Browsing by Author "Duru, Serdar"
Now showing 1 - 20 of 22
- Results Per Page
- Sort Options
Item Balıkesir bölgesinde yetiştirilen simmental sığırlarda süt ve döl verim özellikleri için genetik parametre ve damızlık değer tahmini(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2019-10-25) Gündoğan, Burak; Duru, Serdar; Bursa Uludağ Üniversitesi/Fen Bilimleri Enstitüsü/Zootekni Anabilim Dalı.; 0000-0002-9825-3035; 0000-0001-5243-4458Bu araştırmanın amacı Simmental sığırlarda süt ve döl verim özellikleri için genetik parametre ve damızlık değerleri tahmin etmektir. Araştırmanın materyalini Balıkesir’de özel bir işletmedeki 678 baş Simmental sığır oluşturmuştur. Araştırma, 2018 yılı Nisan ve Mayıs ayları içerisinde yapılmıştır. Süt ve döl verimi özelliklerine etkili faktörlerin belirlenmesi için ANOVA, genetik parametrelerin tahmini için REML, damızlık değerlerin tahmini için BLUP kullanılmıştır. Genetik parametrelerin tahmini için iki model kullanılmıştır. Birinci modelde random faktör olarak sadece hayvanın etkisi yer alırken ikinci modelde buna ek olarak kalıcı çevresel etkiler bulunmaktadır. Sürüde ortalama ikizlik oranı %18,9, güç doğum oranı %7,4, yavru atma oranı %2,4, buzağılarda ölü doğum oranı %7,7, ikizlerde ölü doğum oranı %15,7, güç doğumlarda ölü doğum oranı %33,3 bulunmuştur. Tek ve ikizlerde güç doğum oranı sırasıyla %7,1 ve %9,6 bulunmuştur. Dişilerde ve erkeklerde ölü doğum oranı sırasıyla %6,1 ve %8,4 bulunmuştur. Laktasyon süresi, kuruda kalma süresi, pik süt verimi, 305 gün süt verimi için en küçük kareler ortalamaları sırasıyla 339,2 gün, 73,6 gün, 34,9 kg, 7602,6 kg bulunmuştur. İlk tohumlama yaşı, ilk buzağılama yaşı, gebelik başına tohumlama sayısı, gebelik süresi, buzağılamadan ilk tohumlamaya kadar geçen süre, servis periyodu ve buzağılama aralığı için ortalamalar sırasıyla 15,9 ay, 27,3 ay 2,1 adet, 279,2 gün, 84,1 gün, 139,8 gün, 411,9 gün bulunmuştur. 305 gün süt verimi için kalıtım derecesi model 1’de 0,37±0,03 ve tekrarlanma derecesi model 2’de 0,12±0,13 olarak tahmin edilmiştir. İlk buzağılama yaşı için kalıtım derecesi 0,38±0,15 ve buzağılamadan ilk tohumlamaya kadar geçen süre için tekrarlanma derecesi 0,87±0,06 bulunmuştur. Diğer süt ve döl verim özelliklerinin kalıtım dereceleri ve tekrarlanma dereceleri çok düşük tahmin edilmiştir. 305 gün süt verimi ile gebelik başına tohumlama sayısı, servis periyodu ve buzağılama aralığı arasındaki genetik korelasyonlar sırasıyla +0,64, +0,52 ve +1,0 tahmin edilmiştir. Bu sonuçlar süt verimi ile döl verimi arasındaki ters ilişkiyi yansıtmaktadır. Sürüde ineklerde 305 gün süt verimi için yıllık genetik ilerleme -38,6 kg/yıl olarak belirlenmiştir. Bu sonuçlara göre 305 gün süt verimi için orta düzeyde genetik varyasyon bulunduğu ve seleksiyonla yeterli düzeyde genetik ilerleme elde edilebileceği söylenebilir. Ancak bununla birlikte sürüde etkili ve sürekli bir genetik seleksiyon uygulanmadığı görülmektedir.Item Çeşitli ülkelerde siyah alaca sıǧırlar için kullanılan seleksiyon indeksleri ve Türkiye için öneriler(Kafkas Üniversitesi, 2012) Kumlu, Selahattin; Duru, Serdar; Tuncel, Erdoğan; Uludaǧ Üniversitesi/Karacabey Meslek Yüksekokulu.; Uludaǧ Üniversitesi/Ziraat Fakültesi/Zooteknik Bölümü.; 0000-0001-5243-4458; I-9517-2017; 7003939054; 7006929824This research was conducted in order to suggestion of some selection indices for Holstein cattle in Turkey. The material of the research were composed of yield, SCS and type traits belong to 3.000 daughters raised of 100 sires in 150 herds. The MTDFREML package program was used for estimation of variance components and breeding values. As a result, five indices were discussed for Turkey.Publication Determination of starting level of heat stress on daily milk yield in holstein cows in bursa city of Turkey(Atatürk Üniversitesi, 