Browsing by Author "Kaçar, Oya"
Now showing 1 - 20 of 29
- Results Per Page
- Sort Options
Item Agronomic properties and essential oil composition of basil varieties of landraces (Ocimum basilicum L.) in Turkey(Asian Journal of Chemistry, 2009-04) Kaçar, Oya; Göksu, Erdinç; Azkan, Nedime; Uludağ Üniversitesi/Ziraat Fakültesi/Tarla Bitkileri Bölümü.; AAG-7449-2021; 24466299800; 24466217100; 24466251500The objective of this study was to determine some agronomic properties, essential oil ratio and composition of some varieties and different sources of Ocimum basilicum L. landraces in Turkey. During 20022003, field trials were conducted at Uludag University, Faculty of Agriculture, Department of Field Crops, Bursa, in South Marmara region of Turkey. Four varieties and six landraces of Ocimum basilicum L. were included in the study. Field trials were arranged in the complete randomized block design with three replications. As a result of this research, it was determined that the highest values of plant height (46.3 cm), green herb yield (4386.4 kg ha(-1)), drug herb yield (867.8 kg ha(-1)), essential oil ratio (0.90 %) and essential oil yield (8.02 L ha(-1)) were obtained from V-1. In addition, V-2 (0.88 %) and LR-5 (0.87 %) should be taken into consideration in terms of essential oil ratio. Taking into consideration of the chemical composition, it could be stated that the 'linalool' chemotype was found 80 % (V-1, V-2, V-3, V-4, LR-1, LR-3, LR-4 and LR-6), 'methyl eugenol/linalool' chemotype was found 10 % (LR-2) and 'methyl chavicol' chemotype was found 10 % (LR-5) of the investigated Ocimum landraces and varieties.Item Bursa ekolojik koşullarına uyan mercimek hatlarının belirlenmesi üzerinde bir araştırma(Uludağ Üniversitesi, 1996-09-02) Kaçar, Oya; Azkan, Nedime; Uludağ Üniversitesi/Fen Bilimleri Enstitüsü/Tarla Bitkileri Anabilim Dalı.Bursa ekolojik koşullarına uyan mercimek çeşitlerini belirleyebilmek ve bu çeşitlerin verim ile bazı agronomik özellikleri arasındaki ilişkileri saptamak amacı ile yürütülen bu araştırma 1995 yılında Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarımsal Araştırma ve Uygulama Merkezi'nde gerçekleştirilmiştir. Araştırma tesadüf blokları deneme desenine göre planlanmış ve deneme üç tekrarlamak olarak kurulmuştur. Araştırmada Sultan- 1, Kayı-91, Kışlık Pul- 11, Sazak-91, Emre-20, Kışlık Kırmızı-51 adlı 6 tescilli mercimek çeşidi ve Keleş'ten sağlanan Yerli adlı köylü populasyonu materyal olarak kullanılmıştır. Araştırmanın sonucunda yüksek tane verimi veren Sazak-91 (93,06 kg/da), Sultan- 1 (87,46 kg/da) ve Kışlık Pul-1 1 (83,22 kg/da); Bursa ekolojik koşullarında tarımı yapılabilecek çeşitler olarak gösterilebilir. Sultan- 1 çeşidinin protein oranının diğer çeşitlere göre daha yüksek (% 24.90) bulunması bu çeşidi kalite yönünden öne çıkarmaktadır.Item Bursa ekolojik koşullarında reyhan (ocimum basilicum l.)’ın tarımsal özellikleri, uçucu yağ oranı ve kompozisyonu üzerine farklı organik ve inorganik gübrelerin etkileri(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2022-02-21) Özer, Perihan Ceren; Kaçar, Oya; Bursa Uludağ Üniversitesi/Fen Bilimleri Enstitüsü/Tarla Bitkileri Anabilim Dalı.; 0000-0002-6206-5390Bu araştırma Bursa ekolojik koşullarında, farklı organik ve inorganik gübrelerin reyhan (Ocimum basilicum L.)’ın tarımsal özellikleri ile uçucu yağ oran ve bileşenleri üzerine etkilerini belirlemek amacı ile 2020 ve 2021 yıllarında yürütülmüştür. Araştırma Bursa Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarımsal Uygulama ve Araştırma Merkezi deneme alanlarında tesadüf bloklarında faktöriyel deneme desenine göre 3 tekrarlamalı olarak kurulmuştur. Denemede birinci faktör olarak farklı gübre uygulamaları ve ikinci faktör olarak biçim sayısı ele alınmıştır. Denemede 8 farklı gübre uygulaması (Kontrol, Tavuk, Ahır, Solucan, Organomineral Tavuk, Organomineral Ahır, Amonyum Sülfat-I, Amonyum Sülfat-II) ele alınmıştır. Denemenin yürütüldüğü her iki yılda çiçeklenme döneminde 2 biçim karşılaştırılmıştır. Ele alınan gübre uygulamaları bakımından birleştirilmiş veriler değerlendirildiğinde, agronomik özelliklerden bitki boyu 38,84-40,46 cm, habitus genişliği 28,64-29,88 cm, toplam olarak olarak yaş herba 1686,06-2024,89 kg/da, kuru herba 274,81-354,66 kg/da, kuru yaprak 140,61-158,85 kg/da, kuru çiçek 63,88-111,22 kg/da, kuru sap 69,46-86,48 kg/da ve uçucu yağ verimi 2,42-3,36 kg/da aralığında belirlenmiştir. Kalite ile ilgili özellikler değerlendirildiğinde yaprakta ve çiçekte uçucu yağ oranı sırası ile % 0,85-1,00 ve % 1,76-1,95 olarak saptanmıştır. Yaprak ve çiçek uçucu yağında öne çıkan ana bileşenler Linalool, Öjenol, Ökaliptol, Cis-alpha.