2015 Cilt 15 Sayı 1

Permanent URI for this collectionhttps://hdl.handle.net/11452/15716

Browse

collection.page.browse.recent.head

Now showing 1 - 5 of 5
  • Item
    Son yıllarda görülen koloni kayıpları ve muhtemel sebepleri
    (Uludağ Üniversitesi, 2016-01-28) Kavak, Gökhan; Bıyık, Selim; Güler, Ahmet
    Bu çalışmada, son yıllarda giderek artan, arı yetiştiricilerini ve dolayısı ile arıcılık sektörünü tehdit eden toplu bal arısı (Apis mellifera L.) koloni ölümleri ve muhtemel sebepleri değerlendirilmiştir. Özellikle son 50 yıllık süreçte dünya toplam koloni sayısının %100 düzeyinde artmış olduğu ve bu artışın devam ettiğinin bilinmesinde yarar vardır. Kış sezonlarında %10-15 seviyelerinde normal kabul edilen arı kolonisi ölümleri, bazı yıllarda %100 seviyelerine ulaşmış ve ciddi ekonomik kayıplara neden olmuştur. Toplu kayıpların nedenleri üzerine bazı hipotezler ortaya atılmış ve bunlar üzerinde araştırmalar yapılmış olmasına rağmen henüz kesin bir kanıya varılamamıştır. Son yıllardaki araştırma, gözlemlerimiz ve arı yetiştiricileri ile yaptığımız bilgi paylaşımları sonucunda, yaşanan ölümlerin tek bir nedenden olamayacağı, kolonileri strese sokan birden fazla faktörün sinerjik etki yaratmasının sonucu olabileceği kanaatine varılmıştır. Arı biyolojisi ve koloni dinamiğinin yeterince bilinmemesi başta olmak üzere yetiştirici uygulamalarındaki hatalar, genetik varyasyonun azalması, parazit-predatör ve hastalık etmenlerinin yaygınlaşması, mevsim değişimleri, aşırı endüstriyel şeker kullanımı, cezp edici nitelikteki deterjanlar, aşırı akarisit ve antibiyotik kullanımı, tarımsal amaçlı kimyasal gübre ve pestisit kullanımı stres oluşturan temel unsurlardır. Bu etmenlerin birçoğunun aynı anda yaşanması olumsuzluğun katlanarak artmasına, koloninin tolere edemeyeceği bir seviyeye çıkmasına, bağışıklık sisteminin bozulmasına ve sonuç olarak koloni çöküş sendromuna sebep olmaktadır
  • Item
    Using beeswax coatings for prolongation shelf-life of cheese
    (Uludağ Üniversitesi, 2016-01-26) Güldaş, Metin; Bayızıt, Arzu Akpinar; Özcan, Tülay; Ersan, Lütfiye Yılmaz; Uludağ Üniversitesi/Karacabey Meslek Yüksek Okulu.; Uludağ Üniversitesi/Ziraat Fakültesi.
    Cheese, being a nutrient-dense dairy product, is a good source of essential components like protein, minerals in particular phosphorus and calcium of highly consumed foods. It is susceptible to physical, chemical and biochemical spoilage, hence the increased consumer demand for high quality cheese has initiated the development of several innovative methods to increase storability and shelflife and to enhance microbial safety. Packaging has been a significant process within preservation techniques to provide the efficient (functional and mechanical) protection of the commodities. Since synthetic packaging materials has been mentioned to contribute to the environmental pollution, packages and edible coatings have been proposed to replace or complement conventional packaging in order to protect food products from deterioration and decrease the quality loss. These films should have appropriate sensory characteristics, suitable barrier properties (oil, humidity, O2, CO2), biochemical, physicochemical and microbial stability, aside being safe, and produced by simple technology with low cost. They also can affect as carrier for color, flavor, nutritional, antioxidant or antimicrobial additives. This review discusses mainly using biodegradable films, in particular beeswax, for extension of shelf-life of cheese.
  • Item
    Arı sütünün yapısı, insanlar ve arılar için önemi
    (Uludağ Üniversitesi, 2015-07-21) Akyol, Ethem; Baran, Yavuz