2018-01-01) Duru, Serdar; DURU, SERDAR; 0000-0001-5243-4458; I-9517-2017The aim of this study was to investigate the starting levels of heat stress on daily milk yield (DMY) in Holstein cows reared in Marmara region in Turkey. For this purpose, a total of 68113 daily milk records of 212 Holstein Friesian cows raised in Bursa, a city in Marmara region, during 2010-2012 were evaluated. The temperature humidity index (THI) was used to investigate the effect of heat stress. The effects of year, lactation number, days in milk (DIM) and THI on milk yield were found significant (P<0.01). DMY's smallest, largest, average values were 3.0, 72.1, 28.9 +/- 0.04, respectively, and the 305-day average milk yield was 9435 +/- 156.12 kg. DMY smallest adjusted average occurred in August (24.0 kg), while the highest occurred in April (31.5 kg). THI ranged between 26 and 79, the first THI value having adverse effect on milk yield was 65, and THI threshold value irreversibly affecting the milk yield is 70. THI value of 70 and above were detected more than 268 days from May to September in three years. The correlation coefficient between THI and the daily milk yield was calculated as -0.771. Also on farms in similar climatic conditions, precautions must be taken against heat stress. Continuous recording of temperature and humidity and the operation of the cooling system in the barns according to the THI can be more effective against heat stress.Item Development of testicular dimensions and size, and their relationship to age and body weight in growing Kivircik (Western Thrace) ram lambs(Czech Academy Agricultural Sciences, 2005-06) Koyuncu, Mehmet; Uzun, Şebnem Kara; Öziş, Seniz; Duru, Serdar; Uludağ Üniversitesi/Ziraat Fakültesi/Hayvan Bilimleri Bölümü.; 16156692300; 15064551600; 8622951900; 7003939054Forty-seven Kivircik ram lambs, aged 2 months, raised and managed under an intensive system were used to measure the development of testis diameter and length, and scrotum circumference, length and volume, and their association with the development of body growth. The effects of age and body weight of lambs, type of birth and dam age on the development of the five testicular parameters from weaning at 2-6 months of age were investigated. In ram lambs, the respective least-squares means of testis measurements: testis diameter, testis length, scrotum circumference, scrotum length and scrotum volume were 2.55 +/- 0.099 cm, 5.83 +/- 0.165 cm, 15.23 +/- 0.650 cm, 7.24 +/- 0.287 cm and 87.57 +/- 5.921 cm(3) at 2 months; and 2.99 +/- 0.099 cm, 6.59 +/- 0.164 cm, 14.24 +/- 0.657 cm, 10.60 +/- 0.290 cm and 157.49 +/- 5.987 cm(3) at 6 months. The effect of birth type on testis diameter and the effect of dam age on testis length were significant (P < 0.05 and P < 0.01), besides the effects of lamb age and live weight of lambs on the whole testis measurements were significant (P < 0.01).Item Effect of castration on growth and carcass traits in hair goat kids under a semi-intensive system in the south-Marmara region of Turkey(Elsevier, 2007-09) Koyuncu, Mehmet Ali; Duru, Serdar; Uzun, Şebnem Kara; Öziş, Şeniz; Tuncel, Erdoğan; Uludağ Üniversitesi/Ziraat Fakültesi/Hayvan Bilimleri Bölümü.; 0000-0001-5243-4458; I-9517-2017; 16156692300; 7003939054; 15064551600; 8622951900; 7006929824The effect of castration on growth and carcass composition of Turkish hair kids was studied from weaning at 160-216 days (56 days total). Average daily weight gain did not differ between intact males and castrates (102 and 77 g, respectively). Dressing percentage based on full weight and empty body weight was lower (P < 0.01) for intact males than castrates. Castration had no significant effect on percentage contributions to the whole carcass of priminal cuts, excluding the long leg and ribs. Castration did not