2024 Cilt 50 Sayı 1
Permanent URI for this collectionhttps://hdl.handle.net/11452/44180
Browse
Browsing by Subject "Acil servis"
Now showing 1 - 4 of 4
- Results Per Page
- Sort Options
Item 2011-2021 Yılları arasında acil servise fasiyal kemiklerde fraktür sebebi ile başvuran hastaların retrospektif analizi(2024-04-03) Bostancı, Nihal Akçalı; Cander, Sümeyye Tuğba Sarkı; Şentürk, Büşra Altınkök; Çavdar, Orhan; Şentürk, Buşra Altınkök; Durak, Vahide Aslıhan; Çıkrıklar, Halil İbrahim; Bursa Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/Acil Tıp Anabilim Dalı; 0000-0003-0836-7862; 0000-0002-8073-6207Bu çalışmada fasiyal yaralanma nedeniyle Acil Servise başvuran olguların klinik özellikleri ve klinik sonlanımları ile ilişkili parametrelerin belirlenmesi amaçlanmıştır. Kesitsel tipte olan bu çalışmada 2011-2021 yılları arasında Bursa Uludağ Üniversitesi Acil Servisine fasiyal yaralanma sebebi ile başvuran ve plastik ve rekonstrüktif cerrahi anabilim dalına fasiyal kemiklerde fraktür sebebi ile konsülte edilen hastaların klinik özellikleri hastane kayıtlarından retrospektif olarak taranmıştır. Olguların %80,5’i erkekti, en sık travma nedenleri %26,1 darp, %25,7 düşme ve %14,0 araç içi trafik kazasıydı. En sık başvuru yaz aylarında yapılmıştı (%34,5). En sık yaralanan fasiyal kemikler %43,6 nazal kemik, %32,4 maksilla ve %31,8 orbitaydı. Olguların %72,6’sı taburcu edilirken, %14,3’ü kliniğe, %4,8’i YBÜ’ye yatırıldı, %3,7’si sevk edildi ve %0,3’ü eksitus oldu. Kadınlarda ateşli silah yaralanması, yüksekten düşme ve trafik kazaları kaynaklı travmalara maruz kalan olgular arasında YBÜ’ye yatış/ eksitus sıklığı anlamlı düzeyde daha fazlaydı (p<0,05). Yaralanma saptanan fasiyal kemiğe göre YBÜ’ye yatış/ eksitus durumu sıklık sırasına göre şu şekildeydi: frontal (%19,0), orbita (%9,0), maksilla (%8,3), zigoma (%8,1), mandibula (%8,0) ve nazal (%3,6) kemik. Herhangi tipte fasiyal kemik fraktürü saptanması YBÜ’ye yatış/ eksitus ile ilişkili bulundu (p<0,05). Sonuç olarak fasiyal yaralanmalı olgular daha çok erkeklerden oluşmakta, yaz aylarında, darp ya da düşme kaynaklı nazal fraktürle acil servise başvuru yapmaktadır. Kadınlar, daha yüksek enerjili travmaya maruz kalanlar ve fasiyal kemik fraktürü saptananlar arasında klinik sonlanım daha olumsuz olmaktadır. Bu özelliklere sahip olguların daha sıkı takip edilmesi ve erken dönemde uygun tedavinin sağlanması sağkalım ve sekel sıklığını azaltacak müdahaleler arasında değerlendirilebilir.Item Acil servisten istenen MR tetkiklerinin analizi: Klinik ön tanı ve sonuç karşılaştırması ile maliyet analizi(2024-05-07) Alpaslan, Mustafa; Baykan, NecmiAcil serviste difüzyon manyetik rezonans görüntüleme istenen hastalarda hastaların başvuru şikayetleri ile hastalara konulmuş olan kesin tanılarının kıyaslanarak bu radyolojik istemin gerekliliğinin tartışılması amaçlanmıştır. Bu çalışma retrospektif olarak üç aylık süreçte acil servisten difüzyon manyetik rezonans görüntüleme yapılan hastalar üzerinde yapıldı. Çalışmada hastaların başvuru zamanı (ay), yaş, cinsiyet, başvuru şikâyeti değerlendirildi. Hastalarda görüntüleme isteminin pratisyen veya uzman hekim tarafından istendiği belirlendi. Hastalarda başvuru şikâyeti ve kesin tanılara göre demografik veriler karşılaştırmalı analiz edildi. Pratisyen hekim ve acil tıp uzmanları tarafından konulan kesin tanılar karşılaştırıldı. Servis veya yoğun bakıma yatan hastaların yatış tanılarına göre karşılaştırması yapıldı. Çalışmada 530 hasta değerlendirildi. Hastaların %56,9’u kadındı. Yaş ortalaması 63,9±18,04 olup en fazla görüntüleme yapılan (%44,1) ve iskemi görülen (%47) yaş aralığı 61-80 arası oldu. Görüntüleme istemi en fazla baş ağrısı (%16,2), bölgesel uyuşma hissi (%15,1) ve bilinç bozukluğu (%12,3) olan hastalardandı. Hastaların %14,8’inde iskemi görüldü. İnme görülen hastalarda en sık hipertansiyon ve koroner arter hastalığı eşlik etmekteydi. İskemi görülen hastaların başvuru şikâyetleri en çok ekstremitede güç kaybı (%47,4) ve konuşma bozukluğu (%14) oldu. Görüntüleme istemi %78,5 oranla pratisyen hekimler tarafından yapılmıştır. Acil tıp uzmanları görüntüleme istemine göre %28,9 oranla daha fazla iskemik inme teşhisi koymuştur. Bizim çalışmamızda difüzyon manyetik rezonans görüntüleme maliyeti üç aylık dönemde 128790 ₺ (4860 $) oldu. Ayrıca