    Türkiye gerek florası gerekse koloni varlığı ile iyi bir arıcılık potansiyeline sahiptir. Arılar hem bitkilerin tozlaşmalarını sağlamaları hem de ürünleri ile insanlar için büyük bir öneme sahiptirler. Arı sütü 6-15 günlük yaştaki işçi arıların kafalarındaki hypopharyngeal ve mandibular salgı bezlerinden salgıladıkları, ana arı ve genç larvaları besledikleri, beyaz-krem renginde, besin değeri çok yüksek kıvamlı bir gıda maddesidir. İşçi arılar ana arı ve genç larvaları arı sütü ile beslerler. Ana arı ile işçi arılar arasında genetiksel olarak hiç bir farklılık yoktur. Diploit larvalar; 3 günlük yaştan sonra nektarbal ve polen karışımı ile beslenirse işçi, arı sütü ile beslenirse ana arı olarak gelişir. Ana arılar 3-4 yıl işçi arılar ise 6-7 hafta kadar yaşarlar. İşçi arılar dişi olmasına rağmen yumurtalıkları gelişmemiştir ve yumurtlamazlar Kraliçe arıların yumurtalıkları mükemmel bir şekilde gelişmiştir ve günde 1500-2000 yumurta yumurtlarlar. Ana arı daha iri yapılı olmasına rağmen gelişmesini 16 günde, işçi arılar ise 21 günde tamamlarlar. İşçi ve ana arı arasındaki tüm bu farklılıkların yegane nedeni beslenme farklılıklarıdır. Arı sütünün arılar üzerindeki bu müthiş etkileri nedeniyle insanlar da kullanmaya başlamışlar ve kullanımı her geçen gün hızla yaygınlaşmaktadır.
  • Item
    Türkiye’de arı (hymenoptera: Apoıdea: Apıformes) avcısı olan asılıdae (dıptera) türleri
    (Uludağ Üniversitesi, 2015-11-14) Özbek, Hikmet
    Asilidae türleri, birer avcı böcek durumunda olup çok değişik böcek gruplarını avlayarak beslenirler. Hatta ağ ören örümcekleri dahi avlayabilmektedirler. Bunlar arasında bazı türler bal arıları (Apis mellifera L.) ve yaban arılarını avlama eğilimi göstermekte ve kimi zaman arı popülasyonunun düşmesine neden olmaktadırlar. Bu türler. “Arı katili” olarak da nitelendirilmektedirler. Genel olarak asilidlerin zararları çok kez yerel olmaktadır. Bu makalede, ülkemizde 11 asilid türünün arı avcısı durumunda olduğu ortaya konmuştur. Ancak arıcılığa elverişli olan ve 1500’den fazla yaban arı türünün bulunduğu ülkemizde bu sayının daha fazla olması gerektiği bir gerçektir. Bu derleme, arı yetiştiriciliğinde asilidlerin önemini ve üzerinde daha ayrıntılı çalışmaların yapılmasının gerekliliğini vurgulamaktadır.
  • Item
    Ülkemizde farklı materyallerden üretilmiş kovanlarda barındırılan bal arısı (apis mellifera l.) kolonilerinin doğu Akdeniz sahil şeridinde kışlama özellikleri
    (Uludağ Üniversitesi, 2016-01-14) Yeninar, Halil
    Bu çalışma; hakim çiçekli bitki türü püren (Erica manipuliflora) ve okaliptüs (Eucalyptus camaldulensis) olan Doğu Akdeniz sahil şeridinde (Samandağ/Hatay) kasım-mart ayları arasında styrofoam, ahşap, kontrplak, ızgaralı kontrplak ve izoleli kontrplak malzemeden yapılmış kovanlarda kışlatılan toplam 75 adet balarısı (Apis mellifera L.) kolonilerinde % yaşama gücü, kışlama kabiliyeti ve koloni ağırlık değişimlerinin belirlenmesi amacıyla yürütülmüştür. Araştırmada; farklı tip ve materyallerinden üretilmiş kovanlarda kışlayan balarısı kolonilerindeki % yaşama gücü değerleri 100 ile izoleli kontrplak, 94,44 ızgaralı kontrplak, 93,33 styrofoam, 88,23 kontrplak 85,00 ile ahşap kovanlarda gözlenmiştir. Ortalama % kışlama kabiliyetleri (±S.H.) 86,67±5,31 ile styrofoam, 80,61±4,23 ızgaralı kontrplak, 74,29±7,94 izoleli kontrplak, 68,84±5,49 kontrplak ve 65,89±4,19 ahşap kovanlarda kışlayan kolonilerde gözlenmiştir (P<0.05). Bölgede kışlama süresince araştırma kolonilerinde ortalama (±S.H.) 2,18±0,24 kg/koloni ağırlık kazancı gözlenmiştir. Ağırlık değişimi izoleli kontrplak 3,85±0,88, ızgaralı kontrplak 3,21±0,54, styrofoam 2,36±0,40, kontrplak, 1,37±0,60 ve ahşap, 1,22±0,27 kg/koloni olarak belirlenmiştir (P<0.05).