TrDizin
Permanent URI for this collectionhttps://hdl.handle.net/11452/21452
Browse
Browsing by BUU Author "Adım, Şaduman Balaban"
Now showing 1 - 5 of 5
- Results Per Page
- Sort Options
Publication Bazal hücreli karsinomda tek başına veya intralezyonel interferon ile birlikte imikimod kullanımı ile klinik başarı(Deri Zührevi Hastalıklar Derneği, 2013-12) Sarıcaoğlu, Hayriye; Algan, Sema Ipek; Turan, Ayşegül; Başkan, Emel Bülbül; Turan, Hakan; Adım, Şaduman Balaban; Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/Deri ve Zührevi Hastalıklar Anabilim Dalı.; Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/Patoloji Anabilim Dalı.; 0000-0002-0144-3263; AAH-1388-2021; 6603722836; 55791672200; 14055302400; 6602518817; 16835681500; 15730076300Bazal hücreli karsinom (BHK), insanlarda en sık görülen deri kanseri tipidir. BHK'ların tedavisinde cerrahi, halen altın standart olarak yerini korumaktadır. Buna rağmen, cerrahiye uygun olmayan ve kozmetik kaygıları olan bireylerde imikimod krem ve intralezyonel interferon (IFN) alfa2b gibi, daha az invaziv, cerrahi olmayan seçenekler de bulunmaktadır. Yalnız başına imikimod ya da imikimod ile kombine olarak interferon alfa-2b ile başarılı bir şekilde tedavi ettiğimiz değişik alt tiplerde 11 BHK vakasını sunduk. 2005-2010 yılları arasında polikliniğimizde histopatolojik olarak BHK oldukları kanıtlanmış, tek başına ya da IFN alfa-2b ile kombine olarak imikimod ile tedavi edilmiş çeşitli alt tiplerdeki hastalar bu rapora dahil edildi. Sunduğumuz 11 hastadan sadece 4 'ü (3 infiltratif, 1 solid tipler) topikal imikimoda ek olarak haftada 3 gün intralezyonel interferon alfa2b 3 milyon IU tedavisi de almıştı. Geri kalan 7 hasta sadece imikimod %5 krem kullanmıştı. Tüm hastalarda bu tedavi seçenekleri ile tam iyileşme sağlandığı görüldü. Bu olgulardaki gözlemlerimiz, İmikimodun sadece yüzeyel değil; infiltratif, solid, nodüler tip BHK'larda da etkili olduğunu düşündürmektedir. İmikimod, sadece yüzeyel değil, aynı zamanda, infiltratif, solid ve nodüler tip BHK'larda da etkili olduğunu düşündürmektedir. İntralezyonel interferon alfa-2b'nin de BHK'larda etkili olduğu ve imikimod ile kombine edildiğinde sinerjistik etki gösterdiği bilinmektedir.Publication IVIG tedavisine yanıt veren bir monoklonal gamopatisiz skleromiksödem olgusu(Deri Zührevi Hastalıklar Derneği, 2012-12) Turan, Ayşegül; Aydoğan, Kenan; Adım, Şaduman Balaban; Sarıcaoğlu, Hayriye; Uludaǧ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/Deri ve Zührevi Hastalıklar Anabilim Dalı.; Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/Patoloji Anabilim Dalı.; 0000-0002-0193-1128; 0000-0002-5039-164X; 0000-0003-3801-2835; EAG-5053-2022; ENI-5150-2022; EMN-0789-2022; DPU-8534-2022; 14055302400; 9739755800; 15730076300; 6603722836‘‘Liken miksödematozus’’ deride fibroblast artışı ve müsin birikimi ile karakterize primer inflamatuvar bir dermatozdur. Skleromiksödem liken miksödematozusun jeneralize formu olup papüler lezyonlar, difüz skleroz ve eritem ile seyreder. Sıklıkla paraproteinemilerle birliktelik gösterir. Monoklonal gamopatisiz skleromiksödem ise liken miksödematozusun daha nadir görülen atipik bir varyantıdır. Sistemik tutulum da gösterebilen ve bazen fatal olabilen hastalığın tedavisinde olgu bildirileri şeklinde çok çeşitli seçenekler denense de henüz kesin bir tedavi şekli yoktur. İntravenöz immünglobulin ile yapılan olgu