affect tissue distribution in the carcass except for intermuscular fat. It was concluded that castration on hair kids of Turkey improves carcass value by increasing dressing percentage, eye muscle area and intermuscular fat.Publication Effect of sex on fattening performance and carcass characteristics in kivircik lambs(Kahramanmaras Sutcu Imam Univ Rektorlugu, 2021-01-01) Koyuncu, Mehmet; KOYUNCU, MEHMET; Altincekic, Seniz Ozis; ÖZİŞ ALTINÇEKİÇ, ŞENİZ; Duru, Serdar; DURU, SERDAR; Canbolat, Onder; CANBOLAT, ÖNDER; Bursa Uludağ Üniversitesi/Ziraat Fakültesi.; 0000-0001-9044-8092; 0000-0001-5243-4458; I-9517-2017; AAG-8210-2021; JPL-0865-2023The aim of this study was to evaluate the effect of sex on fattening performance and carcass characteristics of Kivircik lambs. Fifty head weaned Kivircik lambs, half males and half females, were used in fattening period. After weaning, the growth and feed consumption of the male and the female lambs fattened for 56 days were recorded. Average daily weight gain differed significantly (P<0.01) between the males and the females (294.9 and 214.2 g, respectively). A total of 10 lambs (5 males and 5 females) were slaughtered and the left side of the carcasses was cut into five joints. Dressing percentage (hot/cold) based on full weight and empty body weight were lower (P<0.05) for the males than the female lambs. Sex had a significant effect on kidney-knob and channel fat weight, M. longissimus dorsi section area (MLDA) and liquid expelled (P<0.01). Sex primarily affected the quantity of all types of fat deposits. The male lambs had higher muscle, muscle/bone and muscle/total fat ratios than females.Item Estimates of (co) variance components for direct and maternal effects on birth weight of Karacabey Merino lambs(TÜBİTAK, 2009) Koyuncu, Mehmet; Duru, Serdar; Uludağ Üniversitesi/Ziraat Fakültesi/Hayvan Bilimleri Bölümü.; Uludağ Üniversitesi/Karacabey Meslek Yüksekokulu/Hayvancılık ve Sağlık Programı.; 0000-0001-5243-4458; 0000-0003-0379-7492; I-9517-2017; AAG-8536-2021; 16156692300; 7003939054The aim of the present study was to estimate (co) variance components for birth weights of Karacabey Merino lambs. The model fitted included direct genetic, maternal genetic, and direct-maternal genetic covariance and maternal permanent environmental effects. Data and pedigree information of the Karacabey Merino sheep used in this study were collected at the Marmara Animal Breeding Research Institute from 1998 to 2002. Variance components for birth weights were estimated by the MTDFREML. A direct heritability estimate of 0.08 and a maternal heritability estimate of 0.05 were obtained for birth weight. The maternal permanent environmental effect was significant. The estimate of the direct-maternal genetic correlation was found high and negative. In conclusion, maternal effects on birth weight of Karacabey Merino lambs were significant and need to be considered in any selection program undertaken in this breed.Item Estimation of variance components and genetic parameters for type traits and milk yield in Holstein cattle(TÜBİTAK, 2012) Kumlu, Salahattin; Duru, Serdar; Tuncel, Erdoğan; Uludağ Üniversitesi/Karacabey Meslek Yüksekokulu.; Uludağ Üniversitesi/Ziraat Fakültesi/Hayvan Bilimleri Bölümü.; 0000-0001-5243-4458; I-9517-2017; 7003939054; 7006929824This research was conducted to estimate variance components and genetic parameters for type traits and milk yield in Holstein-Friesian cattle. In this study, 597 daughters of 158 sires in 128 herds were classified. In the data analysis, type scores for 354 daughters bred within 70 herds sired by 46 sires that had at least 3 daughters, and 304 lactation records for 206 daughters within 56 herds sired by 37 sires, were considered. For estimation of variance components and correlations