2016 Cilt 21 Sayı 2
Permanent URI for this collectionhttps://hdl.handle.net/11452/11720
Browse
collection.page.browse.recent.head
Item Kentsel dönüşümde mahalleler arası öncelik sıralaması: Örnek bir karar destek sistemi(Uludağ Üniversitesi, 2016-11-27) Alaybeyoğlu, Ayşegül; Kılıç, Uğur; İregöl, Ayşe; Konbul, YunusTürkiye'de büyük kentlerde son 60 yılda ortaya çıkan düzensiz, kalitesiz ve ekonomik ömrünü tamamlamış yapı stoğunun yenilenmesine ihtiyaç vardır. Ancak kentsel dönüşüm projeleri, son derece büyük çaplı ve pahalı inşaat projeleridir. Yetkili kamu kurumlarının bütün bir şehrin dönüşümüne aynı anda başlaması teknik ve ekonomik açıdan mümkün değildir. Bu sebeple yürütücü kurumlar, herhangi bir şehirde, dönüşümüne ihtiyaç duyulan birden fazla mahallenin bulunması durumunda, tüm mahallelerin dönüşümüne aynı anda başlamaktan ziyade, projeleri bir sıraya koyarak en sorunlu ve acil olan mahalleden daha az aciliyete sahip olan mahallelere doğru yürütülmektedirler. Bu noktada uygulamayı yürüten kurumlar hangi mahallenin bir diğerinden daha önce dönüşüme tâbi tutulması gerektiği kararını vermekte zorluk yaşamaktadırlar. Verilen kararları da kamuoyuna açıklarken güçlük çekmektedirler. Bulanık Mantık yöntemiyle bilgisayarda hazırlanacak bir karar destek sistemi sayesinde kararların daha tutarlı verilmesi sağlanabilir. Ayrıca böyle bir sistemle verilen kararlar, belli bir bilimsel alt yapıya sahip olacağından, spekülasyonların önüne geçilebilecek ve kararlara bir meşruiyet kazdırılması noktasında yardımcı olabilecektir. Bu çalışmada, kentsel dönüşümde Bulanık Mantık yöntemi kullanılarak örnek bir karar destek sistemi tanıtılmaktadır.Item Design of an ann model trained by various learning algorithms to compute the operating frequency of e-shaped patch antennas(Uludağ Üniversitesi, 2016-12-26) Kayabaşı, Ahmet; Toktaş, Abdurrahim; Akdağlı, AliAn artificial neural network (ANN) trained by different learning algorithms implemented to computing the operating frequency of E-shaped patch antennas (EPAs) is designed in this study. The ANN model is built on a multilayered perceptron (MLP) based on feed forward back propagation (FFBP). A data pool is firstly constituted for training and testing the ANN model through 144 EPA simulations using the moment method-based HyperLynx® 3D EM software in terms of the operating frequency. The ANN model is then trained via 130 data, and the accuracy of the model is tested through 14 data of simulated EPAs. The ANN is trained by 8 different learning algorithms to achieve a robust model. A benchmark which compares the learning algorithms against each other according to percentage error is revealed. The validity of the ANN is corroborated by simulated and measured data reported in the literature. It shows that the ANN model trained by Levenberg–Marquardt learning algorithm computes the closest results. The proposed ANN model can be successfully exploited to analyze the EPAs in views of the operating frequency.Item DBYBHY-2007’de tanımlanan hasar kriterlerinin betonarme kolon elemanlar için incelenmesi(Uludağ Üniversitesi, 2016-12-30) Hasgül, Umut; Yavaş, Altuğ; Türker, Kaan; Terzi, Mehmet; Birol, TamerBu çalışmada, Deprem Bölgelerinde Yapılacak Binalar Hakkında Yönetmelik’te (DBYBHY) betonarme elemanlar için öngörülen şekildeğiştirme esaslı hasar sınırları deneysel olarak incelenmiştir. Bunun için, düşük beton dayanımına sahip ve sargı donatısı yetersizliği bulunan dört adet betonarme konsol kolon eleman test edilmiştir. Testlerde kolonlara sabit düşey yük ve tersinir artan yatay yük protokolü uygulanmıştır. Çalışmada öncelikle DBYBHY’de verilen hasar sınırlarını tanımlayan birim şekildeğiştirme değerleri kolon tepe yatay yerdeğiştirmesine dönüştürülmüştür. Bunun için DBYBHY’de verilen prosedür ve yapı mekaniğinin temel ilkelerinden yararlanılmıştır. Daha sonra