-Bergamotene ve Tau-Kadinol olmuştur. Çalışmada genel olarak tarımsal özellikler bakımından 2. yıl 1. yıla göre, 2. biçimler, 1. biçimlere göre daha yüksek değerlere ulaşmıştır. Uçucu yağ oranlarında ise 1. yılda ve 2. biçimlerde daha yüksek değerler elde edilmiştir. Araştırmanın sonucunda genel olarak verim değerleri bakımından Tavuk ve Amomyum Sülfat gübrelerinin, uçucu yağ oranları bakımından ise organomineral gübrelerin öne çıktığı belirlenmiştir. Bu bilgi doğrultusunda reyhan yetiştiriciliğinde sürdürülebilirliği sağlamak bakımından kimyasal gübre kullanmak yerine tavuk, organomineral tavuk ve organomineral ahır gübrelerini sisteme sokmak yerinde olacaktırItem Bursa ekolojik koşullarında yazlık ve kışlık olarak yetiştirilebilecek mercimek çeşitlerinin belirlenmesi(Uludağ Üniversitesi, 1997) Karasu, Abdullah; Kaçar, Oya; Azkan, Nedime; Uludağ Üniversitesi/Ziraat Fakültesi/Tarla Bitkileri Bölüm.Bu araştırma: farklı ekim zamanlarında Bursa ekolojik koşullarına uyum sağlayabilecek mercimek çeşitlerini belirlemek amacıyla 1995-1997 yılları arasında iki yıl süreyle, Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi 'nin Tarımsal Araştırma ve Uygulama Merkezi 'nde gerçekleştirilmiştir. Araştırma bölünmüş parseller deneme desenine göre planlanmış ve üç tekrarlamalı olarak kurulmuştur. Araştırmada; kışlık (Kasım) ve yazlık (Mart) olmak üzere iki farklı ekim zamanı denenmiştir. Altı tescilli mercimek çeşidi ve bir köylü popülasyonu bitki materyali olarak kullanılmıştır. Araştırmanın sonucunda; incelenen verim öğeleri açısından kışlık ekimlerin yazlık ekinlere göre daha yüksek sonuçlar verdiği belirlenmiştir. Sazak-91 (105.0 kg/da), Kışlık Pul-ll (98.9 kg/da) çeşitlerinin kışlık; Sultan-i (91.4 kg/da) ve Emre-20 (89.6 kg/da) çeşitlerinin ise yazlık olarak Bursa ekolojik koşullarında yetiştiriciliğinin yapılabileceği belirlenmiştir.Item Bursa ekolojik koşullarında yetiştirilen farklı kökenli çörek otu (Nigella sativa L.) genotiplerinin tarımsal özelliklerinin ve sabit yağ oranlarının belirlenmesi(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2020-11-25) Özdemirel, Faruk; Kaçar, Oya; Bursa Uludağ Üniversitesi/Fen Bilimleri Enstitüsü/Tarla Bitkileri Bölümü.; Bursa Uludağ Üniversitesi/Ziraat Fakültesi/Tarla Bitkileri Bölümü.; 0000-0003-4699-9473; 0000-0002-1337-2423Bu araştırma 2016 ve 2017 yıllarında Bursa ekolojik koşullarında farklı kaynaklı çörek otu (Nigella sativa L.) genotiplerinin tarımsal özellikleri ve sabit yağ oranlarının belirlenmesi amacı ile yürütülmüştür. Araştırma Bursa Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarımsal Uygulama ve Araştırma Merkezi deneme alanlarında Tesadüf Blokları Deneme Deseni’ne göre 3 tekrarlamalı olarak kurulmuştur. Denemede bitki materyali olarak 1’i tescilli çeşit (Çameli), 12’si farklı kaynaklardan (Mısır, Hindistan, Yunanistan, Denizli, Keles-Basak, Keles-Avdan, Keles-Yazıbaşı, Harmancık, Dereyalak, Ankara, Gaziantep, Mardin) temin edilmiş toplam 13 çörek otu genotipi kullanılmıştır. Birleştirilmiş veriler değerlendirildiğinde incelenen özelliklerden bitki boyu 25.58-50.50 cm, bitkide dal sayısı 3.53-4.31 adet, bitkide kapsül sayısı 5.36-8.05 adet, kapsülde tohum sayısı 60.66-89.25 adet, kapsülde tohum ağırlığı 0.178-0.251 g, bitkide tohum sayısı 250.76-439.48 adet, tohum verimi 38.75-89.08 kg da-1, 1000 tane ağırlığı 2.23-3.42 g, sabit yağ oranı % 29.14-32.98 ve sabit yağ verimi 12.13-27.27 kg da-1 arasında değişmiştir. Araştırma sonucunda özellikle tohum verimi ve sabit yağ oranı göz önüne alındığında Harmancık, Denizli, Keles-Basak, Keles-Yazıbaşı, Ankara ve Çameli genotiplerinin Bursa