Nano-ozon solüsyon formülasyonun kuru kayısılarda zararlı carpoglyphus lactis (L.) (acari: carpoglyphidae)’in biyolojik aktivitelerine etkisi
Date
2019-12-20
Authors
Journal Title
Journal ISSN
Volume Title
Publisher
Uludağ Üniversitesi
Abstract
Kuru meyvelerin önemli bir akar zararlısı olan Carpoglyphus lactis (L.) (Astigmata: Carpoglyphidae), kuru kayısıların meyve şekerleri ile beslendiğinde ürünün bozulmasına, istenmeyen kokular salmasına ve nihayetinde pazar değerini kaybetmesine neden olmaktadır. Daha önce yapılan çalışmalar ozon gazının akara karşı zehirli özelliğinden dolayı kuru meyvelerde mücadele amaçlı olarak kullanılabileceğini göstermiştir. Ancak, ozon gazının hızlıca O2 ve O- ‘ye parçalanması nedeniyle kısa kalıcılık özelliği, bu gazın akarın mücadelesinde kullanımını sınırlamaktadır. Bu çalışmada, yeni bir nano-ozon solüsyonu olan Genoxyn nanotech’in bu zararlı akar üzerindeki biyolojik aktiviteleri araştırılmıştır. Araştırmada formülasyonun akar üzerinde öldürücü [lethal konsantrasyonlar (LC), lethal zaman (LT)], uzaklaştırıcı ve yumurta bırakmayı engelleyici etkileri ve kalıcılığı değerlendirilmiştir. Bu çalışma, formülasyonun %0.27 konsantrasyonunun dişi akarların %90’ını 48 saat içinde öldürdüğünü göstermiştir. Probit analizi sonuçlarına göre, Genoxyn nanotech’in akara karşı 0.1, 0.2 and 0.4% oranlarda kullanılması durumunda, öldürücü zaman (LT90) sırasıyla 121, 81.5 ve 66 saat olarak belirlenmiştir. Kalıcılık testlerinde, formülasyonun öldürücü etkilerinde ilk 7 gün boyunca istatistiki anlamda önemli bir değişikliğin olmadığını göstermiştir. Ancak, 10 günden sonra öldürücü etkisinde %12-17 arasında bir düşüş saptanmıştır. Kaçırıcı etki için yapılan Pearson’ın ki-kare testine göre, formülasyonun %0.1 üzerindeki konsantrasyonlarla ilaçlanan kayısılardan C. lactis dişilerinin güçlü bir şekilde kaçtıkları görülmüştür. Sonuç olarak, bu çalışma sayesinde Genoxyn nanotech’in belirlenen dozlarının C. lactis dişilerinin toksik ve kaçırıcı etkilerinin olduğu belirlenmiştir. Formülasyonun 10 gün süren kalıcılığı ile kuru kayısıların ilacın burada belirlenen dozlarına maruz bırakılması durumunda C. lactis mücadelesinde kullanılabileceği bu çalışma ile ortaya konulmuştur.
When the dried fruit mite, Carpoglyphus lactis (L.) (Astigmata: Carpoglyphidae), feeds on the fruit sugar of the dried apricot, the mite causes unwanted flavors and odors, ultimately deteriorating the product. Previous studies showed that ozone gas could be used against the mite on dried fruits due to its toxic fumigant feature. However, ozone gas shows short residual activity and quickly degraded to O2 and O- . This feature of the gas occurred some disadvantages in the control of the mite. In this study, the biological effect of a new nanosolution ozone formulation, namely Genoxyn nanotech, to packaged dried apricot infested with C. lactis was studied. In tests, the lethal effects [lethal concentrations (LC), lethal times (LT)], persistence, repellence, and oviposition deterrent activities of the formulation were determined. The current study showed that 0.27% concentration of the formulation caused were a death rate of 90% in females within 48 h. Based on probit analysis, LT90 values were estimated 121, 81.5 and 66 h when Genoxyn nanotech was applied against C. lactis females with concentrations of 0.1, 0.2 and 0.4%, respectively. In persistence tests, there is no significant decreasing in the lethal effects of the formulation within seven days. But, ten days after the treatment, a death rate of the females was decline with rates varied from 12 to 17%. According to Pearson’s chi-squared test, C. lactis females demonstrated a strong aversion to dried apricots sprayed with sublethal concentration (0.1%). Thus, this study showed that determined concentrations of Genoxyn nanotech have toxic and repellent activities on C. lactis females. With persistence activity of the formulation more than 10 days, it could be used with residual methods for control of C. lactis on dried apricots.
When the dried fruit mite, Carpoglyphus lactis (L.) (Astigmata: Carpoglyphidae), feeds on the fruit sugar of the dried apricot, the mite causes unwanted flavors and odors, ultimately deteriorating the product. Previous studies showed that ozone gas could be used against the mite on dried fruits due to its toxic fumigant feature. However, ozone gas shows short residual activity and quickly degraded to O2 and O- . This feature of the gas occurred some disadvantages in the control of the mite. In this study, the biological effect of a new nanosolution ozone formulation, namely Genoxyn nanotech, to packaged dried apricot infested with C. lactis was studied. In tests, the lethal effects [lethal concentrations (LC), lethal times (LT)], persistence, repellence, and oviposition deterrent activities of the formulation were determined. The current study showed that 0.27% concentration of the formulation caused were a death rate of 90% in females within 48 h. Based on probit analysis, LT90 values were estimated 121, 81.5 and 66 h when Genoxyn nanotech was applied against C. lactis females with concentrations of 0.1, 0.2 and 0.4%, respectively. In persistence tests, there is no significant decreasing in the lethal effects of the formulation within seven days. But, ten days after the treatment, a death rate of the females was decline with rates varied from 12 to 17%. According to Pearson’s chi-squared test, C. lactis females demonstrated a strong aversion to dried apricots sprayed with sublethal concentration (0.1%). Thus, this study showed that determined concentrations of Genoxyn nanotech have toxic and repellent activities on C. lactis females. With persistence activity of the formulation more than 10 days, it could be used with residual methods for control of C. lactis on dried apricots.
Description
Keywords
Akar, Apricot, Kaçırıcı, Kayısı, Nano-formülasyon, Ozon, Toksik, Mite, Nano-formulation, Ozone, Repellent, Toxic
Citation
Balta, P. vd. (2019). "Nano-ozon solüsyon formülasyonun kuru kayısılarda zararlı carpoglyphus lactis (L.) (acari: carpoglyphidae)’in biyolojik aktivitelerine etkisi". Bursa Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dergisi, 34(1), 53-70.