patoloji izlenmeyen difüzyon manyetik rezonans görüntüleme maliyeti 110409 ₺ (%85,7) oldu. Bu çalışma sonuçlarına göre pratisyen hekimlerin mesleki tecrübesizlik ve malpraktis korkusundan dolayı hastalarda gereksiz yere difüzyon manyetik rezonans görüntüleme istediklerini düşünmekteyiz. Acil serviste difüzyon manyetik rezonans görüntüleme isteminde klinik bulgular ve literatür verileri ışığında daha seçici olunmasıyla birlikte gereksiz kullanım ve artan maliyetlerin azalacağı öngörülmektedir.Item COVID-19 Pandemi öncesive sonrası dönemde acil servise aynı seviyeden düşme ile başvuran hastaların değerlendirilmesi(2024-05-08) Bodur, Neslihan; Cander, Sümeyye Tuğba Sarkı; Aydın, Şule Akköse; Durak, Vahide Aslıhan; Aslan, Şahin; Bursa Uludağ Üniversitesi/Tıp Fakültesi/Acil Tıp Anabilim Dal; 0000-0002-5336-8621; 0000-0003-0836-7862; 0000-0001-7327-4342Travma dünya genelinde ölümlerin başlıca nedenlerinden olup düşmeler ise acil servislere travma nedenli başvuruların önemli bir kısmını oluşturmaktadır. Düşme; dikkatsizlik, kaza nedenleriyle olabileceği gibi çeşitli metabolik sorunlara veya hastalıklara bağlı olarak da meydana gelebilir. Çalışmamızda pandemi öncesi ve sonrası dönemde bir üniversite hastanesine aynı seviyeden düşme nedeniyle başvuran olguların değerlendirilmesi amaçlanmış ve literatüre katkı sağlamak hedeflenmiştir.. Kesitsel tipte olan bu çalışmaya bir üniversite hastanesi acil servisine aynı seviyeden düşme nedeniyle pandemi öncesinde başvuran 1073 ve pandemi döneminde başvuran 1857 hasta retrospektif olarak dahil edilmiştir. Olguların %50’si erkekti ve yaş ortalaması 59,04 ± 20,87 yıldı. En sık düşme nedenleri %36,2 ile mekanik düşme, %27,6 ile nörolojik nedenlere bağlı düşme ve %26,2 ile vazovagal senkop olarak belirlendi. Olguların %61,1’i taburcu olurken, %24,2’si kliniğe, %7,6’sı yoğun bakım ünitesine yatırıldı ve %1,4’ü eksitus oldu. Sonuç olarak; pandemi döneminde aynı seviyeden düşme ile başvuran olguların daha genç olduğu, ek hastalık ve ek ilaç kullanım sıklığının arttığı ve acil serviste geçirilen sürenin azaldığı gözlenmiştir.Item Hastaneler arası hasta sevklerinin akademik bir acil servis perspektifinden değerlendirilmesi: retrospektif, gözlemsel bir araştırma(2024-05-06) Dal, Evren; Eraybar, Suna; Kurtoğlu, Burak; Bulut, MehtapAraştırmamızın amacı, acil servise sevk ile kabul edilen hastaların sevk nedenleri, konulan tanılar ve klinik ya da yoğun bakım ihtiyaçları üzerinde bir karşılaştırma yaparak sevk gerekliliğinin uygunluğunu değerlendirmektir. Bu değerlendirme, sevk uygunluğunu analiz ederek etkin hasta yönetimi ve yoğunluğun etkili bir şekilde yönetilmesi konusunda stratejiler geliştirmeyi hedeflemektedir. Hastanemiz acil servisinde 01.07.2022-31.07.2023 tarihleri arasında sevk ile kabul edilen 4365 hastaya ait veriler geriye dönük olarak değerlendirildi. Hastaların ilk değerlendirme sonrası belirtilen sevk gereksinimi, tıbbi durumları, hastaların değerlendiren hekim tarafından istenen konsültasyonları, klinik ya da yoğun bakım yatış gereksinimi, acil serviste kalış süresi ve acil servis ve hastane içi mortalite durumu değerlendirildi. Hastaların sevk gereksinimi, hastayı değerlendiren acil tıp uzmanı tarafından talep edilen konsültasyonlar ve hastanın yatış ya da taburculuk durumuna göre karşılaştırılaştırıldı. Sevk sayısının %81,1 oranında en sık ilçe devlet hastanesinden olduğu ve sevk tanıları içinde en fazla iskemik kalp hastalıkları (%4,9) olduğu tespit edildi. Nakil sebepleri içinde en yüksek oranda gözlenen uzman hekim ihtiyacıdır Geliş tanısı (sevk tanısı) ile acil tanısı arasındaki uyumluluk oranı %48,5’ tir. Yan dal konsültasyon oranı ise %17,6 olarak bulundu. Sevk edilen hastaların acil serviste yaklaşık yarısı (%47,7) yoğun bakım ünitesine yatış ile sonlanmıştır. Hastaneler arası nakiller, her bir aşamasında özel bir analiz gerektiren, hastaların etkili ve gerektiği şekilde tedavi almalarını sağlamak için kritik bir öneme sahiptir. Hastanemize yapılan sevk tanıları içinde en fazla iskemik kalp hastalıkları, travma ve intoksiksyonların yer aldığı görüldü. Nakil sebepleri içinde en yüksek oranda gözlenen sebep uzman hekim ihtiyacıdır. Koordineli bir sağlık hizmeti sunumu için perifer hastanelerde uzman hekim ihtiyacının ve hastane kapasitelerinin gözden geçirilmesi belirleyici olabilir.