2017 Cilt 26 Sayı 1
Permanent URI for this collectionhttps://hdl.handle.net/11452/16122
Browse
Browsing by BUU Author "Kahraman, Hüseyin"
Now showing 1 - 2 of 2
- Results Per Page
- Sort Options
Item Hadis-Fıkıh ilişkisi veya mezhep imamlarının otoritesi(Uludağ Üniversitesi, 2017) Kahraman, Hüseyin; Uludağ Üniversitesi/İlahiyat Fakültesi.Mezhep imamlarının ihtilaflarının nedenleri araştırıldığında hadislere yaklaşımın temel sebep olduğu görülecektir. Birçok kitap imamların hadislere yaklaşımım açıklamaya çalışmıştır. Bu kitaplardan biri de Muhammed Avvâme'nin "Eserü'l-Hadisi'ş-Şerîf fi İhtilâfii-Eimmetii-Fukahâ" adlı eseridir. Ancak bu çalışmanın başta isminin muhtevaya uygun olmaması gibi bazı eksikleri bulunmaktadır. Bu nedenle öncelikle başlık ve içeriğin birbiriyle olan ilişkisinden başlamak üzere eserde verilen bazı bilgiler ve yapılan yorumlar farklı açılardan incelenmeye çalışılmıştır. Aynca yazarın, kanaatimizce, eksik bıraktığı veya konu açısından önem arz etmesine rağmen detayına girmeden geçtiği bazı hususlara da işaret edilmiştir.Item Hz. Peygamber’in ilk vahyin akabinde intiharı düşünmesi ile ilgili rivayetlerin tahlil ve tenkidi(Uludağ Üniversitesi, 2017) Kahraman, Hüseyin; Şakar, Mehmet; Uludağ Üniversitesi/İlahiyat Fakültesi.; Uludağ Üniversitesi/Sosyal Bilimler Enstitüsü.Hz. Peygamber’in vahiyle ilk karşılaşma anı ve sonrası hadis kitaplarındaki rivayetler yoluyla detaylı olarak anlatılmaktadır. Tüm rivayetler İlk gelen vahiyden sonra vahyin bir dönem kesildiğini belirtmiştir. Yalnız rivayetler arasında biri, diğerlerinde olmayan bir idrâc ile karşımıza çıkmıştır. Buna göre Hz. Peygamber vahyin kesilmesine çok üzülmüş, kendini yüksek dağlardan aşağı atmayı bile düşünmüştür. Fakat rivayet dikkatle incelendiğinde Zührî’nin, intihar teşebbüsü hadisesini, senedde kopukluk olduğunu gösteren “beleğanâ” lafzıyla rivayet ettiği görülmektedir. Bu durum mezkûr rivayetin sened tenkidi doğrultusunda araştırılmasını gerekli kılmıştır. Ayrıca olayın ana temasının intihar gibi Allah’ın ve Hz. Peygamber’in yasakladığı bir fiil olması rivayetin muhteva açısından da incelenmesinin gerekli olduğu sonucunu doğurmuştur.