Tıpta Uzmanlık / Specialization in Medicine
Permanent URI for this collectionhttps://hdl.handle.net/11452/939
Yasal Uyarı ⚠️ Araştırmacılar, tezlerin tamamı veya bir bölümünü yazarın izni olmadan ticari veya mali kazanç amaçlı kullanamaz, yayınlayamaz, dağıtamaz ve kopyalayamaz. BUU Akademik Açık Erişim Web Sayfasını kullanan araştırmacılar, tezlerden bilimsel etik ve atıf kuralları çerçevesinde yararlanırlar.
Browse
Browsing by browse.metadata.sponsorship "Eczacıbaşı"
Now showing 1 - 2 of 2
- Results Per Page
- Sort Options
Item Kronik plak tipi psoriasiste topikal % 0.1 takrolimus merhemin etkinliği(Uludağ Üniversitesi, 2006) Kaçar, Seval Doğruk; Tunalı, Şükran; Tıp Fakültesi; Dermatoloji Ana Bilim DalıTakrolimus (FK 506) ilk olarak organ transplantlarında doku rejeksiyonunu önlemede kullanılan bir immünsupresif ajandır. Son yıllarda yapılan çalışmalarda topikal ve sistemik uygulanan takrolimus çeşitli inflamatuar deri hastalıklarının tedavisinde etkili bulunmuştur. Randomize, çift-kör olarak yapılan bu çalışmada topikal takrolimusun kronik plak tipi psoriasisteki etkinliği mevcut diğer topikal tedaviler ve plasebo ile karşılaştırılmıştır. Kronik plak tipi psoriasisi olan 24 hasta çalışmaya alındı. Çalışmayı tamamlayan 22 hastada (16’sı kadın, 6’sı erkek) seçilen 27 plakta 19 gün boyunca günaşırı olarak % 0.1 takrolimus merhemi, % 0.1 mometasone furate merhemi, % 0.005 kalsipotriol merhemi ve plasebo lökotestlerle oklüzyon şeklinde uygulandı. Tedavinin etkinliği başlangıçta, tedavi ortası ve sonunda, eritem, kalınlık ve deskuamasyonun toplandığı toplam klinik skor hesaplanarak; tedavi başlangıcı ve sonunda yüzeyel Doppler Ultrasonografi ile epidermis kalınlığı ölçülerek değerlendirildi. Ayrıca tedavi sonunda 9 hastadan mikroplaklardan biyopsi alınarak toplam histolojik skor ve epidermal kalınlık hesaplandı. Tedavi sonunda takrolimus uygulanan plağa ait klinik skorlardaki ve ultrasonografik ölçülen epidermal kalınlıktaki değişim, plasebo ile karşılaştırıldığında takrolimus uygulanan plakta istatistiksel olarak daha belirgin düzelme olduğu saptandı (p<0,001). Mometasone furate ve kalsipotriol de plasebo karşısında benzer şekilde etkili bulundu (p<0,001). Toplam klinik skorda takrolimus ile % 62, plasebo ile % 31, kalsipotriol ile % 59, mometasone furate ile ise % 73 azalma sağlanmıştır. Dokuz hastanın tedavi sonrasında mikroplaklarında hesaplanan toplam histolojik skor ve epidermal kalınlıktaki plaseboya göre değişim karşılaştırıldığında ise en etkili olanın mometasone furate olduğu, bunu takrolimus ve kalsipotriolün izlediği görüldü. Buna göre takrolimus merheminin özellikle oklüzyonla uygulandığında topikal steroidlere alternatif oluşturabileceği sonucuna vardık.Item Renal replasman tedavisi almakta olan hastalarda kardiyovasküler risklerin belirlenmesi ve bu amaçla sistatin C'nin kullanılması(Uludağ Üniversitesi, 2007) Eren, Mehmet Ali; Yavuz, Mahmut; Tıp Fakültesi; İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı; Nefroloji Bilim DalıSon dönem böbrek yetmezliği (SDBY) gelişmiş olan hastalarda mortalite oranı yüksektir ve başlıca nedeni kardiyovasküler olaylardır. Seçilen diyaliz yönteminin aterogenez artışı ile ilişkili olabileceğine dair kanıtlar vardır. Kardiyovasküler riskin erken belirlenmesine ve seçilen diyaliz yöntemine bağlı artmış riskin saptanmasına yönelik birçok çalışma yapılmıştır. Biz de çalışmamızda hemodiyaliz ve periton diyalizi tedavisi almakta olan hastaları biyokimyasal belirteçler, ekokardiyografik bulgular ve arteryel sertlik ölçümleri ile kardiyovasküler risk açısından karşılaştırmayı, kontrol grubuna göre farkı ortaya çıkarmayı ve sistatin C’nin bu amaca yönelik kullanılabilirliliğini saptamayı amaçladık. Çalışmaya 22 hemodiyaliz tedavisi, 22 periton diyalizi tedavisi alan toplam 44 hasta ve 16 sağlıklı kişi kontrol grubu olarak alındı. Hastaların ve sağlıklı kişilerin hemogram, glukoz, üre, kreatinin, serum elektrolitleri, lipid profili, total protein ve albümin düzeyleri kaydedildi, serum örneklerinden Troponin T, yüksek duyarlılıklı CRP (hsCRP) ve sistatin C düzeyleri ölçüldü ve çalışmaya katılanlara konvansiyonel ekokardiyografi ve arteryel sertlik ölçümleri yapıldı. Hemodiyaliz grubunda periton diyalizi grubuna göre metabolik parametrelerden albümin, total kolesterol, LDL kolesterol düzeyi ile kardiyovasküler risk belirteçlerinden Troponin T olumlu yönde anlamlı olarak düşük bulundu. Yine diyaliz tedavisi alan grup (n=44) ile kontrol grubu (n=16) arasında hemoglobin, hematokrit, üre, kreatinin, total protein, albümin, Troponin T, HsCRP, Sistatin C, sol ventrikül kitlesi ve sol ventrikül kitle indeksi, aort çapları, aort sertliği ve distansibilitesi arasında anlamlı fark saptandı. Tedavi alanlar ve kontrol grubu birlikte değerlendirildiğnde sistatin C düzeyi hemoglobin, hematokrit, üre, kreatinin, total protein, albümin, Troponin T, HsCRP, sol ventrikül kitle indeksi, aort sertliği ve distansibilitesi ile korele bulundu. Ayrıca Troponin T düzeyi 0,01 µg/l sınır değer alınarak diyaliz tedavisi almakta olanlar iki gruba ayrıldı. Troponin T düzeyi sınır değerin üstünde kalan grupta sistatin C düzeyi ile beraber sol ventrikül kitlesi ve sol ventrikül kitle indeksi anlamlı olarak yüksek bulundu. Sonuç olarak her iki diyaliz tedavisi alan grup arasında hemodiyaliz grubu lehine daha olumlu sonuçlar elde edildi. Ayrıca çalışmamız neticesinde kardiyovasküler risk belirteci olarak sistatin C düzeyinin kullanılabileceği saptandı.