ilgili yerdeğiştirme taleplerine karşılık gelen kolon hasarları gözlenmiş ve hasar sınırları değerlendirilmiştir. Testler sonucunda incelenen tüm elemanlarda, yönetmelikteki minimum hasar sınırına (MN) karşılık gelen performans düzeyinde kalıcı hasarların olmadığı gözlenmiştir. Güvenlik ve göçme hasar sınırlarında (GV ve GÇ) benzer şekilde kalıcı hasarların oluştuğu, ancak yük taşıma kapasitelerinde önemli azalmaların meydana gelmediği görülmüştür. İncelenen elemanlarda, kabuk betonu dökülmeleri vb. büyük hasarlar ve taşıma kapasitesindeki önemli dayanım azalmalarının göçme hasar sınırından sonra başladığı gözlenmiştir. Çalışmadan elde edilen sonuçlar ışığı altında, DBYBHY’deki değerlendirme yönteminin düşük beton dayanımına sahip ve sargı yetersizliği bulunan kolon elemanlar için hasar sınırlarını belirlemede güvenilir sonuçlar verdiği söylenebilmektedir.Item Türkiye’nin ilk yerli tramvayı ipekböceği hattı üzerine bir analiz(Uludağ Üniversitesi, 2016-12-30) Simit, Kerem Oğuz; Rizelioğlu, Mehmet; Arslan, Turan; Mühendislik Fakültesi; İnşaat Mühendisliği BölümüKent içi ulaşım sistemlerinde alternatif bir ulaşım sistemi oluşturan tramvayların, gün geçtikçe toplu ulaşımdaki rolleri artmaktadır. Türkiye’de her ne kadar tramvay kullanımı yeterli seviyelerde olmasa da, ülkemizin ürettiği ilk tramvay olan İpekböceği (SilkWorm) tramvayının Türkiye raylı sistem tarihindeki yeri şüphesiz önemli olacaktır. İpekböceği 2013 yılının sonlarına doğru işletime açılan Bursa T1 tramvay hattında hizmet vermeye başlamasıyla birlikte bazı tartışmaları da beraberinde getirdi. Çok yeni olmakla birlikte bu önemli tramvay hattının gözlemlenen bazı sorunları mevcuttur. Mevcut verilerin henüz yeterli olmamasından dolayı şimdilik bu çalışmada sadece bir GZFT analizi yapılarak ortaya çıkan sorunlara karşı bazı çözüm önerileri sunulmaktadır.Item Ders programı çizelgeleme problemi için 0-1 tamsayılı programlama modeli ve bir örnek uygulama(Uludağ Üniversitesi, 2016-12-27) Altunay, Hakan; Eren, TamerDers programı çizelgeleme problemi, başta üniversiteler olmak üzere bütün eğitim kurumlarında sıklıkla karşılaşılan, en yaygın zaman çizelgeleme problemlerinden birisidir. Çözümü gün geçtikçe zorlaşan bu problem, çeşitli kısıt yapıları dikkate alınmak koşuluyla, derslerin ve öğretim üyelerinin en uygun zaman dilimleri ve dersliklere atanmasını ifade etmektedir. Probleme özgü bu kısıt yapıları; eğitim kurumlarının özellikleri ve kuralları, öğretim üyelerinin talepleri, öğrencilerin istek ve önerileri gibi çeşitli faktörlere göre oluşturulmaktadır. Bu çalışmada, ders programı çizelgeleme problemi için öğretim üyelerinin istek ve taleplerini dikkate alan yeni bir 0-1 tamsayılı programlama modeli önerilmiştir. Önerilen bu matematiksel programlama modeli Uludağ Üniversitesinde yapılan bir örnek uygulama ile desteklenmiştir. Bu sayede matematiksel modelin bir gerçek hayat problemi üzerinde test edilmesi ve üretilen sonuçların analiz edilmesi sağlanmıştır. Yapılan uygulama çalışmasının sonuçları, önerilen matematiksel programlama modelinin kurum kurallarını ve öğretim üyelerinin tercihlerini karşılayan haftalık bir ders çizelgesinin elde edilmesinde verimli sonuçlar ürettiğini göstermektedir.Item Şasi dinamometreli klimatik oda test simülatöründe araç modeli oluşturma ve doğrulama süreci(Uludağ Üniversitesi, 2016-12-18) Bayram, HüseyinAskeri ve ticari araçlar seri üretimden önce Ar-Ge aşamasında birçok teste tabi tutulurlar. Testler esnasında aracın performansına bakılarak gereken yerler geliştirilir. Test sonuçlarının doğru şekilde yorumlanabilmesi için birçok parametrenin ölçülmesi ve gerçek hayatın benzetimi gerekmektedir. Test koşullarını sağlayabilmek için geliştirilmiş özel simülatörler bulunmaktadır Bu sistemler gerçek hayat koşullarını (sıcaklık, nem, yük, kuvvet vs.) oluşturarak testler için uygun ortam