1982 Cilt 1 Sayı 1
Permanent URI for this collectionhttps://hdl.handle.net/11452/18596
Browse
Browsing by BUU Author "Edizdoğan, Nihat"
Now showing 1 - 1 of 1
- Results Per Page
- Sort Options
Item Türkiye'de sermaye piyasasının tarihsel gelişimi(Bursa Üniversitesi, 1982) Edizdoğan, NihatSermaye piyasası, hisse senedi, tahvil ve pazarlanabilir varlıkların alınıp satıldığı yerdir¹. Bir başka tanıma göre sermaye piyasası uzun vadeli borç ve öz sermayenin karşılandığı yerdir². Bilindiği gibi uzun vadeli borç tahviller, uzun vadeli özsermaye ise hisse senetleri aracılığı ile sağlanır. Uzun vadeli fonlara, sınai işletmelerin genişletilmesi, modernleştirilmesi gibi çalışmalar sırasında gereksinim duyulur. Anonim şirketler gereksinim duydukları uzun vadeli fonları hisse senedi ve tahviller aracılığı ile sermaye piyasasından sağlarlar. Bu bakımdan sermaye piyasası sermaye birikimine ve tasarrufların yatırımlara akmasına aracılık eder. Küçük tasarruf sahibi riski az ve istenildiği an geri alabileceği kısa vadeli alanlara yatırımı tercih eder. Öte yandan yatırımcılar ise geliri az, uzun vadeli fonlar bulmak eğilirnindedirler. İyi örgütlenmiş bir sermaye piyasası özellikle bu tür birbirine karşıt olan yatırım olanaklarının gerçekleştirilmesini sağlayabilir³. Çünkü kısa vadeli fonların uzun vadeli fonlara dönüştürülmesi sermaye piyasasında menkul kıymetlerin alım satımı ile olur. Yatırımcılar menkul kıymet ihracı yolu ile uzun vadeli fonlar sağlayabilirler. Tasarruflarını menkul kıymetlere yatıranlar ise paraya çevirebilirler. Bu şekilde aynı kaynak yatırımcı için uzun vadeli, tasarruf sahibi için ise kısa vadeli bir özellik kazanır. Böylece yatırımcı uzun dönemli yatırımı için belirli bir sürede ve belirli bir program içinde ödenecek kaynağı elde etmiş olur. . Sermaye piyasası aracılığı ile uzun vadeli fon gereksinimlerini karşılayan işletmeler zorunlu olarak halka açık⁴ bir özellik gösterirler⁵. Sermaye piyasası uzun vadeli yatırım ve finansman faaliyetleri ile bu faaliyetleri yürüten mali aracı kuruluşları içerir. Sermaye piyasasının ortaya çıkışı yasal düzenlemelerin sonucu değildir⁶. Nitekim Türkiye'de de sermaye piyasası yasası çıkmadan önce, sermaye piyasası oluşmuştur . Ancak memleketimizde sermaye piyasasının kendiliğinden gelişip oluşması, bu olguya yasal bir yaklaşım yapılmamış olmasından ileri gelmiştir. Bu bakımdan belirli koşullarda geliştiği ve ekonomik süreç içinde, disipline edilmeden oluştuğu söylenebilir. Faaliyetleri hızla büyüyen sermaye piyasasının bir kanun ile yönlendirilmesi ise kaçınılmaz olmuştur. Çünkü çağımızın devleti, kendi ekonomik seçeneği içinde, ekonominin gerisinde kalmamak, ekonomik gelişimleri halkın yararına ve yasalaştırarak zamanında yönlendirmek ve disipline etmek zorundadır. Son yıllarda sermaye piyasasındaki büyük gelişmeler öncelikle küçük tasarruf sahiplerinin milyarlara varan yatırımlarının yasal bir güvence altında değerlendirilmesini zorunlu kılmıştır. 28.7.1981 tarihinde kabul edilip 30.7.1981 de çıkanlan 2499 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu'nun konu ve amacının bunu yansıtacak şekilde; "tasarrufların menkul kıymetlere yatırılarak halkın iktisadi kalkınmaya etkin ve yaygın bir şekilde · katılmasını sağlamak amacıyla; sermaye piyasasının güven, açıklık ve kararlılık içinde çalışmasını, tasarruf sahiplerinin hak ve yararlarının korunmasını düzenlemek ve denetlemek" olduğu (Madde: 1) de ifade edilmiştir. Yazımızda, Türkiye'de Sermaye Piyasası olgusu, Menkul Kıymet Borsası, Sermaye Piyasası ile ilgili Kanun Tasarıları, Kanun ve Tebliğler ile Kalkınma Planlarındaki seyri tarihsel açıdan ele alınacaktır.