among the traits, the MTDFREML package program was used. The mean stature was 145.56 cm. Means for linear traits varied from 4.47 for fore teat placement to 6.42 for body depth. Heritability for fore udder attachment and front teat placement were both 0.00. Heritability for linear traits estimated for lowest and highest dairy character values and for body capacity were 0.06 and 0.62, respectively. Values for heritability and repeatability of milk yield were 0.20 and 0.20, respectively.Publication Factors affecting colostrum quality and calf passive transfer levels in holstein cattle(Polska Akad Nauk, Inst Genetyki I Hodowli Zwierzat, 2019-01-01) Özlüer, Abdurrahman; Abdullahoğlu, Elif; Duru, Serdar; DURU, SERDAR; Filya, İsmail; FİLYA, İSMAİL; Bursa Uludağ Üniversitesi/Veteriner Fakültesi.; 0000-0001-5243-4458; I-9517-2017; AAH-2927-2021The aim of this study was to determine the quality of colostrum in Holstein cattle and factors affecting serum total protein and immunoglobulin levels of calves. In the study colostrum samples taken from 334 Holstein cows in the first milking and serum samples collected from 354 calves born to these cows were evaluated using a digital refractometer. The minimum, maximum, mean and standard error values were 14.4%, 40.6% and 27.9 +/- 0.2%, respectively, for the colostrum Brix and they were 19.7 mg/ml, 168.1 mg/ml and 95.9 +/- 1.4 m g/ml, respectively, for colostrum immunoglobulin. The same values were 3.9 g/dL, 10.9 g/dL and 6.5 +/- 0.1 g/dL, respectively, for the serum total protein and 2.2 mg/ml, 37.7 mg/ml and 13.6 +/- 0.3 mg/ml, respectively, for immunoglobulin. The share of the colostrum samples below Brix 22% was 8.2% and that of the samples with immunoglobulin levels below 50 mg/ml was 3%. The percentage share of calves with a scrum total protein level below 5.5 g/dL. was found to be 15%, while the percentage of the immunoglobulin levels below 10 mg/ml was found to be approximately 30%. Birth season, lactation number, birth type and body condition score were found to have significant effects on colostrum quality (P<0.05). The serum total protein and immunoglobulin levels of female calves born in spring-summer to cows in their 4th and successive lactation and consuming at least 3 L colostrum Brix 30% in the first feeding were higher than in the others. Colostrum quality of cows and serum characteristics of calves should be evaluated in dairy farms. This is especially important for farms where calf deaths are more prevalent. Because of varying absorption ability, it may be advisable to give Holstein calves 3 L colostrum including IgG with min. Brix 23% or min. 80 mg/ml in the first feeding.Item İmroz kuzuların doğum ağırlığına ait direkt ve anaya bağlı etkiler için varyans unsurları ve genetik parametre tahminleri(Uludağ Üniversitesi, 2005) Duru, Serdar; Koyuncu, Mehmet; Uludağ Üniversitesi/Karacabey Meslek Yüksekokulu.; Uludağ Üniversitesi/Ziraat Fakültesi/Zootekni Bölümü.Bu araştırmada İmroz ırkı kuzularda doğum ağırlığı için varyans unsurları ve genetik parametrelerin direkt ve anaya bağlı etkiler için farklı modeller ile birey modelinde tahmin edilmesi amaçlanmıştır. Ayrıca direkt ve anaya bağlı etkiler arasındaki genetik korelasyon da tahmin edilmiştir. Çalışmada, Marmara Hayvancılık Araştırma Enstitüsünden 1999 ve 2000 yıllarında elde edilen İmroz kuzularının doğum ve pedigri bilgileri kullanılmıştır. Direkt ve anaya bağlı etkiler için varyans unsurları ve genetik parametreler MTDFREML kullanılarak, bireysel hayvan modelinde tahmin edilmiştir. Farklı modeller için direkt kalıtım derecesi 0.00-0.09, anaya bağlı kalıtım derecesi 0.00-0.01 arasında tahmin edilmiştir. Anaya bağlı kalıcı çevresel etki önemsiz bulunmuştur. Direkt ve anaya bağlı etkiler arasındaki genetik korelasyon Model 3 ve 4’te sırasıyla -1.00 