sağlamaktadır. Simülatör kullanımı test sürecini hızlandırır ve önemli miktarda zaman tasarufu sağlar. Klimatik oda ile entegre edilmiş şasi dinamometresi tasarım doğrulama süreçlerini hızlandırmaktadır. Klimatik oda içerisinde farklı çevresel koşullar sağlanabilmekte ve bu sayede dış hava koşullarından bağımsız olarak testler yapılabilmektedir. Şasi dinamometresi ise aracın güç paketi ve şasi bileşenlerinin yola çıkmadan test edilmesini sağlamaktadır. Bu makalede klimatik oda ve şasi dinamometresi simülatörlerinin birbirlerine entegre edilmesiyle inşa edilmiş olan bir test laboratuarı ele alınmıştır. Klimatik oda ve şasi dinamometresinin genel çalışma prensibi açıklandıktan sonra ilgili simülatörlerin özellikleri üzerinde durulmuştur. Daha sonra araca yolda etki eden dirençlerin dinamometrede benzetimi için gerekli olan parametreler yavaşlama testi (coast-down) ile elde edilmiştir. Son olarak yolda ve simülatörde aynı test yapılmış ve test sonuçları karşılaştırılmıştır.Item Investigation of the effects of the magnetic circuit design parameters on the electromechanical valve actuators(Uludağ Üniversitesi, 2016-12-18) Kocabıçak, Zeliha Kamış; Topçu, Elif Erzan; Mühendislik Fakültesi; Makine Mühendisliği BölümüThe paper describes the suitable type of magnetic circuits used in the electromechanical valve actuators (EVAs). Two different types of EVA models with the disc type of magnetic circuits were designed and the effects of various design parameters such as spring constant, moving mass, supply voltage, holding force on the system were investigated. The static and dynamic equations of the system were derived and their numerical solutions were obtained with MATLAB/Simulink program. The detailed theoretical analysis and experimental tests were carried out on the manufactured different prototypes of the EVAs. Simulation and experimental results showed a good agreement with each other.Item Hydrothermal treatment of cellulose in hotpressurized water for the production of levulinic acid(Uludağ Üniversitesi, 2016-12-15) Yüksel, AslıIn this paper, hot-pressurized water, operating above boiling point and below critical point of water (374. 15 °C and 22.1 MPa), was used as a reaction medium for the decomposition of cellulose to high-value chemicals, such levulinic acid. Effects of reaction temperature, pressure, time, external oxidant type and concentration on the cellulose degradation and product distribution were evaluated. In order to compare the cellulose decomposition and yields of levulinic acid, experiments were performed with and without addition of oxidizing agents (H2SO4 and H2O2). Analysis of the liqueur was monitored by HPLC and GC-MS at different temperatures (150 - 280 °C), pressures (5-64 bars) and reaction times (30 - 120 mins). Levulinic acid, 5-HMF and formic acid were detected as main products. 73% cellulose conversion was achieved with 38% levulinic acid yield when 125 mM of sulfuric acid was added to the reaction medium at 200 °C for 60 min reaction time.Item Gıda endüstrisi proses atıklarının kompostlanmasında farklı katkı maddeleri ve aşı kullanımı(Uludağ Üniversitesi, 2016-10-05) Uçaroğlu, Selnur; Gümrah, Behice Gamze; Mühendislik Fakültesi; Çevre Mühendisliği BölümüBu çalışmada; gıda endüstrisi proses atıklarının geri kazanımı ve bertarafı için farklı katkı maddeleri kullanılarak kompostlanabilirliği ve aşı olarak kullanılan arıtma çamurlarının kompostlamaya etkisinin belirlenmesi amaçlanmıştır. Proses atıklarına düzenleyici ve hacim arttırıcı katkı maddesi olarak ayçiçeği sapı ve mısır koçanı karıştırılmıştır. Gıda endüstrisi proses atıklarının kompostlanabilirliğini araştırmak amacıyla dört farklı kompost karışımı hazırlanmıştır. Birinci karışıma (M1) 3:2 oranında proses atığı ve ayçiçeği sapı, ikinci karışıma (M2) 3:1:2 oranında proses atığı, arıtma çamuru ve ayçiçeği sapı, üçüncü karışıma (M3) 3:1:2 oranında proses atığı, arıtma çamuru ve mısır koçanı, dördüncü karışıma (M4) ise 3:1:3 oranında proses atığı, arıtma çamuru ve mısır koçanı karıştırılmıştır. M1 karışımı, aşı ilave edilmeden kontrol karışımı olarak hazırlanmıştır. 