Bursa Uludağ Üniversitesi Tezleri
Permanent URI for this communityhttps://hdl.handle.net/11452/14
Browse
Browsing by Subject ""Nipple valve""
Now showing 1 - 1 of 1
- Results Per Page
- Sort Options
Item Köpeklerde ince ve kalın barsak arasındaki anastomozlarda mekanik ve mikrobiyolojik reflüyü önleyen invagine nipple valve uygulaması(Uludağ Üniversitesi, 1996) Kızıldağlı, H. Özlem Nisbet; Yanık, Kemal; Uludağ Üniversitesi/Sağlık Bilimleri Enstitüsü/Veteriner Cerrahi Anabilim Dalı.İleosekal valfin gastrointestinal sistem içerisindeki fizyolojik fonksiyonu çok önemlidir. Valfin varlığı nedeni ile ince ve kalın barsak arasında büyük oranda kalitatif ve kantitatif mikro- biyel farklılıklar vardır. İleosekal valfi içeren masif rezeksiyonlarda ortaya çıkan klinik komplikasyonlann giderilmesine yönelik olarak çeşitli teknikler geliştirilmiştir. Biz de bu çalışmada ileosekal valfin eksize edilmesi halinde oluşturulacak "invagine nipple valve"in mekanik ve bakteriyel kolo-ileal reflüyü önlemedeki rolünü araştırdık. Bu çalışma 8'erli gruplar halindeki 24 adet melez deneme köpeği üzerinde yürütüldü. 1. gruptaki olgularda " invagine nipple valve", 2. gruptaki olgularda "klasik uç uca anastomoz"uygulandı. 3. grup kontrol grubu olarak kullanıldı. 1. grupta yer alan 8 deney köpeğinden biri 30. günde meydana getirilen valfin patolojik hale geçmesi sebebi ile ötenazi edildi. Başka bir deney köpeği çalışmaya alınarak sayı 8'e tamamlandı. 2. ve 3. gruplarda bir komplikasyona rastlanmadı. 18. ve 90. günler arasında yapılan radyolojik muayenelerde 1. ve 3. gruptaki olgularda retrograd yönde mekanik reflüye rastlanmazken, 2. gruptaki tüm olgularda reflü tespit edildi. Her üç gruptaki deney hayvanlarının hem kaudal ileumundan hem de colon ascen- dens'in kranialinden alınan flora örnekleri operasyon sonrası aerob total bakteri sayılan açısın dan karşılaştırıldı. 1. ve 3. gruptaki köpeklerin kalın barsaklanndaki total bakteri sayısının ince barsaklardakine oranla biraz daha fazla olduğu, 2. grupta ise bu sayının hemen hemen eşit düzeyde olduğu görüldü. Bu sonuçların istatistiki olarak önemli olduğu tespit edildi. l"İnvagine nipple valve"in bakteriyel reflüyü engellemede yeterli olup olmadığını sap tamak amacı ile belirleyici bakteri olarak seçilen S. thyphymurium kalın barsak içerisine enjekte edildi. 2 gün sonra ince barsaktan alınan numunelerden yapılan analizlerde 1. ve 3. grupta bak teriye rastlanmazken, 2. gruptaki köpeklerin hepsinde az ya da çok miktarda tespit edilmiştir. Post mortem olarak yapılan makroskopik muayenelerde valfin olduğu bölgede dilatas- yon veya stenoza rastlanmamıştır. Operasyon sırasında 4 cm olan nipple valve'in 20. ile 70. günler arasında yapılan post mortem muayenelerde 2,5-3 cm olduğu gözlenmiştir. Histopatolojik muayenelerde "invagine nipple valve"in dikiş hattındaki epitelizasyonun 5. haftadan sonra şekillendiği tespit edilmiştir. Yaptığımız çalışma sonucunda "invagine nipple valve"in mekanik ve bakteriyel reflüyü engellemede etkili olması ve kolay uygulanabilir olması nedeni ile ileosekal valfi içeren masif rezeksiyonlarda tercih edilebilecek bir yöntem olduğunu düşünmekteyiz.