ve 1.00 olarak tahmin edilmiştir.Item İpekböceği (bombyx mori) ovaryumundan alman yumurtalarda çeşitli yöntemlerle partenogenetik gelişmenin uyarılması(Uludağ Üniversitesi, 1997) Şahan, Ümran; Kesici, Tahsin; Duru, Serdar; Uludağ Üniversitesi/Ziraat Fakültesi/Zootekni Bölümü.Bu çalışma ipek böceğinde döllenmemiş (ovaryum özellikli) yumurtalarda partenogenetik gelişmenin belirlenmesi amacıyla yürütülmüştür. Çalışmada M, N saf ve M x N, S x Shunrei hibrit hatlarından elde edilen döllenmemiş yumurtalar kullanılmıştır. Bu yumurtalar sıcak su muamelesiyle(46 C, 18 dak.) uyarılmış olup araştırmada üç farklı yöntem denenmiştir. Elde edilen sonuçlar aşağıda özetlenmiştir. 1) Döllenmemiş yumurtalar muameleden önce 12 saat süre ile 25 CC sıcaklıkta ve muameleden sonra 3 gün 20 CC de tutuldukları zaman % 81 oranında partenogenetik yumurta ortaya çıkmıştır. 2) 46 C lik sıcak su ile muamele edilen· yumurtalar 20 CC de 4 gün tutulduktan sonra HCl (1.075 özgül ağırlık, 46 C, 5 dk.) ile muamele edildikleri zaman % 72 oranında partenogenetik yumurta elde edilmiştir. 3) Yumurtalar 5 CC de 5 gün tutulduktan sonra 30 ° C 4 saat bekletilmişler ve sıcak suyla muamele edildiklerinde % 80 oranında partenogenetik yumurta gelişimi sağlanmıştır. 4) Yöntemlerde elde edilen partenogenetik yumurta yüzdesi hallere göre farklılık göstermiş ve bu oranın hibritlerde daha yüksek olduğu saptanmıştır.Item Karacabey merinosu koyunlarda gebelik süresine bazı çevre faktörlerinin etkisi(Uludağ Üniversitesi, 2003) Koyuncu, Mehmet; Duru, Serdar; Uludağ Üniversitesi/Ziraat Fakültesi/Zootekni Bölümü.Marmara Hayvancılık Araştırma Enstitüsündeki Karacabey Merinosu koyunların 1998-2000 yılları arasındaki doğumlarına ait 1316 veri analiz edilmiştir. Gebelik süresi ortalaması 150.97 ± 0.054 gün olmuştur. Gebelik süresi yıl, kuzu cinsiyeti, ana yaşı (P<0.01) ve doğum tipi (P<0.05) tarafından istatistiki olarak önemli düzeyde etkilenmiştir. Doğum ağırlığı ile gebelik süresi arasındaki fenotipik korelasyon katsayısı 0.077 ± 0.028 olarak bulunmuştur (P<0.05).Item Koçaş Tarım İşletmesi'nde yetiştirilen Siyah-Alaca sığırların süt ve döl verimleri üzerine bir araştırma(Uludağ Üniversitesi, 1999-05-04) Duru, Serdar; Tuncel, Erdoğan; Uludağ Üniversitesi/Fen Bilimleri Enstitüsü/Zootekni Anabilim Dalı.Araştırma, Orta Anadolu'da yer alan Koçaş Tarım İşletmesi'nde yetiştirilen Siyah-Alaca sığırların döl ve süt verimi özelliklerini inceleme amacına yönelik olarak yapılmıştır. Araştırmanın materyalini Koçaş Tarım İşletmesi'nde 1988 - 1995 yılları arasında yetiştirilen 362 ineğe ait 970 laktasyon kaydı oluşturmuştur. Elde edilen sonuçlar aşağıda özetlenmiştir. İlkine damızlıkta kullanma yaşına ait genel ortalama 18.04 ay, ilkine buzağılama yaşına ait genel ortalama 27.70 ay, buzağılama aralığına ait genel ortalama 12.30 ay, gebelik süresine ait genel ortalama 276.55 gün, kuruda kalma süresine ait genel ortalama 65.37 gün, servis periyoduna ait genel ortalama 93.33 gün, gebelik başına tohumlama sayısına ait genel ortalama 1.33, üreme etkinliğine ait genel ortalama % 96.50, laktasyon süresine ait genel ortalama 304.40 gün, laktasyon süt verimine ait genel ortalama 4966 kg ve 305 günlük süt verimine ait genel ortalama 4784 kg olarak bulunmuştur. Bu sonuçlara göre gerek yurtdışında, gerekse ülkemizde yapılan araştırma sonuçlarıyla karşılaştırıldığında bu ırktan Koçaş Tarım İşletmesi'nde olumlu sonuçlar alındığı söylenebilir.Item Koçaş Tarım İşletmesinde yetiştirilen Siyah-Alaca sığırların süt ve döl verimleri üzerine bir araştırma 1. süt verim özellikleri(TÜBİTAK, 2002) Duru, Serdar; Erdoğan, Tuncel; Uludağ Üniversitesi/Ziraat Fakültesi/Zooteknik Bölümü.; 0000-0001-5243-4458; I-9517-2017; 7003939054; 7006929824This research was conducted to determine the characteristics of milk yield of Holstein Friesian cows raised at Kocas state farm in Central Anatolia. The material of the research was 970 lactation records of 362 dairy cows raised from 1988 to 1995 at Kocas state farm. Statistical analysis of the records was conducted with the Minitab version 9.2 computer program. Significant differences between groups were determined by the method of Least Significant Difference (LSD). The general mean values of lactation length, lactation milk yield and 305 day milk yield were respectively 304.4+/-1.39 days, 4966+/-32.96 kg and 4784+/-27.35.Item Koçaş Tarım İşletmesinde yetiştirilen siyah-alaca sığırların süt ve döl verimleri üzerine bir araştırma 2. döl verim özellikleri(TÜBİTAK, 2002) Duru, Serdar; Tuncel, Erdoğan; Uludağ Üniversitesi/Ziraat Fakültesi/Zooteknik Bölümü.; 0000-0001-5243-4458; I-9517-2017; 7003939054; 7006929824This research was conducted to determine the characteristics of reproductive performance of Holstein Friesian cows raised at Kocas state farm in Central Anatolia. The material of the research was 362 dairy cows raised from 1988 to 1995 at Kocas State farm. Statistical analysis of records was conducted with the Minitab version 9.2 computer program. Significant differences between groups were determined by the method of Least Significant Difference (LSD). The general mean values of first breeding age, age at first calving, reproductive efficiency, calving interval, gestation length, dry period, service period and insemination number per conception were 18.04+/-0.10 months, 27.70+/-0.11 months, 96.50+/-0.32%, 12.30+/-0.05 months, 276.50+/-0.17 days, 65.37+/-0.78 days, 93.33+/-1.57 days and 1.33+/-0.02, respectively.Item Pedigree analysis of the Turkish Arab horse population: Structure, inbreeding and genetic variability(Elsevier, 2016-12-06) Duru, Serdar; Uludağ Üniversitesi/Ziraat Fakültesi/Hayvan Bilimleri Bölümü.; 0000-0001-5243-4458; I-9517-2017; 7003939054The aim of this study was to evaluate genetic variability in the Turkish Arab horse population using pedigree information. This study is the first detailed pedigree analysis of the breed in Turkey. Pedigree data were collected from the National Studbook. The pedigree data for 23 668 horses, born between 1904 and 2014, were used in the analysis. From this data set, a reference population (RP) of 14838 animals symbolising the last generation was defined. Demographic parameters, the inbreeding level (F), the average relatedness (AR), the effective population size (N-e), the effective number of founders (f(e)), the effective number of ancestors (f(a)) and the number of founder genome equivalents (f(g)) were calculated for the population. The average generation interval for the RP was 12.2 +/- 4.6 years, whereas the calculated pedigree completeness levels were 981%, 96.6% and 95.0% for the first, second and third known generations. The mean equivalent generations (t), the average complete generations and the mean maximum generations for the RP were 7.8, 5.4 and 12.2, respectively, whereas the mean F and AR were 46% and 9.5% for the RP. The rate of inbred animals was 942% for the RP, whereas the number of founders, the number of ancestors and the f(e), f(a) and f(g) were 342, 223, 40, 22 and 9.6 for the RP. The large differences observed between fa, and the number of founders demonstrates that genetic diversity decreased between the founder and the RP. Contribution of the 14 most influential founder to the RP was 50.0%, whereas just eight ancestral horses can account for 50% of the genetic variability. Ne estimated via an individual increase in inbreeding per generation (N-e), and paired increase in coancestry((N) over bar (ec)), were 74.4 +/- 3.9 and 73.5 +/- 0.58, respectively. The inbreeding increases with the pedigree knowledge. In addition, the decrease in inbreeding in last years is more