28 günlük kompost denemeleri boyunca sıcaklık, kuru madde içeriği, organik madde kayıpları, C/N oranı, pH ve elektriksel iletkenlik parametreleri izlenmiştir. Proseste oluşan en yüksek OM kaybı ve en yüksek sıcaklık M3 reaktöründe gözlenmiştir. Elde edilen sonuçlara göre proses atığının kompostlanmasında arıtma çamurunun aşı ve mısır koçanının ise katkı maddesi olarak 3:1:2 oranında kullanılmasıyla verimli bir kompostlama süreci gerçekleştiği tespit edilmiştir.Item On the calibration of multigene genetic programming to simulate low flows in the Moselle River(Uludağ Üniversitesi, 2016-11-27) Mehr, Ali Danandeh; Demirel, Mehmet C.The aim of this paper is to calibrate a data-driven model to simulate Moselle River flows and compare the performance with three different hydrologic models from a previous study. For consistency a similar set up and error metric are used to evaluate the model results. Precipitation, potential evapotranspiration and streamflow from previous day have been used as inputs. Based on the calibration and validation results, the proposed multigene genetic programming model is the best performing model among four models. The timing and the magnitude of extreme low flow events could be captured even when we use root mean squared error as the objective function for model calibration. Although the model is developed and calibrated for Moselle River flows, the multigene genetic algorithm offers a great opportunity for hydrologic prediction and forecast problems in the river basins with scarce data issues.Item Türkiye’deki kentsel dönüşüm politikalarının toki işbirliğiyle gerçekleşen uygulamalar üzerinden okunması: Bursa örneği(Uludağ Üniversitesi, 2016-11-27) Gür, Miray; Mimarlık Fakültesi; Mimarlık BölümüÇalışmada, son yıllarda yapılan uygulamalar ve 2012 yılında oluşturulan yasal altyapı nedeniyle Türkiye planlama politikalarında önemli bir gündem maddesi olan kentsel dönüşüm konusu fiziksel, sosyal ve örgütsel boyutlarıyla incelenmektedir. Belirli örneklere odaklanarak yapılan değerlendirme üzerinden genel birtakım yargılara ulaşılması yönteminin izlendiği çalışmada, ülke çapındaki uygulamaların merkezden yönetilmesi ve tekelci bir yaklaşımla üretilmesi bu genellemeye olanak vermektedir. Kentsel dönüşümün yapılanması ile ilgili birtakım görüşlerin belirtilmesinin ardından, Batı ülkelerinde ve Türkiye’de kentsel dönüşümün geçirdiği evrimin ele alındığı araştırmada, 2000’li yıllardan itibaren Türkiye’de TOKİ’nin kentsel dönüşümde değişen rolü, bu çerçevedeki hedefleri ve amaçları ele alınmaktadır. Alan çalış ması kapsamında, Türkiye’de dönüşüm stratejilerinde önemli bir yere sahip olan Bursa kentinde TOKİ tarafından üretilen kentsel dönüşüm uygulamaları fiziksel ve sosyal boyutlarıyla irdelenmiş olup; çalışmanın son bölümünde ulaşılan bulgular farklı boyutlarıyla değerlendirilmiştir. Yapılan değerlendirme üzerinden, merkezden yönetilmenin bir avantaja dönüştürülmesi, dönüşüm uygulamalarının kent bütününün bir parçası olabilmesi, sosyal entegrasyonu sağlayabilmesi, özgün kimliği korunan, çağdaş kent kurgusuna katkı koyabilmesi ve dönüşüm aracılığıyla kamusal yaşam kalitesinin yükseltilmesi amacıyla öneriler geliştirilmektedir.Item Kardiotokogram verisinden fetal iyilik halinin belirlenmesi için bir karar destek sistemi(Uludağ Üniversitesi, 2016-11-27) Yılmaz, Ersen; Mühendislik Fakültesi; Elektrik Elektronik Mühendisliği BölümüBu çalışmada kardiotogram verisinden fetal iyilik halinin belirlenmesi için bir karar destek sistemi önerilmiştir. Sistem En Küçük Kareler Destek Vektör Makineleri ve Temel Bileşen Analizi