2016 Cilt 35 Sayı 1
Permanent URI for this collectionhttps://hdl.handle.net/11452/17984
Browse
Browsing by Language "tr"
Now showing 1 - 7 of 7
- Results Per Page
- Sort Options
Item AGV niteliklerinin imalat sistemlerine etkisinin benzetim ile incelenmesi(Uludağ Üniversitesi, 2016) Şenaras, Arzu Eren; Sezen, Hayrettin Kemal; İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi; Ekonometri BölümüRekabetin artması firmaları daha etkin ve verimli olmaya zorlamaktadır. Verimliliği artırmanın bir yolu ürüne değer katmayan işlemlerin ortadan kaldırılmasıdır. Bu değer katmayan işlemlerin başında da ürünün fabrika içinde gezmesi olan postalar arası taşıma gelmektedir. Son yıllarda bu tip taşımalar için sıklıkla AGV seçeneği göz önüne alınmaktadır. Kurulacak taşıma sistemi agv temelli olması durumunda ilk maliyet yüksek olması yanında AGV’nin imalat sistemini nasıl etkileyeceği de önemli bir konudur ve sistem gereksinimi karşılamayan yatırım sisteme katkısı olmayacağı açıktır. Kurulacak yeni taşıma sisteminin özelliklerinin sistem üzerindeki etkilerini incelemek için benzetim tekniği kullanılabilir. Geliştirilen benzetim modeli üzerinde sistem parametrelerini değiştirip bir takım denemeler yaparak sistem performansını ölçmek, yanlış karar verme olasılığını oldukça azaltacaktır. Bu çalışmanın amacı, bir imalat atölyesinde AGV parametrelerinin sistem üzerindeki etkilerini incelenmesidir. AGV’nin faydalı kullanım oranı, beklenen ortalama parça sayısı ve sistem gereksinimlerinin karşılanıp karşılanmadığı Arena paket programında geliştirilen benzetim modeli ile incelenmiş ve farklı AGV niteliklerine göre sistem sonuçları gözlenmiştir.Item Faiz oranları, tüketici kredi kullanımı ve ekonomik büyüme ilişkisinin ekonometrik analizi: Türk bankaları deneyimi(Uludağ Üniversitesi, 2016) Altunöz, UtkuÇalışmanın temel amacı faiz oranları ile tüketici kredileri ve ekonomik büyüme ilişkisini ve ilişkisinin yönünü Türk Bankaları bağlamında analiz etmektir. Bu amaçla ele alınan değişkenlere Granger Nedensellik Testi ve regresyon analizi uygulanmıştır. Nedensellik analizi sonuçlarına göre faiz oranı değişkeni tüketici kredileri değişkeninin nedeni olarak karşımıza çıkmaktadır. Aynı şekilde GSYİH değişkeni tüketici kredileri değişkeninin ve tüketici kredileri değişkeni de GSYİH değişkeninin nedenidir. Diğer değişkenler arasında ise nedensellik ilişkisine rastlanamamıştır. Regresyon analizi sonuçlarında ise faiz oranı değişkeni ile tüketici kredi hacmi arasında negatif ilişki ve ekonomik büyüme arasında (gsyih) pozitif ilişki izlenmiştir.Item Kuşaklararası iletişimin marka değeri oluşturmaya etkisinin yapısal eşitlik modelleme ile araştırılması(Uludağ Üniversitesi, 2016) Taşkın, Çağatan; Yılmaz, Mine; Sosyal Bilimler Enstitüsü; İşletme BölümüGünümüzün tüketici odaklı pazarları işletmeleri, marka değeri oluşturmaya yönelik stratejiler geliştirerek sürdürülebilir rekabetçi avantaj elde etmeye zorlamaktadır. Marka değeri oluşturmanın temel öncüllerinden biri de kuşaklararası iletişimdir. Kuşaklararası iletişimin biçimleri olan kuşaklararası diyalog ve kuşaklararası tavsiye çocuk tüketicilerin marka algılamalarını etkilemekte ve dolayısıyla da marka değerini oluşturmada önemli bir etmen olmaktadır. Bu araştırmanın amacı da; kuşaklararası iletişimin algısal marka değeri üzerindeki etkisini çeşitli aracı değişkenler kullanarak incelemek ve elde edilen modele göre pazarlama stratejileri önerilerinde bulunmaktır. Araştırma, “anne-kız, anne-oğul, baba-kız ve baba-oğul” olmak üzere dört temel örneklem üzerinde yürütülmüştür. Araştırmadaki değişkenler arasındaki ilişkilerin incelenmesinde yapısal eşitlik modelleme kullanılmıştır. Elde edilen modelleme sonuçları, kuşaklararası diyalog ve kuşaklararası tavsiye bileşenlerinin marka değeri üzerinde, etkin marka çağrışımı ve marka güveni bileşenleri üzerinden güçlü bir etkiye sahip olduğunu göstermiştir.Item Marshall Planı Türkiye tarımının gelişmesinde nasıl rol oynamıştır?