noticeable.Item Siyah alaca sıǧırlarda akrabalı yetiştirme ve akrabalı yetiştirmenin kontrolünde çiftleştirme programının önemi(Kafkas Üniversitesi, 2012) Duru, Serdar; Uludağ Universitesi/Karacabey Meslek Yuksekokulu.; 0000-0001-5243-4458; I-9517-2017; 7003939054Bu araştırma, Siyah Alaca sığırlarda akrabalık derecesi ile akrabalı yetiştirme katsayısını hesaplamak ve akrabalı yetiştirmeden korunmak için çiftleştirme programının önemini ortaya koymak amacıyla yapılmıştır. Bu amaçla Bursa Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği üyesi bir işletmede bulunan 219 sığırın soy kütüğü kayıtları kullanılmıştır. Hayvanlar arasındaki akrabalık derecelerinin ve akrabalı yetiştirme katsayılarının hesaplanmasında Relax2 programı kullanılmıştır. Akrabalı yetiştirilmiş hayvan sayısı 38’dir. Akrabalı yetiştirme katsayısının ortalaması ve standart hatası %1.91±0.25 bulunmuştur. Suni tohumlama boğaları ile sürüdeki dişiler arasındaki toplam 3937 akrabalık ilişkisinden %28.78’inin (1133 çift) akrabalık derecesi %12.5 ve üzerinde ve ortalama %30.99 bulunmuştur.Item Siyah alaca sığırlarda dış görünüş özelliklerine ait parametre ve damızlık değer tahmini(Uludağ Üniversitesi, 2005-11-11) Duru, Serdar; Tuncel, Erdoğan; Uludağ Üniversitesi/Fen Bilimleri Enstitüsü/Zootekni Anabilim Dalı.Bu araştırma, Siyah Alaca sığırlarda dış görünüş özelliklerine ait bazı parametrelerin ve damızlık de erin tahmin edilmesi amacıyla yapılmıştır. Ayrıca dış görünü özellikleri ve süt verimi arasındaki genetik ve fenotipik korelasyonlar da tahmin edilmiştir.Araştırmada 158 boğanın 128 işletmede yetiştirilen 597 kızı dış görünüş özellikleri bakımından sınıflandırılmıştır. Bunlardan her birinin en az 3 kızı olan 46 boğanın 70 işletmede yetiştirilen 354 baş kızına ait sınıflandırma kaydı ile 37 boğanın 56 işletmede yetiştirilen 206 kızına ait 304 laktasyon kaydı kullanılmıştır. 16 doğrusal özellik 1-9 puanlık bir skalada ve 4 genel özellik ise 65-100 puanlık bir skalada puanlanmıştır. Sağrı yüksekliği ölçü bastonu ile ölçülmüştür. Varyans komponentleri, damızlık de erler ve özellikler arası korelasyonlar, Kısıtlanmış En Yüksek Maksimum Olabilirlik (REML) prosedürü ile Bireysel Hayvan Modelinde MTDFREML kullanılarak tahmin edilmiştir. Sağrı yüksekli i ortalaması 145.56 cm'dir. Doğrusal tanımlama özelliklerine ait ortalama değerler, ön meme başı yerleşimi için 4.47 ile beden derinli i için 6.42 arasında değişmiştir. 305 gün süt verimine ait ortalama de er 6010.3 kg'dır. Ön meme bağlantısı ve ön meme başı yerleşimi için kalıtım dereceleri 0.00 bulunmuştur. Doğrusal özelliklerde en düşük ve en yüksek kalıtım derecesi, sütçülük özelliğinde ve beden kapasitesinde sırasıyla 0.06 ve 0.62 olarak tahmin edilmiştir. Süt veriminin kalıtım derecesi ve tekrarlanma derecesi 0.20 olarak tahmin edilmiştir. 305 gün süt verimi ile dış görünüş özellikleri arasındaki genetik korelasyonlar -0.13 (meme tabanı) ile 1.00 (meme, ayak bacak yapısı) arasında değişmiştir.Damızlık de erleri tahmin edilen 46 boğadan 24'ünün sperması Almanya'dan ithaledilmiştir. Bu nedenle iki ülke arasında dış görünüş özellikleri için, genotip x çevre (boğa x ülke) interaksiyonu araştırılmıştır. Almanya için RZE (Relative Breeding Value Conformation) Türkiye için GTI (General Type Index) kullanılmıştır. Bunun nedeni, bu araştırmada kullanılan alt indekslerin Almanya'da kullanılan indekslere benzemesi, RZE ve GTI'nın aynı şekilde oluşturulması ve damızlık değerin aynı şekilde standardize edilmesidir. İki ülkedeki sıralamanın istatistiki olarak önemli ölçüde değişip değişmediğini belirlemek için, boğaların her iki ülkedeki sıraları (RZE ve GTI için) arasında sıra korelasyonu hesaplanmış ve önemlilik testi yapılmıştır. Hesaplanan korelasyon katsayısı 0.008 ± 0.2132 olup istatistiki açıdan önemli değildir, bu sonuç boğaların iki ülkedeki