1987 Cilt 2 Sayı 2
Permanent URI for this collectionhttps://hdl.handle.net/11452/13370
Browse
Browsing by BUU Author "Çelik, İbrahim"
Now showing 1 - 2 of 2
- Results Per Page
- Sort Options
Item Kur'an ışığında islamın inanç hürriyetine verdiği önem ve kişinin sorumluluğu(Uludağ Üniversitesi, 1987) Çelik, İbrahim; Uludağ Üniversitesi/İlahiyat Fakültesi.Yüce Allah insanları, beşerî kabiliyetleri oranında hür iradeli yaratmıştır. Ki şilere tanınan haklar ve bunların karşılığında onlardan beklenen vazifeler de bu te mele dayanır. • Kişisel hakların en başta geleni, bir kimsenin, hiçbir baskı altında kalmadan, aklına ve gönlüne yatan bir dine bağlanabilmesidir. Kur'an'da bazı âyetler, dine davette zorlamayı katiyyetle yasak ederken, ba zıları da "din sadece Allah için oluncaya kadar” savaşmayı emretmektedir. İslam ta rihi ve âyetlerin nüzul sebeplerini dikkate alarak, konuyu incelediğimizde Kur'ân'ın İslâmî zorla kabul ettirmek için değil, fakat insanlarla bu dinin arasına giren engelle ri kaldırmak için savaşmayı emrettiğini görürüz. İnsan istediği bir dini seçebilir. Fakat isteyerek kabul ettiği dinin hak ve vazi felerini çiğnediği takdirde, dünyevî ve uhrevt sorumluluklarına katlanmak mecburi yetindedir. Zira külfetsiz nimet veren hiç bir sistem yoktur.Item Kur'an’da haberî sıfatlar ve mukâtil B. Süleyman'a isnad edilen teşbih fikri(Uludağ Üniversitesi, 1987) Çelik, İbrahim; Uludağ Üniversitesi/İlahiyat Fakültesi.Etbâu't-Tâbiinden olan Mukâtil B. Süleyman (ö. 150/767) Kur'ân'ı âyet âyet baştan sona sıra ile tefsir eden ve bu eseri günümüze kadar gelebilen ilk müfessirlerden birisidir. Emevîlerin sonu ile Abbâsîler devrinin ilk yıllarında yaşadığına göre henüz istikrara kavuşmayan birtakım siyasi ve itikadı görüşlerin tartışıldığı böyle bir ortamda hiçbir fikrin tesiri altında kalmadığı söylenemez. Fakat kaynaklarda belirtildiği gibi O'nun müşebbiheden birisi olduğu konusundaki ithamları haklı çı karacak açık bir ifadenin günümüze kadar gelebilen tefsirinde mevcud olmadığını görüyoruz. İlâhi sıfatlar, büyük günahlar, kaza ve kaderle ilgili âyetlere yaptığı açık lamaları incelediğimizde O'nun herhangi bir aşırılığa düşmediğini müşahede ederiz.