üzerinde temellendirilmiştir. Temel Bileşen Analizi yöntemi ile kardiotokogram veri kümesinin boyutu indirgenmiştir. Özellik boyutu indirgenen veri kümesi üzerinde En Küçük Kareler Destek Vektör Makineleri kullanılarak sınıflandırma işlemi gerçekleştirilmiştir. Önerilen karar destek sisteminin başarımı UCI Makine Öğrenmesi Ambarlarından alınan kardiotokogram veri kümesi üzerinde 10-katlı Çapraz Doğrulama tekniği kullanılarak incelenmiştir. Deneysel sonuçlar önerilen sistemin %98,74 sınıflandırma doğruluğuna, %98,86 duyarlılık oranına ve %98,73 özgüllük oran ına sahip olduğunu göstermiştir.Item Tekstil yıkama atıksularından basınçlı membran proseslerle su geri kazanımı üzerine membran türünün etkisinin araştırılması(Uludağ Üniversitesi, 2016-11-21) Aydıner, Coşkun; Mert, Berna Kırıl; Doğan, Esra Can; Balcı, Esin; Tilki, Yasemin Melek; Aksu, Şeyda; Gören, Ayşegül YağmurDünya genelinde endüstriyel faaliyetlerdeki gelişmeler, su tüketiminin artmasına ve endüstriyel su kirlenmesi problemlerinin yaygınlaşmasına neden olmaktadır. Artan su kıtlığı problemleriyle beraber bu durum, aşırı su tüketilen endüstrilerin atıksularından yeniden kullanılabilir kalitede suyun geri kazanıldığı teknolojik uygulamaların hayata geçirilmesini gerekli kılmaktadır. Bu çalışmada, ultrafiltrasyon (UF), nanofiltrasyon (NF) ve ters osmoz (TO) membran prosesleri kullanılarak; 6,22±0.03 pH, 1130±321 mg TÇK/L, 2362±727 mg KOİ/L ve 744±234 mg TOK/L giriş değerlerindeki tekstil yıkama atıksularından, proseste yeniden kullanıma uygun kalitede suyun geri kazanılması amaçlanmıştır. Bu bağlamda, membran proseslerin saha ölçek kurulumları için ana belirleyici parametre olan membran türünün, arzu edilir kalitede yıkama suyu geri kazanımı üzerine etkisi araştırılmıştır. Deneysel çalışmalar, UF ve NF prosesler için 4’er, TO prosesi için ise 5 farklı membran kullanılarak; atıksuyun kendi pH’sında, 25 ºC’da ve 300 rpm’lik çapraz akış hızıyla UF, NF ve TO için sırasıyla 8, 12 ve 40 bar’lık membran geçiş basıncı şartlarında yerine getirilmiştir. Deneyler neticesinde, UF, NF ve TO için sırasıyla UH050, NF270 ve LFC-3 membranlarının en iyi performans veren membranlar olduğu belirlenmiştir. Çalışma sonucunda, tekstil yıkama atıksularından UF/NF/TO birleşik sistemi kullanılarak, 6,34 pH, 6 mg TÇK/L, 34 mg KOİ/L ve 14 mg TOK/L ile proseste yeniden kullanıma uygun kalitede suyun geri kazanılabileceği ortaya konmuştur.Item Evaluation of empirical modelling techniques for the estimation of sediment amount in rivers(Uludağ Üniversitesi, 2016-11-17) Güven, Başak; Akdoğan, ZeynepThe sediment transport processes of streams have been the subject of research for many years. Sediment amount carried by a river is strongly correlated with the river’s flow rate and sediment concentration. This study aims to represent this correlation and to estimate the sediment amount using four different modelling techniques: MLR, PLS, SVM, and ANN. Records of river flow, sediment concentration and sediment amount obtained from the Göksu River, located in the Eastern Mediterranean region of Turkey, are used as input data in the models. The aim of is this study is to evaluate the effectiveness of ANN modelling in the estimation of sediment amount carried by river flow. Fifty percent of the data are used as training set to develop the models. The other half of the data is used for verification set. The performance of the four models is evaluated by determination coefficient of prediction set (r 2 pred). The results indicate that ANN is the most effective method (r2 pred = 0.94), followed by SVM (r 2 pred = 0.72). MLR and PLS methods are the least effective techniques (r 2 pred = 0.67) for estimating sediment amount in the Göksu River. Therefore, ANN approach is further studied to propose the best configuration for the prediction of river sediment amount.Item