(Uludağ Üniversitesi, 2016) Karaman, Süleyman; Yavuz, Cemile FeyzaMarshall Planı çerçevesinde Türkiye ekonomisi için Batı Avrupa ekonomisinin tamamlayıcısı olması yönünde politika izlenmiştir. Bu çerçevede, sanayileşen Batı Avrupa ülkelerinin ihtiyacı olan gıda maddelerini Türkiye’den karşılamak için ekonomik yardımlar daha çok tarım sektörünü geliştirici yönde kullandırılmıştır. Marshall Planı kapsamında 1955 yılına kadar Türkiye tarım sektörüne doğrudan yapılan yardım değeri 76.5 milyon $’dır. Bu yardımın % 89’u tarımın makineleşmesi için ayrılmıştır. Tarımın makineleşmesinde önemli rol oynayan traktörler, buğday ve pamuk üretiminin yoğun olarak yapıldığı Adana, Aydın, İzmir, Ankara, Konya ve Eskişehir vilâyetlerine dağıtılmıştır. Traktör artışı ile birlikte üretim yapılan tarımsal alan yaklaşık %60 genişlemiş ve böylece pamuk, patates, mercimek, buğday ve pirinçte üretim artışı sağlanmıştır.Item Özelleştirme gelirlerinin bütçe açıkları ve kamu borç stokuna etkisi: Ampirik bir yaklaşım(Uludağ Üniversitesi, 2016) Kanca, Osman CenkBu çalışma, Türkiye’de özelleştirme gelirlerinin, bütçe açıkları ve kamu borç stoku üzerindeki etkisini ele almaktadır. Bu kapsamda, öncelikle özelleştirme konusunda genel bir teorik çerçeve sunulmuş, 1985-2013 dönemindeki Türkiye’deki özelleştirme uygulamalarına yer verilmiş, sonrasında konuyla ilgili kısa bir literatür taraması yapılmıştır. Çalışmanın ampirik kısmında, devletin elde ettiği özelleştirme gelirlerinin bütçe açıkları ve devletin borç stokuna etkisini tahmin eden bir ekonometrik bir model ve Granger nedensellik testi kullanılmıştır. Elde edilen sonuçlara göre; özelleştirme gelirlerinden bütçe açıkları ve kamu borç stokuna doğru nedenselliğin varlığı tespit edilmiştir. Ayrıca, özelleştirme gelirlerinin bütçe açıklarını azaltıcı ve kriz dönemlerinin de kamu borç stokunda artırıcı etkide bulunduğu saptanmıştır.Item Yakın dönem Türkiye-İran ilişkileri: Siyasi ve ekonomik perspektiften bir bakış(Uludağ Üniversitesi, 2016) Kekevi, SerkanOrtadoğu’nun kadim iki devleti, Türkiye ve İran arasındaki ilişkiler işbirliği ve rekabet perspektiflerine göre değerlendirilebilir. Bu bağlamda ilişkiler uluslararası sistemin, bölgesel durumun seyrine göre şekillenmektedir. İki ülke arasındaki özellikle yakın dönem siyasi ilişkiler, rekabet ve güvensizlik ağırlıklı olmuş, ekonomik ilişkiler ise -uluslararası politik/ekonomik gelişmelerin de zorlamasıyla- işbirliği yönünde gelişmiştir. İlişkilerin bu iki veçhesinden siyasal bağlamda, taraflar arasında, bölgelerinde dış politik etki kurma ve bunu artırma hususunda bir mücadele genel görünüme hâkim olsa da ekonomik ilişkilerin performansı son on yılda yükselen bir grafik izlemiştir. Taraflar arasında gelişecek siyasi-ekonomik-kültürel yakınlaşma ve iki ülkenin rekabet yerine işbirliği üzerinden hareket etmeleri, başta Ortadoğu olmak üzere bölgesel meselelerin çözümündeki anahtar olarak düşünülebilir. Çalışmada yöntem olarak her iki ülke arasındaki siyasi ve ekonomik ilişkilerin yakın dönem tarihi seyri üzerinden bir kurgu gerçekleştirilmiştir. Sonuç kısmında ilişkilerin zayıf ve güçlü yönleri açısından çıkarımlar yapılmıştır. Bu bağlamda ekonomik düzlemin tarafların işbirliğinin kolaylaştırıcı etmeni ve güçlü yönü olduğu; iki ülke rekabetinin ise dış politik alanlarda yaşandığı söylenebilir.Item Yapısal eşitlik modellemesi ile yalnızlık, kendini affetme ve kendini sevme değişkenleri arasındaki ilişkilerin incelenmesi(Uludağ Üniversitesi, 2016) Aydemir, Mine; Bayram, Nuran; İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi; Ekonometri BölümüÇalışmanın amacı, yapısal eşitlik modellemesi ile yalnızlık, kendini sevme ve affetme değişkenleri arasındaki ilişkileri ortaya koymaktır. Çalışmaya gönüllü olarak kamu üniversitesinden 242 öğrenci katılmıştır. Çalışmaya katılanların %58,5’i kız öğrencidir. Çalışmada öğrencilerin yalnızlık düzeylerini belirlemek için UCLA yalnızlık ölçeği ile kendini sevme ve öz-yeterlik olmak üzere iki boyutlu benlik saygısı ölçeği ve Heartland Affetme ölçeği kullanılmıştır. Modele ait uyum indeksleri, X2 /df=1,603; GFI=0,89; CFI=0,90; RMSEA=0,05; SRMR=0,06 olarak elde edilmiştir. Bu sonuçlar, modelin kabul edilebilir bir uyuma sahip olduğunu göstermiştir. Tahmin edilen tüm yol katsayıları istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur. Yapısal eşitlik modeline göre, kişinin kendisini affedebilmesinin kendini sevmesinde etkili olduğu, kendini sevmenin yalnızlık hissinde etkili olduğu ve yalnızlık hissinin de kendini affetmede etkili olduğu ortaya çıkmıştır.