ve benzer ekolojilerde yetiştirilebileceği sonucuna varılmış ve bu genotipler gelecekteki çalışmalar için ümitvar olarak kabul edilmişlerdir.Item Bursa ekolojik koşullarında yetiştirilen reyhan (Ocimum basilicum L.) bitkisinde çiçeklenme periyodu boyunca tarımsal özellikler ile uçucu yağ oranı ve bileşenlerindeki değişimlerin belirlenmesi(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2022-03-15) Akı, Kader; Kaçar, Oya; Bursa Uludağ Üniversitesi/Fen Bilimleri Enstitüsü/Tarla Bitkileri Anabilim Dalı.; 0000-0002-1048-9888Bu araştırma reyhan (Ocimum basilicum L.) bitkisinde farklı gelişme dönemlerinde tarımsal özellikler ile uçucu yağ oran ve bileşenleri bakımından meydana gelen değişimin belirlenmesi amacıyla 2019 yılında yürütülmüştür. Araştırma Bursa Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarımsal Uygulama ve Araştırma Merkezi deneme alanlarında tesadüf bloklarında faktöriyel deneme desenine göre 3 tekrarlamalı olarak kurulmuştur. Denemede çiçeklenme periyodunun aşamaları ele alınmış ve 6 farklı dönem incelenmiştir. Bu amaçla çiçeklenme başlangıcından başlamak üzere 10 gün aralar ile 2 biçim yapılmıştır. Ele alınan gelişme dönemlerine göre bitki boyu 31,39-55,82 cm, habitus genişliği 18,67-31,88 cm, çiçek boyu 5,85-20,14 cm, toplam olarak yeşil herba verimi 751,44-2592,92 kg/da, kuru herba verimi 101.81-503.04 kg/da, kuru yaprak verimi 77,99-169,90 kg/da, kuru çiçek verimi 3,56-230,37 kg/da, kuru sap verimi 23,27-146,42 kg/da, yaprakta uçucu yağ verimi 0,13-0,85 kg/da, çiçekte uçucu yağ verimi 0,06-2,25 kg/da, ve sapta uçucu yağ verimi 0,02-0,07 kg/da olarak belirlenmiştir. Uçucu yağ oranları yaprakta % 0,46-0,63, çiçekte % 0,69-1,77 ve sapta % 0,038-0,082 arasında kaydedilmiştir. Gelişme dönemlerine göre yaprak ve çiçek uçucu yağındaki ana bileşenleri linalool, b-elemen, öjenol ve 1,8 sineol oluşturmuştur. Genel olarak incelenen tüm özelliklerde 1. biçimler 2. biçimlere göre daha yüksek değerlere sahip olmuştur. Araştırmanın sonucunda genel olarak incelenen verim özellikleri bakımından 3. ve 4. gelişme dönemlerinin öne çıktığı belirlenmiş, dönemlerin ilerlemesi ile yaprakta uçucu yağ oranının 1. biçimlerde 2.biçimlere göre daha fazla olduğu, çiçek ve sapta uçucu yağ oranının ise hem 1. hem de 2. biçimlerde azaldığı kaydedilmiştir.Item Bursa koşullarında bazı kuru fasulye çeşitlerinde (Phaseolus vulgaris L.) bakteri aşılama ve değişik azot dozlarının verim ve verim unsurları üzerine etkisinin belirlenmesi(Uludağ Üniversitesi, 2004) Çöplü, Nazan; Kaçar, Oya; Çakmak, Fevzi; Azkan, Nedime; Uludağ Üniversitesi/Ziraat Fakültesi/Tarla Bitkileri Bölümü.; Uludağ Üniversitesi/Ziraat Fakültesi.Bu araştırma Bursa İli ekolojik koşullarında bazı fasulye çeşitlerinde bakteri aşılama ve değişik azot dozlarının verim ve verim öğeleri üzerine etkisinin belirlenmesi amacı ile 1999-2000 yıllarında Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarımsal Araştırma ve Uygulama Merkezi’nde yürütülmüştür. Bu çalışmada bitki materyali olarak Yalova-5 ve Yalova-17 ile Bursa’da yaygın ekim alanına sahip Şahin-90 fasulye çeşitleri, azotlu gübre olarak Amonyum Nitrat (% 26) ve 5 dozu (0, 3, 6, 9, 12 kg/da), aşılama materyali olarak fasulyeye ait bakteri suşu kullanılmıştır. Araştırma tesadüf bloklarında faktöriyel deneme desenine göre planlanmış ve üç tekrarlamalı olarak kurulmuştur. Yapılan tarla denemelerinde bitki boyu, bitkide bakla sayısı, bitkide tane sayısı, tane verimi ve 1000 tane ağırlığı gibi bazı agronomik özellikler incelenmiştir. İki yıllık birleştirilmiş verilere bakıldığında, Bursa ekolojik koşullarında aşılamanın çeşitler üzerinde incelenen özelliklerde bir etkisinin olmadığı, gübre dozlarının artması ile verim ve verim komponentlerinde genellikle artışlar sağlandığı ve çeşitler arasında Şahin-90 çeşidinin 9 kg/da N uygulaması ile en yüksek verime (186.9 kg/da) ulaşarak öne çıktığı belirlenmiştir.Item Bursa koşullarında bazı nohut çeşit ve hatlarında (Cicer arietinum L.) bakteri aşılama ve değişik azot dozlarının verim ve verim unsurları üzerine etkisinin belirlenmesi(Uludağ Üniversitesi, 2004) Çöplü, Nazan; Kaçar, Oya; Çakmak, Fevzi; Azkan, Nedime; Uludağ Üniversitesi/Ziraat Fakültesi.; Uludağ Üniversitesi/Ziraat Fakültesi/Tarla Bitkileri Bölümü.Bu araştırma Bursa ili ekolojik koşullarında bazı nohut hat ve çeşitlerinde bakteri aşılama ve değişik azot dozlarının verim ve verim öğeleri üzerine etkisinin belirlenmesi amacı ile 1999 ve 2000 yıllarında Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarımsal Araştırma ve Uygulama Merkezi’nde yürütülmüştür. Bu araştırmada Canıtez-87 çeşidi ile ILC-114 hattı ve Yerli köylü populasyonu bitki materyali olarak kullanılmıştır Azotlu gübre olarak Amonyum Nitrat (%26) ve 5 dozu (0, 3, 6, 9, 12 kg/da), aşılama materyali olarak Ankara Toprak ve Gübre Araştırma Enstitüsü’nden sağlanmış nohuta ait bakteri suşu kullanılmıştır. Araştırma tesadüf blokları deneme deseninde, faktöriyel olarak düzenlenmiş ve üç tekrarlamalı olarak kurulmuştur. Araştırmanın sonucunda aşılamanın etkisi ile bitkide tane sayısında artış, tane veriminde azalış istatistiki anlamda önemli çıkmıştır. İncelenen diğer özelliklerde aşılamanın etkisi önemsiz bulunmuştur. Genellikle 6 kg N/da uygulamasından daha yüksek dozlarda tane verim ve verim unsurlarında azalmalar gözlenmiştir.Yöremizde nohutta verimi arttırmak için üretilen çeşitlere uygun rekabet gücü yüksek suşlarla aşılama yapılması yararlı olacaktır.Item Bursa’da doğal florada bulunan sarı kantaron (Hypericum perforatum L.) populasyonlarında farklı yüksekliklerin hiperisin oranı üzerine etkisinin belirlenmesi(Uludağ Üniversitesi, 2005) Kaçar, Oya; Azkan, Nedime; Uludağ Üniversitesi/Ziraat Fakültesi/Tarla Bitkileri Bölümü.Bu araştırma Bursa ilinde ova ve dağ koşullarında farklı lokasyonlardan çiçeklenme başlangıcı ve tam çiçeklenme dönemlerinde toplanan çeşitli Hypericum perforatum L. populasyonlarında yüksekliğe bağlı olarak hiperisin içeriğindeki değişimi ve en yüksek hiperisin içeriğine sahip lokasyonları belirlemek amacı ile yürütülmüştür. Toplama işlemi 2001 yılında ova koşullarını oluşturan Bursa ilinin batı kısmı 125 m (Görükle) ve 155 m (İhsaniye) ile Uludağ’ı temsil eden 300, 650, 1000 ve 1880 m; 2002 yılında ova koşullarını oluşturan Bursa ilinin batı kısmı 125 m (Görükle) ve doğu kısmı 155 m (Bursa-Ankara Yolu) ile Uludağ’ı temsil eden 400, 500, 700, 940, 1000, 1010, 1070 ve 1100 m yüksekliklerinde gerçekleştirilmiştir. Sonuç olarak her iki gelişme döneminde de elde edilen hiperisin oranlarında yüksekliğe bağlı olarak düzenli bir artış veya azalış meydana gelmemiştir. 2001 yılında ele alınan lokasyonlardaki bitkilerin sırasıyla her iki gelişme döneminde de ortalama hiperisin oranları (Görükle: % 0.124, % 0.139; İhsaniye: % 0.150, % 0.146; Uludağ: % 0.140, % 0.157) arasında istatistiksel anlamda bir farklılık belirlenmemiş, 2002 yılında ise sırasıyla her iki gelişme döneminde de Bursa ilinin doğusunda yer alan Ankara Yolu lokasyonunu oluşturan bitkiler (% 0.223, % 0.189) diğer lokasyonlara göre (Görükle: % 0.129, % 0.147; Uludağ: % 0.143, % 0.138) istatistiksel anlamda daha yüksek ortalama hiperisin oranına ulaşmışlardır.Item Bursa’da kışlık olarak yetiştirilebilecek nohut (Cicer arietinum L.) hatlarının belirlenmesi(Uludağ Üniversitesi, 2005) Kaçar, Oya; Göksu, Erdinç; Azkan, Nedime; Uludağ Üniversitesi/Ziraat Fakültesi/Tarla Bitkileri Bölümü.Bu araştırma, Bursa ili ekolojik koşullarında kışlık olarak yetiştirilebilecek bazı nohut hatlarının tarımsal özelliklerinin belirlenmesi amacı ile 2001-2002 ve 2003-2004 vejetasyon döneminde Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarımsal Araştırma ve Uygulama Merkezi’nde yürütülmüştür. Çalışmada ICARDA’dan sağlanan CIF4N-MR-2001 nohut deneme programından tane verimi ve tane iriliği performanslarına göre 26 hat arasından seçilen 5 hat ve CIEN-W2-2001 nohut deneme programından 35 hat arasından seçilen 5 hat bitki materyali olarak kullanılmıştır. Kontrol olarak Canıtez-87 nohut çeşidi, daha önceki çalışmalarda ümitvar olarak belirlenen ICARDA kaynaklı ILC-114 nolu hat ve Yerli olarak adlandırılan populasyon kullanılmıştır. Araştırma tesadüf blokları deneme deseninde üç tekrarlamalı olarak kurulmuştur. Araştırma sonucunda denemede kullanılan hatların tarımsal özellikleri göz önüne alındığında, 