2016 Cilt 35 Sayı 1-2
Permanent URI for this collectionhttps://hdl.handle.net/11452/14437
Browse
Browsing by Language "tr"
Now showing 1 - 6 of 6
- Results Per Page
- Sort Options
Item Bir atta blanket’e bağlı kuyruk yaralanması olgusu(Uludağ Üniversitesi, 2016-12-12) Akgül, Mustafa Barış; Başer, Erhan; Günaydın, Ali; Şındak, NihatBu olgu sunumu; 1 yaşlı, dişi, melez bir at oluşturmaktadır. Blanket’in atın vücut yapısından küçük olması ve üç gündür üzerinde bırakılması sonucu kuyruk altından geçen halka şeklinde kalın örgülü polyesteri andıran dokusu olan ipin sürtünmeye bağlı olarak kuyruk kaidesinin her iki yanından başlayıp alt tarafını da kapsayacak şekilde kas dokusuna ulaşacak derinlikte bir yaralanma oluşturduğu gözlendi. Küret vasıtası ile nekrotik dokular uzaklaştırıldı ve kanamalar kontrol altına alındı. Monoflament yapıda polipropilen (USP:0) bir iplik materyali ile plastik tüpler kullanılarak yatay ‘U’ dikişi bölgeye uyguladı ve gergin olan yara kenarlarının olabildiğince birbirine yaklaştırılması sağlandı. Dikişler uzaklaştırılana kadar her gün bir kez antiseptik sölüsyonlar ile yara pansumanı yapıldı. 10. günde bölgeden dikişler uzaklaştırıldı ve yara hattında sekonder iyileşme takip edilmeye başlandı. Yara hattının 1,5 ay sonra tamamının iyileştiği görüldü. Etiyolojik yönden ender görülen bu olgunun raporlanarak paylaşılması amaçlanmıştır.Item Bombus terrestris sindirim kanalının bazı bölge mukozalarının klasik ve lektin histokimyasal yapısı(Uludağ Üniversitesi, 2016-12-12) Göçer, Nazan; Çınar, KenanBu çalışmada 15 adet Bombus terrestris türü arıdan Proventrikulus, Krop, Ventrikulus ve İleumdan alınan örnekler materyal olarak kullanıldı. Alınan örneklere ait kesitlere UEA-I, Con-A, PNA, SBA ve WGA lektinleri uygulandı. Yapılan incelemeler sonucunda Ventrikulus ve ileumda UEA-I reaksiyonun örtü epiteli yüzeyinde güçlü olduğu belirlendi. Kropta ise reaksiyona rastlanmadı. Ventrikulus ve ileumda örtü epiteli yüzeyi ile sitoplazmanın SBA ile çok güçlü reaksiyon verdiği gözlendi. WGA uygulaması sonucunda proventrikulusun örtü epitelinde çok güçlü reaksiyon belirlendi. PNA reaksiyonunun da proventrikulus ve krop örtü epitelinde güçlü ya da çok güçlü olduğu belirlendi. ConA uygulamasında ise krop hücre yüzeyi örtü epitelinde reaksiyon gözlenmedi.Item Bir buzağıda salter-harris tip ı metacarpus kırığının açılı kama plağı ile sağaltımı(Uludağ Üniversitesi, 2016-12-12) Salcı, Hakan; Canatan, Uygur; Çetin, Melike; Uludağ Üniversitesi/Veteriner Fakültesi.Bu olgu sunumu ile bir buzağıda Salter-Harris Tip I metacarpus kırığında uyguladığımız 90° açılı kama plağının postoperatif klinik ve radyolojik bulgularının rapor edilmesi amaçlanmıştır. Holstein melezi, 3,5 aylık, dişi bir buzağı ön bacağında kırık şikayeti ile kliniklerimize getirildi. Klinik muayenede, buzağının vital parametreleri normaldi ancak inspeksiyonda sağ ön ekstremitede şiddetli topallık, metacarpophalangeal eklem proksimalinde şişkinlik ve sıyrık yarası gözlendi. Ortopedik muayenede, bölgede spesifik kırık bulguları saptandı. Radyografik muayenede, sağ metacarpusun distal fizeal hattan kırılarak (Salter-Harris Tip I) disloke olduğu belirlendi. Hasta sahibine bilgi verildi ve genel anestezi hastanın operasyonuna karar verildi. Kırığın redüksiyonu sonrası fiksasyon için 90° açılı kama plağı kullanıldı. Plağın kama kısmı epifiz kısma çakıldı ve plaka vidalarla proksimal fragmente tespit edildi. Postoperatif atel destekli bandaj uygulandı. Rutin analjezik ve antibiyotik uygulama prosedürü reçete edildi. Buzağının postoperatif 15. gün kontrolünde, kırık bölgesinde stabilizasyonun devam ettiği, buzağının ilgili ekstremitesini bandajsız kullanabildiği gözlendi.Item Kıvırcık ırkı bir kuzuda meningosel ve unilateral serebellar hipoplazi(Uludağ Üniversitesi, 2016-12-12) Şen, İsmail