Kullanılmış bitkisel yağ metil esterinin traktör motorunda performans ve emisyon etkilerinin araştırılması(Uludağ Üniversitesi, 2016-11-09) Ulusoy, Yahya; Teknik Bilimler Meslek YüksekokuluBu çalışmada, kullanılmış atık bitkisel yağ metil esterinin dizel yakıtı ile 3 farklı oranda karışımının (B25, B50, B75) 4 zamanlı, 4 silindirli, direkt püskürtmeli ve 62.5 kW gücünde bir dizel motorundaki performansı ve dizel yakıtı (B0) kullanma durumundaki performans sonuçları ile karşılaştırılmıştır. Çalışma ISO 8178-C1 test metoduna göre 8-mod testinin yapıldığı deneysel ortamda gerçekleştirilmiştir. Çalışmadan elde edilen sonuçlar, bitkisel atık yağdan elde edilen biyodizelin performans ve emisyon değerlerinin, dizel yakıtına benzer özellikler taşıdığını göstermektedir. Bu bağlamda, çevre açısından ciddi risk unsuru olan ve yasal mevzuat ile toplanması gereken atık yağların biyodizele dönüştürülerek kullanımının motor performansı açısından önemli bir kayıp oluşturmadığı ve emisyon değerleri açısından ise ciddi avantajlar sağladığı söylenebilir. Bu sonuçlar, atık kızartmalık yağların çevre kirliliği açısından risk unsuru olmak yerine yakıt olarak değerlendirildiğinde ülke ekonomisine katma değer yaratacak bir boyutunun olduğunu da ortaya koymaktadır.Item Sağlık yapılarının yangından korunma yönetmelik hükümlerinin eksik yönleri ve öneriler(Uludağ Üniversitesi, 2016-11-05) Şimşek, Zuhal; Akıncıtürk, Nilüfer; Mimarlık Fakültesi; Mimarlık BölümüSağlık yapıları, yangın güvenliğinin sağlaması aşamasında kullanıcıların hareket yeteneğine bağlı oluşturulan tahliye stratejileri ve yangın riski yüksek mekanlara karşı alınabilecek önlemler olmak üzere iki ayrı alanda özel düzenlemelerin yapılmasını gerektirmektedir. Ne yazık ki “Türkiye’de Yapılarda Yangından Korunma Yönetmeliklerinde” sağlık yapılarının hasta tahliyesi ve yangın riskli mekanları için yeterli yönetmelik hükümleri yer almamaktadır. Fakat Amerika da kabul gören NFPA Nationa l Fire Protection Association, USA) standartları ve İngiltere’de kullanılan Uluslararası Yapı Standartları “Building Regulations”,UK.) yangın yönetmelerinde bu konuya ilişkin yönetmelik maddeleri yer almaktadır. Çalışmada N.F.P.A. ve B.R.’ da yer alan sağlık yapılarına ilişkin nasıl yönetmeliklerin karşılaştırılması sonucu yönetmeliklerimizdeki eksik yönlerin tamamlanması ve bu doğrultuda yapıların yangın güvenliğinin en iyi şekilde sağlanması amaçlanmıştır. Hasta tahliyesi ve riskli mekanlara ilişkin özel önlemlerin düzenlenerek T.Y.Y.K Yönetmeliklerinin kapsamına alınması sonucu oluşacak yangınların ve yaşanacak kayıpların en aza indirileceği düşünülmektedir.Item Detection of P53 consensus sequence: A novel string matching with classes algorithm(Uludağ Üniversitesi, 2016-11-04) Özcan, Gıyasettin; Mühendislik Fakültesi; Bilgisayar Mühendisliği BölümüWe present a novel fast string matching technique for special DNA pattern forms and compare performance of recent CPU architectures on the matching problem. In particular, we consider consensus P53 DNA-binding consensus sequence, which has an important contribution for cancer treatment. Based on biological findings, consensus P53 pattern may emerge in various sequence forms and its length is not deterministic. Therefore, classic string matching algorithms are not able to solve the problem. For efficient solution, we consider bitwise string matching algorithms with classes and present a novel search technique which is based on 64-bit packed variables. In order to prevent obstacles based on variable length of the pattern, we search right and left side indexes of P53 and reduce search space. For experimental analysis, we make use of mus musculus DNA sequences with approximately 2.3 billion nucleotides. We compare algorithm performance on three processors with distinct CPU architecture. Test results show that our search