bildirilerinde ise yüz güldürücü sonuçlar elde edilmiştir. Skleromiksödemin etyopatogenezi tam olarak anlaşılamadığı gibi intravenöz immünglobulinin de skleromiksödemdeki etki mekanizması hâlen net değildir. Burada monoklonal gamopatinin eşlik etmediği bir skleromiksödem olgusu ve intravenöz immünglobulin tedavisine yanıtı sunulmaktadır.Publication Kutanöz sarkoidozlu 27 hastanin retrospektif analizi(Türkderm Deri Hastalıkları ve Frengi Arşivi, 2013-09) Aydoğan, Kenan; Aydın, Yasemin; Adım, Şaduman Balaban; Günay, Işıl Tilki; Sarıcaoğlu, Hayriye; Başkan, Emel Bülbül; Tunalı, Şükran; Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/Deri ve Zührevi Hastalıklar Anabilim Dalı.; Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/Patoloji Anabilim Dalı.; 0000-0002-0144-3263; AAH-1388-2021; AAH-6216-2021; 9739755800; 57531532700; 15730076300; 55934119300; 6603722836; 6602518817; 7004191748Amaç: Sarkoidoz; nedeni bilinmeyen, nonkazeifiye granülomatöz histopatolojisi olan, özellikle akciğer, retiküloendotelyal sistem, göz ve deriyi tutan multisistemik bir hastalıktır. Tüm sarkoidozlu olgularda deri tutulumu %9-37 oranında bildirilirken, sadece deri tutulumu %5,4-13,8 arasındadır. Bu retrospektif çalışmada amaç sarkoidozlu hastalarımızın klinikopatolojik özelliklerini ve kutanöz sarkoidoz ile sistemik sarkoidoz arasındaki ilişkiyi incelemektir. Gereç ve Yöntem: 2005-2011 tarihleri arasında klinik ve patolojik olarak kutanöz sarkoidoz tanısı almış 27 hastanın tıbbi kayıtları geriye dönük olarak incelendi. Bulgular: Hastaların 22’si kadın, 5’i erkekti. Yaş ortalamaları 45 idi (12-69 arası). Hastalık süresi 1 ay-5 yıl (ort. 1,5 yıl) arasında değişmekteydi. Hastaların %30’unda sadece deri tutulumu, 19’unda (%70) ekstrakutanöz tutulum vardı. Sarkoidoz spesifik deri lezyon tiplerinin dağılımı plak (12), nodül (10), papül (6), lupus pernio (4), makülopapül (1) şeklindeydi ve lezyonların en çok yerleştiği alanlar baş-boyun bölgesi idi. Bir hastada eritema nodozum (EN) vardı. Sadece deri tutulumu olan 8 hastada topikal ve sistemik kortikosteroid, ekstrakutanöz tutulumu olan hastalarda sistemik, topikal ve intralezyoner kortikosteroid, metotreksat kullanıldı. Olgularımızın çoğunda 2 yıllık takip döneminde deri lezyonu düzelirken, %33’ünde nüks gözlendi. Sonuç: Kutanöz tutulum sistemik hastalığın ilk bulgusu olarak ortaya çıkabilir. Çalışma verilerimize göre olgularımızın %30’u sadece deri tutulumu ile karakterizedir. Kutanöz sarkoidal granülomlu hastalarda sistemik hastalık bulguları da eşlik edebilmektedir. Bu yüzden dermatoloji bölümüne başvuran tüm kutanöz sarkoidozlu hastalarda sistemik tutulumun araştırılması gerekir.Publication Pediatric morphea (localized scleroderma) - Epidemiological, clinical and laboratory findings of 14 cases(Türk Dermatoloji Veneroloji Derneği, 2011-09) İzol, Belçin; Sarıcaoğlu, Hayriye; Başkan, Emel Bülbül; Toka, Sevil Ovalı; Adım, Şaduman Balaban; Aydoĝan, Kenan; Tunali, Şükran; Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/Patoloji Anabilim Dalı.; Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/ Deri ve Zührevi Hastalıkları Anabilim Dalı.; 0000-0002-0144-3263; AAH-1388-2021; AAH-6216-2021; 36514794600; 6603722836; 6602518817; 51663995200; 15730076300; 9739755800; 7004191748Background and Design: Morphea is an inflammatory skin disease seen more frequently than systemic sclerosis in pediatric patients. Important