1000 tane ağırlığı ve tane verimi bakımından kontrol olarak kullanılan Canıtez-87 (459.1 g 177.5 kg/da), ILC-114 (450.0 g, 283.2 kg/da) ve Yerli populasyona (473.6 g, 226.0 kg/da) 1000 tane ağırlığı bakımından yakın değerler veren, tane verimi bakımından ise yüksek değerlere sahip 22219/E (445.4 g, 3271 kg/da) ve 22229/E (421.7 g, 325.9 kg/da), 22117/E (410.7 g, 362.4 kg/da) nolu hatların Bursa ekolojik koşullarında kışlık olarak yetiştirilebilecek ümitvar hatlar olduğu saptanmıştır.Item Characteristics of new breeding lines of triticale(Academic Journals, 2009-02) Çöplü, Nazan; Doğan, Ramazan; Kaçar, Oya; Azkan, Nedime; Uludağ Üniversitesi/Ziraat Fakültesi/Tarla Bitkileri Bölümü.; AAG-7449-2021; AAH-1555-2021; 15022480300; 24466299800; 24466251500The objective of this study was to develop new cultivars of triticale possessing high yield and quality which would be adaptable to ecological conditions of Marmara Region. For this purpose, seven selected lines from breeding programs conducted previously and one standard cultivar were used as plant entries of the research. Yield and yield components were taken up to determine the best lines to be candidate for future varieties. Field experiments were conducted on the Research Center of Agriculture Faculty, Uludag University, Bursa, during 2004 - 2005 and 2005 - 2006 growing seasons. A randomized complete block design with three replications was chosen for experimentation. ANOVA of two-year results indicated that differences among genotypes were significant for grain number/spike, grain weight/spike and hectoliter weight. Genotype x year interaction was found to be significant for grain number/spike, grain weight/spike and grain yield. There were no significant differences among genotypes in term of their grain yield. This means that the new lines produced grain yield at par with the standard cultivar used in this experiment. Yields of the genotypes ranged between 6512 and 7133 kg ha(-1). As a result of correlation analysis, simple correlation coefficient analysis revealed that there had been positive and significant correlations of grain yield with the grain number/spike, grain weight/spike, plant height and hectoliter weight.Publication Development of purple basil (Ocimum basilicum L.) sherbet fortified with propolis extract using response surface methodology(Springer, 2021-07-03) Karabacak, Azime Özkan; Özoğlu, Özüm; Durgut, Senanur; Bağatırlar, Sina Recep; Kaçar, Oya; Tamer, Canan Ece; Korukluoğlu, Mihriban; ÖZKAN KARABACAK, AZİME; ÖZOĞLU, ÖZÜM; Durgut, Senanur; Bağatırlar, Sina Recep; KAÇAR, OYA; TAMER, CANAN ECE; KORUKLUOĞLU, MİHRİBAN; Bursa Uludağ Üniversitesi/Ziraat Fakültesi/Gıda Mühendisliği Bölümü.; Bursa Uludağ Üniversitesi/Ziraat Fakültesi/Tarla Bitkileri Bölümü.; 0000-0003-4175-4477; 0000-0002-1314-4965; 0000-0003-3600-142X; AAH-2319-2019; AAG-8503-2021; IVU-8132-2023; JOF-0451-2023; CFB-4587-2022; FFT-5849-2022; J-5125-2018The aim of this study was to develop a novel purple basil sherbet fortified with propolis extract. The levels of the purple basil (Ocimum basilicum L.) aerial parts (leaves, flowers and stems) (200-300 g/L), propolis extract (48-72 mg/100 mL) and infusion time (30-40 min) on total phenolic content (TPC), antioxidant activity (FRAP, DPPH, CUPRAC methods), color parameters (L*, a*, b*, C*, h degrees) and sensory properties were investigated by using Box-Behnken design. According to the model, the optimized values for the propolis extract concentration, purple basil concentration and infusion time were 58.66 mg/100 mL, 300 g/L and 40 min, respectively. Moreover, antimicrobial activity of the beverage samples against Bacillus subtilis, Escherichia coli, Salmonella Enteritidis, Lactiplantibacillus plantarum, Saccharomyces cerevisiae, Schizosaccharomyces pombe, Aspergillus niger and Penicillium roqueforti was also determined.Item Ecological variation of yield and aroma components of summer savory (Satureja hortensis L.)