel başvuru yakınmaları ateş, solunum sistemi yakınmaları, gelişme geriliği ve kronik ishal idi. Toplam 356 hastaya 430 ter testi yapıldı ve ölçüm sonucu 60 mmol/lt üzerinde olan 33 hastadan 20 tanesine KF tanısı konuldu. Sonuç: Kronik ishal, tekrarlayan akciğer enfeksiyonu ve gelişme geriliği ile başvuran hastalarda KF ayırıcı tanılar arasında düşünülmelidir. Beyaz ırkta yaklaşık 3000’de 1 olan KF sıklığı hasta grubumuzda %5,6 oranıyla yüksek bulunmuştur.