functional deficiencies and cosmetic deformities may develop especially due to linear morphea. Patients may have accompanying extracutaneous involvement, family history of rheumatologic diseases and abnormalities in laboratory parameters like positive ANA and RF. It is important to evaluate pediatric patients accordingly and to carry out further examinations. Data about pediatric morphea in Turkish population could not be found in the literature. We aimed to evaluate epidemiological, clinical and laboratory findings, to compare the data with those in the literature and to propose a model for Turkish pediatric morphea which can be supported by future multicenter national studies. Materials and Methods: Fourteen pediatric morphea patients, 3 males and 11 females under the ageof 18, followed up at Uludag University, Medical Faculty, Dermatovenereology Department between 2000-2010 were enrolled in the study. Inclusion criterion was age under 18 years at diagnosis. Epidemiological, clinical and laboratory findings were analyzed retrospectively. Results: Only 3 patients were males. The mean age at disease onset was 9.5 years. The mean duration of disease was 21 months. Most frequent type was linear morphea. Two patients had contracture, one had shortness in the left lower extremity, and 4 patients had livedo reticularis. Raynaud's phenomenon was positive in one case. Trauma and sunburn were the trigger factors detected. Behcets disease was reported in the father of one patient. One case was RF positive. Five patients had positive ANA in titers of 1/100, while a patient with generalised morphea had significantly higher titer (1/1000). Antihistone antibodies were positive in one patient and 2 cases were Lyme IgM positive. Conclusion: Early diagnosis and therapy are important since childhood morphea can cause cosmetic deformities. Patients should be evaluated for accompanying systemic symptoms and, extracutaneous involvement should be investigated when the disease is suspected.Publication Sarcoidosis of the breast(Aves Yayıncılık, 2009-03) Göçmen, Hayrettin; Coşkun, Funda; Adım, Şaduman Balaban; Uzaslan, Esra; Gözü, Oktay; Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı.; Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/Patoloji Anabilim Dalı.; 0000-0003-3604-8826; AAD-1271-2019; 34879834800; 21734137500; 14046617400; 8761653500; 8833423400Sarcoidosis is a granulomatous disease which might affect many systems. Less than 1% of the cases suffer breast involvement. There are about 33 cases involving breast in the literature. In many cases, systemic symptoms mask breast involvement of sarcoidosis, that was generally recognized in result of surgical operation for malignancy. Breast and skin involvement together is rather rare in sarcoidosis. A 49-year-old female patient with mediastinoscopic diagnosis of sarcoidosis has been followed since 1999. Patient was treated with systemic corticosteroid twice due to skin involvement of sarcoidosis in 2002 and 2004. In 2006 macronodular lesions were found in both of her breast. Nodule excision and reduction mammoplasty were performed with pathological result of non-caseous granulomatous sarcoid inflammation. Patient was admitted as pulmonary sarcoidosis stage II with skin and breast involvement. Since lung, breast and skin involvement together is very rare in sarcoidosis we presented this case.