(Elsevier, 2017-07-27) Katar, Duran; Kara, Nimet; Aytaç, Zehra; Kara, Sedat; Katar, Nimet; Erbaş, Sabri; Telci, İsa; Elmastaş, Mahfuz; Kaçar, Oya; Göksu, Erdinç; Uludağ Üniversitesi/Ziraat Fakültesi/Tarla Bitkileri Bölümü.; AAG-7449-2021; 24466299800; 24466217100The research was conducted to determine a variation of yield and essential oil compositions of cultivated summer savory (Satureja hortensis L., Lamiaceae) in 5 different locations (Isparta, Kutahya, Eskisehir, Bursa, and Tokat) in Turkey in 2004. Field studies were carried out during 2014 vegetation periods in all locations. Essential oil compositions were analyzed with gas chromatography coupled to mass spectrometry (GC-MS). As a result of the research, maximum yields (fresh and dried herb yield) were obtained from locations with the higher temperature (Bursa and Tokat). On the other hand, essential oil contents were highest in Bursa having the higher temperature and followed by Isparta (highest altitude). The maximum value of carvacrol, the main component in the essential oil of the plant, was obtained from Isparta while.-terpinene was obtained from Kutahya followed by Bursa and Tokat. Plants were harvested twice in Bursa, and values of yields were higher at first harvest than that of second harvest similar to.-terpinene, while for carvacrol, higher yield was obtained from the second harvest. The results showed that climatic factors affected the variation of yield and essential oil components, significantly. Maximum data of carvacrol was obtained from locations with higher altitude as a result of high solar radiations. The results are useful in innovative strategies for production of plant material with high yield and quality in aromatic plants such as Satureja hortensis.Item The effect of ecological conditions on yield and quality traits of selected peppermint (Mentha piperita L.) clones(Elsevier, 2011-07) Telci, İsa; Bayram, Emine; Arabacı, Olcay; Demirtaş, İbrahim; Yılmaz, Güngör; Özcan, İmge; Sönmez, Çigdem; Kaçar, Oya; Göksu, Erdinç; Uludağ Üniversitesi/Ziraat Fakültesi/Tarla Bitkileri Bölümü.; AAG-7449-2021; 24466299800; 24466217100The commercial production of peppermint (Mentha piperita L.) depends on the genetic structure and ecological conditions affecting yield and oil composition. To determine yield and quality characters of two peppermint clones (Clone-3 and Clone-8), field experiments were carried out at four different locations (Aydin, Bursa, Izmir and Tokat) in Turkey during 2007 and 2008. Locations with warmer climate gave higher fresh herbage yield (Aydin and Izmir 37.0 t/ha and 36.8 t/ha, respectively). Although vigor canopy caused maximum fresh herbage yield, it decreased dried leaf yield due to the defoliation of leaves near to the ground. The main components menthol and menthone showed significant variation with different ecologies. Menthol contents were higher in temperate locations (Bursa and Tokat), while menthone contents were lower. The differences in oil composition of Clone-3 were lower than that of Clone-8 according to different climates, thus Clone-3 can be grown widely in various ecological conditions for oil productions as compared to the Clone-8. It was also concluded that temperate location was more suitable for peppermint oil production with high menthol contents.Item Effects of different rooting media and indole butyric acid on rooting of stem cuttings in sage (Salvia officinalis L. and Salvia triloba L.)(Wfl Publication, 2009) Kaçar, Oya; Azkan, Nedime; Çöplü, Nazan; Uludağ Üniversitesi/Ziraat Fakültesi/Tarla Bitkileri Bölümü.; AAG-7449-2021; 24466299800; 24466251500; 35589597400The aim of this study was to determine the effects of different rooting media and IBA on rooting of sage stem cuttings. This research was conducted in the greenhouse of Uludag University, Faculty of Agriculture, Department of Field Crops in 1999 and 2000. In this study, two sage species (Salvia officinalis L. and Salvia triloba L.) were grown at three different rooting media (100% turf, 80% turf + 20% perlite, 80% turf + 20% pumice) treated with 1000 ppm IBA. Completely randomized design with three replications was used in for the experiments, carried out for two years' periods. When the roots covered the plastic trays (after about 45 days from planting), the percentage