Altuğ; İpek, Volkan; Demirer, Aylin Alasonyalılar; Salcı, Hakan; Uludağ Üniversitesi/Veteriner Fakültesi.Bu olgu bir kuzuda meningosel ile birlikte şekillenmiş unilateral serebellar hipoplazi patolojisine ait ilk rapordur. İki günlük Kıvırcık ırkı, erkek bir kuzu doğuştan başın arka kısmında şişkinlik, ayağa kalkamama ve kafasını toparlayamama şikayetleriyle getirildi. Klinik olarak anamnezde belirtilen bulguların yanında, oksipital bölgede 6 cm çaplı, ağrısız ve fluktuasyon gösteren derisiz şişkinlik belirlendi. Genel anestezi altında şişkinliğin ekstirpasyonu yapıldı. Postoperatif yakın dönem iyileşme gözlenmediği için olgu ötenazi edildi. Nekropsi ve histopatolojik incelemeler neticesinde meningosel ve unilateral serebellar hipoplazi tanısı konuldu.Item Türkiye’de süpermarketlerde satışa sunulan fermente ve ısıl işlem görmüş sucukların histolojik muayene ile kalitelerinin belirlenmesi(Uludağ Üniversitesi, 2016-12-12) İnce, Eser; Özfiliz, Nesrin; Uludağ Üniversitesi/Veteriner Fakültesi.Bu çalışmada, Türkiye’de süpermarketlerde markalı ve ambalajlı olarak satılan 8 fermente ve 8 ısıl işlem görmüş sucuk etiketi ile satılan toplam 16 adet sucukta kaliteyi belirlemek için histolojik muayene yöntemi ile incelenerek, sucuk hamuruna katılmasına izin verilmeyen dokuların varlığını ve hangi oranlarda katıldığını tespit etmek amaçlanmıştır. Histolojik incelemeler için; sucukların her birinin 5 farklı bölgesinden numuneler alınarak rutin histolojik doku takibi uygulandı. Kesitler Crossmon’ın Üçlü Boyama Tekniği ile boyandı. Preperatların tüm kesit yüzeyi doku tespiti bakımından incelendi. Sonuç olarak; sucuk üretiminde tağşiş amacı ile kullanılan doku ve organların tespitinde tek yöntem olan histolojik muayenenin yerini hiçbir yöntemin alamayacağı ve histolojik analizlerin mutlaka yapılması gerektiği kararına varılmıştır.Item Yağlı diyetle beslenen farelerin karaciğer dokusunda magnezyumun nitrik oksit, malondialdehit ve glutatyon düzeylerine etkisi(Uludağ Üniversitesi, 2016-12-12) Cesurer, Gülşah; Özcan, AylaBu çalışmada yağlı diyetle beslenen farelerin karaciğer dokusunda, canlı organizma için birçok faaliyette görev alan magnezyumun nitrik oksit (NO), malondialdehit (MDA) ve glutatyon (GSH) düzeylerine etkisinin araştırılması amacıyla, 39 adet 2 aylık Swiss albino cinsi erkek fare kullanılmıştır. Fareler 4 gruba ayrılarak vücut ağırlıkları tartıldı ve kaydedildi. Grup I standart pelet yem ve içme suyu, Grup II % 31.5 yağ içeren pelet yem ve içme suyu, Grup III % 31.5 yağ içeren pelet yem ve Mg ilaveli su, Grup IV standart pelet yem ve Mg ilaveli su ile 12 hafta süreyle beslendi. Vücut ağırlıkları tartıldıktan sonra anestezi işlemi gerçekleştirildi. Ötenazi işleminden sonra karaciğer dokularından 0.5g parçalar alındı ve homojenize edildi. Elde edilen süpernatantlarda NO, MDA, GSH ve Mg analizleri yapıldı. Çalışmanın sonunda Grup I, Grup II ve Grup III’ün ilk ve son ağırlıkları arasında istatistiksel olarak anlamlı fark (p<0.01) gözlendi. Yağlı diyet verilen grubun NO düzeyleri kontrol grubuna göre (p<0.001), yağlı diyet ve Mg verilen grubun NO düzeyleri, standart pelet yem ve Mg verilen gruba göre artış(p<0.001) gösterdi. Yağlı diyet verilen grubun Mg düzeyi kontrol grubuna göre (p<0,001), yağlı diyet ve Mg verilen grubun Mg düzeyi standart pelet yem ve Mg verilen gruba göre düşük (p<0.001) bulundu. Yağlı diyet ile beslenen grup ile yağlı diyet ve Mg ile beslenen grupta MDA değeri (p<0,001),standart pelet yem ve Mg verilen grubun GSH düzeyleri kontrol grubuna göre önemli artış (p<0.001) göstermiştir. Sonuç olarak yağlı diyet MDA ve NO düzeylerinde artışa, GSH düzeylerinde de bir azalmaya neden olmuştur. Yağlı diyete bağlı olarak MDA ve NO düzeylerinin normal seviyelere düşürülmesi bakımından Mg uygulamasının alternatif bir yöntem olarak kullanılabileceği kanaatine varıldı.