sıralamalarının farklı olduğunu göstermektedir. Bu sonuçlar Almanya ile Türkiye arasında genotip x çevre interaksiyonunun varlığını ortaya koymaktadır.Item Siyah Alaca sığırlarda kuruda kalma süresi, servis periyodu ve ilkine buzağılama yaşı ile bazı süt verim özellikleri arasındaki ilişkiler(Uludağ Üniversitesi, 2004) Duru, Serdar; Tuncel, Erdoğan; Uludağ Üniversitesi/Ziraat Fakültesi/Zootekni Bölümü.Bu araştırma, kuruda kalma süresi, servis periyodu ve ilkine buzağılama yaşının laktasyon süresi, 305 gün süt verimi ve laktasyon süt verimine etkisini belirlemek amacıyla yapılmıştır. Araştırmanın materyalini Koçaş Tarım İşletmesi’nde 1988-1995 yılları arasında yetiştirilen Siyah Alaca ineklere ait 959 laktasyon kaydı oluşturmuştur. Servis periyodunun incelenen süt verim özelliklerine etkisi önemli bulunmuştur (P<0.01). İlkine buzağılama yaşının 305 gün ve laktasyon süt verimine etkisi önemli bulunmuş (P<0.01), kuruda kalma süresi bu üç özelliğe önemli bir etki yapmamıştır. Servis periyodu ile laktasyon süresi, 305 gün süt verimi ve laktasyon süt verimi arasındaki korelasyonlar sırasıyla; 0.866±0.016, 0.148±0.032 ve 0.377±0.30 olarak bulunmuştur (P<0.001). Ayrıca ilkine buzağılama yaşı ile laktasyon süt verimi arasında - 0.390±0.029 düzeyinde bir korelasyon saptanmıştır (P<0.01).Item Siyah alaca sığırlarda sağım, meme ve süt verimi özellikleri için varyans bileşenleri ve genetik parametrelerin tahmini(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2019-05-03) Bayar, Nazlı Özhelvacı; Duru, Serdar; Bursa Uludağ Üniversitesi/Fen Bilimleri Enstitüsü/Zootekni Anabilim Dalı.Bu araştırmanın amacı; Siyah Alaca sığırlarda sağım, meme ve süt verimi özellikleri için varyans bileşenleri ve genetik parametreleri tahmin etmektir. Araştırmanın materyalini Bursa'da özel bir işletmedeki 1001 baş Siyah Alaca sığır oluşturmuştur. Araştırma, 2017 Aralık ve 2018 Mart ayları arasında yapılmıştır. İneklerden 4 farklı dönemde ve sabah sağımından önce bazı meme özellikleri ölçülmüş ve sağım özellikleri belirlenmiştir. Bu özelliklere etkili faktörlerin belirlenmesi için ANOVA ve varyans komponentlerinin tahmini için REML kullanılmıştır. Varyans komponentleri için iki model kullanılmıştır. Birinci modelde fixed faktörlerin yanında, random faktör olarak sadece hayvan yer alırken, ikinci modelde hayvanlardan kaynaklanan ve tesadüfü faktör olan kalıcı çevresel etkiler bunlara eklenmiştir. ANOVA için Minitab, REML için MTDFREML kullanılmıştır. Arka meme başı uzunluğu (AMBU), arka meme başı genişliği (AMBG), arka meme başları arası mesafe (AMBAM) ve meme başlarının yerden yüksekliği (MBYY) için ortalamalar sırasıyla; 4,78, 2,84, 4,36 ve 56,71 cm olarak bulunmuştur. Sağım süresi (SS) ve sağım hızı (SH) için ortalamalar 5,10 dk ve 2,75 kg/dk bulunmuştur. Son sağımdaki süt verimi, son iki günlük ortalama günlük süt verimi (Ort 24-48), sabah, akşam ve gece sağımlarından elde edilen süt verimleri sırasıyla; 13,9, 40,6, 14,3, 12,4 ve 13,8 kg olarak hesaplanmıştır. Kalıtım dereceleri model 1 ve model 2'de sırasıyla; AMBU için 0,21, 0,02, AMBG için 0,15, 0,04, AMBAM için 0,78, 0,14, MBYY için 0,73, 0,46 tahmin edilmiştir. Tekrarlanma dereceleri aynı özellikler için sırasıyla; 0,18, 0,10, 0,59 ve 0,24 bulunmuştur. Kalıtım dereceleri iki modelde SS için 0,92, 0,38, SH için 0,79, 0,24 olarak, tekrarlanma dereceleri 0,00–0,54 arasında tahmin edilmiştir. Kalıtım derecesi Ort 24-48 için 0,72 ve 0,12, tekrarlanma derecesi 0,53 olarak tahmin edilmiştir. Genetik korelasyonlar SH-Ort24-48 için 0,34, SS-SH için -0,86, AMBU-SS için 0,36, AMBU-SH için -0,29, AMBG-SS için 0,26, AMBG-SH için -0,18, bulunmuştur. Bu araştırma sonuçlarına göre işletmede meme, sağım ve süt verimi özellikleri için yeterli genetik varyasyon olduğu söylenebilir. Seleksiyonla yeterli düzeyde genetik ilerleme elde edilebilir.