of rooting (%), root height (cm), cutting height (cm), dry weight of cutting (g) and dry weight of root (g) were recorded. Percentage of rooting was measured for the whole plants in the vial. Results showed that Salvia officinalis L. (72.16%) had higher percentage of rooting than Salvia triloba L. (57.22%) and also had the best percentage of rooting in media consisting of 80% turf + 20% pumice and 80% turf + 20% perlite. Moreover a high dry root weight was obtained from Salvia officinalis L.Item Effects of drought stress post-anthesis stageon mobilization of stem-reserves supporting grain filling of some triticale cultivar and lines(Scientific Issues Natl Centre Agrarian Sciences, 2012-06) Doǧan, Ramazan; Kaçar, Oya; Çarpıcı, Emine Budaklı; Göksu, Erdinç; Uludağ Üniversitesi/Ziraat Fakültesi/Tarla Bitkileri Bölümü.; AAH-1513-2021; AAG-7449-2021; AAH-1555-2021; 15022480300; 24466299800; 42560925400; 24466217100The objectives of the study were to determine the contribution of stem reserves to grain filling in a triticale cultivar and lines under drought stress conditions created at post-anthesis stage by chemical desiccant application such as potassium chlorate (4%). The study was conducted with completely random block design replicated three times at Southern Marmara Region in 2005 and 2006. In this study, dry matter translocation (DMT- mg grain(-1)) dry matter translocations efficiency (DMTE-%), rate of grain weight reduction (RGWR-%), mean productivity (MP- kg ha(-1)) and seed yield tolerance (SYT- kg ha (-1)) were determined. Two-year averages indicated that the lines C9 and N x E (3) were more drought resistant than the other genotypes in respect of DMT, RGWR, MP and STY.Item Effects of morphogenetic and diurnal variability on the hypericin content in St. John's Wort (Hypericum perforatum L.)(Academic Journals, 2008-07-04) Kaçar, Oya; Göksu, Erdinç; Azkan, Nedime; Uludağ Üniversitesi/Ziraat Fakültesi/Tarla Bitkileri Bölümü.; AAG-7449-2021; 24466299800; 24466217100; 24466251500This research was conducted to investigate effects of morphogenetic and diurnal variability on the hypericin content of St. John's Wort (Hypericum perforatum L.) populations originating from Turkey for maximum utilization of the active substance in plants. During 2002 and 2003, field trials were conducted at Uludag University, Faculty of Agriculture, Department of Field Crops, Bursa, Turkey. Samples of bud, flower and capsule of H. perforatum L. populations were collected in the second year of cultivation (2003). Factorial arrangements of three H. perforatum L. populations (Bursa, Edirne, Izmir), three part of plant (bud, flower, capsule) and six collection h (8:00, 10:00 a. m; 12:00 (noon), 2:00, 4:00, 6:00 p. m) were evaluated in a completely randomized block design with three replications. Hypericin content (%) in parts of H. perforatum L. populations was determined according to DAC (1986). Consequently, the content of hypericin in the examined populations varied from 0.260% in Bursa to 0.283% in Izmir. Evaluating plant parts revealed that the hypericin content both in floral parts (0.309%) and buds (0.308%) were higher than capsule tissues (0.208%) for all populations. When collection hours were examined for the hypericin content of plants, the highest content was recorded at 10:00 a. m (0.279%) and the lowest value at 4:00 p. m (0.272%) and 6:00 p. m (0.272%). As a result, this study showed that the highest hypericin ratio was determined in flowers and buds generally collected between 8:00 and 10:00 a. m within a day for examined Hypericum populations.Item Effects of morphogenetic and diurnal variability on the hypericin content of St. John's Wort (Hypericum Perforatum L.) populations originating from Turkey(Int Soc Horticultural Science, 2009) Turgut, K.; Onus, A. N.; Mathe, A.; Kaçar, Oya; Göksu, Erdinç; Azkan, Nedime; Uludağ Üniversitesi/Ziraat Fakültesi/Tarla Bitkileri Bölümü.; AAG-7449-2021; 24466299800; 24466217100; 24466251500This research was conducted to investigate effects of morphogenetic and diurnal variability on the hypericin content of St. John's Wort (Hypericum