technique introduces at least 20% efficiency during P53 pattern search in each architecture platform. Due to its structure, the algorithm also introduces an efficient solution to similar string matching with class problems.Item Computer-aided detection of brain tumors using morphological reconstruction(Uludağ Üniversitesi, 2016-11-04) Doğan, Buket; Demir, Önder; Çalık, Seda KazdalComputer aided detection (CAD) systems helps the detection of abnormalities in medical images using advanced image processing and pattern recognition techniques. CAD has advantages in accelerating decision-making and reducing the human error in detection process. In this study, a CAD system is developed which is based on morphological reconstruction and classification methods with the use of morphological features of the regions of interest to detect brain tumors from brain magnetic resonance (MR) images. The CAD system consists of four stages: the preprocessing, the segmentation, region of interest specification and tumor detection stages. The system is evaluated on REMBRANDT dataset with 497 MR image slices of 10 patients. In the classification stage the performance of CAD has achieved accuracy of 93.36% with Decision Tree Algorithm, 94.89% with Artificial Neural Network (Multilayer Perceptron), 96.93% with K-Nearest Neighbour Algorithm and 96.93% with Meta-Learner (Decorate) Algorithm. These results show that the proposed technique is effective and promising for detecting tumors in brain MR images and enhances the classification process to be more accurate. The using morphological reconstruction method is useful and adaptive than the methods used in other CAD applications.Item Üflemeli kontrol sistemine sahip kanat kesitinin aeroakustik incelenmesi(Uludağ Üniversitesi, 2016-10-31) Zafer, Baha; Gürsoy, M. SalihBu araştırmada, jet üflemeli bir kanat kesitinin hesaplamalı aeroakustik analizi yapılmıştır. Kanat kesit şekli NACA0015 olarak seçilmiştir. Kanatın üst yüzeyinde jet üfleme mekanizması bulunmaktadır. Hesaplamalar sonlu hacim çözücü ticari yazılım programı kullanılarak yapılmıştır. Türbülans modellemesinde k-ε modeli kullanılmıştır ve akustik sinyalin belirlenmesinde Ffowcs Williams-Hawking akustik analoji modeli kullanılmıştır. Jet üflemesi olmaksızın hesaplanan Ses Basınç Seviyeleri, deneysel verilerle karşılaştırılmış ve iyi bir uyum gözlemlenmiştir. Jet üflemeli durumlarda, jet çıkış açılarının, jet çıkış hızı oranlarının ve hücum açısının kanat üzerine etkisi incelenmiştir ve jet üflemesi olmayan durumlar ile karşılaştırılmıştır.Item Low temperature solid-state synthesis and characterization of LaBo3(Uludağ Üniversitesi, 2016-01-21) Kıpçak, Azmi SeyhunRare earth (lanthanide series) borates, possess high vacuum ultraviolet (VUV) transparency, large electronic band gaps, chemical and environmental stability and exceptionally large optical damage thresholds. For this properties, they are used in the development of plasma display panels (PDPs). In this study the synthesis of lanthanum borates via solid-state method is studied. For this purpose, lanthanum oxide (La2O3) and boric acid (H3BO3) are used for as lanthanum and boron sources, respectively. Different elemental molar ratios of La to B (between 3:1 to 1:6 as La2O3:H3BO3) were reacted by solidstate method at the reaction temperatures between 500°C - 700°C with the constant reaction time of 4 h. Following the synthesis, characterizations of the synthesized products are conducted by X-ray diffraction (XRD), Fourier transform infrared spectroscopy (FT-IR), Raman spectroscopy and scanning electron microscope (SEM). From the results of the experiments, three types of lanthanum borates of; La3BO6, LaBO3 and La(BO2)3 were observed at different reaction parameters. Among these three types of lanthanum borates LaBO3 phase were obtained as a major phase.