perforatum L.) populations originating from Turkey for maximum utilization of the active substance in plants. During 2002 and 2003, field trials were conducted at Uludag University, Faculty of Agriculture, Department of Field Crops, Bursa. Samples of bud, flower and capsule of H. perforatum L. populations were collected in the second year of cultivation (2003). Factorial arrangements of three H. perforatum L. populations (Bursa, Edirne, Izmir), three part of plant (bud, flower, capsule) and six collection hour (8.00, 10.00, 12.00, 14.00, 16.00, 18.00) were evaluated in a completely randomized design with three replications. Hypericin content (%) in parts of H. perforatum L. populations was determined according to DAC (1986). Consequently, the content of hypericin in the examined populations varied from 0.260% in Bursa to 0.283% in Izmir. Evaluating parts of plant, we also found hypericin content both in floral parts (0.309%) and buds (0.308%) were higher in comparison to capsule tissues (0.208%) for all populations. When collection hours were examined for the hypericin content of plants, the highest content was recorded at 10.00 (0.279%) and the lowest value at 16.00 (0.272%) and 18.00 (0.272%). As a result of this study, it is possible to say that the highest hypericin ratio was determined in flowers and buds generally collected at 8.00 between 10.00 pm with in a day for examined populations.Item Environmental variation on aroma components of pulegone/piperitone rich spearmint (Mentha spicata L.)(Elsevier, 2010-11) Telci, İsa; Demirtaş, İbrahim; Bayram, Emine; Arabacı, Olcay; Kaçar, Oya; Uludağ Üniversitesi/Ziraat Fakültesi/Tarla Bitkileri Bölümü.; AAG-7449-2021; 24466299800Essential oil accumulation and compositions in aromatic plants depend upon various factors such as genetic structure, environmental factors and agronomic practices. Spearmint (Mentha spicata L) is one of the major aromatic plants cultivated for spice and essential oil productions. Field experiments were carried out to determine environmental variation in the new Turkish pulegone-piperitone rich chemotype, so, its cuttings were transplanted in four different locations of Turkey. Essential oil composition was determined with GC-MS. As a result of the research, herb essential oil contents of the chemotype were between 2.41 and 2.74%. Oxygenated monoterpenes including main components, pulegone and piperitone, were the major terpenoid group in the essential oil. Different environmental factors of the locations affected quantitatively oil compositions. The results revealed that monoterpene hydrocarbons such as D-limonene and beta-phellandrene were higher in temperate climate with high altitude. On the other hand, trans-beta-caryophyllene and germacrene D. major sesquiterpene hydrocarbons in the oil, were higher in warmer ecologies resulting similar trend in total sesquiterpenes hydrocarbons. Main component pulegone and piperitone and other oxygenated monoterpene 1,8-cineole also showed significant variation in the different ecologies.Item Evaluation of triticale genotypes in terms of yield stability for the southern Marmara region(Univ Agr Sci & Veterinary Med Cluj-Napoca, 2011) Doǧan, Ramazan; Kaçar, Oya; Göksu, Erdinç; Azkan, Nedime; Uludağ Üniversitesi/Ziraat Fakültesi/Tarla Bitkileri Bölümü.; AAG-7449-2021; 15022480300; 24466299800; 24466217100; 24466251500This research was conducted in three different locations of, Turkey, during the 2005-2006 and 2006-2007 growing seasons. In this study, eight triticale genotypes were used as trial material. The triticale genotypes 'C9', 'C11', 'Nx2015(17)' and 'Nx2003(12)', based on high grain yield and high stability, were identified as promising genotypes for the region. In particular, genotypes 'C9' and 'Nx2003(12)' were considered to be stable genotypes, in terms of grain yield, for the southern Marmara region of Turkey because of their minimal Sd(1)(2) and b(1) values near 1. In addition, genotype 'Nx2003(12)' had a higher grain yield than the general mean. Accordingly, this genotype is recommended as having especially good adaptability in all environments.