Browsing by Author "Turhan, Şule"
Now showing 1 - 20 of 40
- Results Per Page
- Sort Options
Publication A survey research on environmentally friendly consumption behavior(Scientific Publications, 2021-01-01) Turhan, Şule; Çakır, Sefa; Varoğlu, Selin Tuğba; TURHAN, ŞULE; Varoğlu, Selin Tuğba; Bursa Uludağ Üniversitesi/Ekonomi Bölümü; AAG-8086-2021; EBX-3218-2022This study applies conjoint analysis in order to evaluate consumer preferences for the product attributes of apple and it aims to forecasting the importance of the product charachter and attribute levels. In addition, environmental awareness of consumers, and environmentally friendly consumption behavior researched. A previous study by Manola (1990) has shown conjoint analysis provides results that might not be obtained from a survey where respondents are asked to directly state their assessment of the importance attributes. The results give us information about the trade-offs that consumers make between price, crispness, size, flavor, color of apple. According to the conjoint analysis results and the survey findings price is an important attribute that consumers take into account during the decision process of buying apples. The results show that price is the most critical attribute; it is almost twice as important as the second critical attribute which is color.Item Afganistan'da safran üreten işletmelerin ekonomik analizi(Uludağ Üniversitesi, 2018-05-08) Moradi, Mohammad Masoud; Turhan, Şule; Uludağ Üniversitesi/Fen Bilimleri Enstitüsü/Tarım Ekonomisi Anabilim Dalı.Afganistan'da ülke nüfusunun yaklaşık olarak % 80 'ini tarımla uğraşan kesim oluşturmaktadır. Dolayısıyla tarım ülke ekonomisinde çok önemli yere sahiptir. Son yıllarda diğer tarımsal bitki ve ürünlerde olduğu gibi, safran bitkisinin üretimi ülke ekonomisini yakından etkilemektedir. Safran bitkisi ekonomik olarak çok pahalı ve önemli bir bitki olduğundan dolayı ülkede kırmızı altın olarak da adlandırılmaktadır. Safran bitkisinin üretimi ve ticareti Yunanistan, Türkiye, İspanya, İran, Hindistan, Afganistan, Fas gibi ülkeler başta olmak üzere Dünya'nın farklı bölgelerinde gerçekleşmektedir. Dünyada her sene yaklaşık 300 ton safran üretilmekte olup, üretimin yaklaşık % 90'ından fazlası İran'da gerçekleşmektedir. Bu önemli bitki Afganistan'da da çok eski yıllardan beri üretilmektedir. Günümüzde safran üretimi ülkenin hemen hemen her yerinde gerçekleşmektedir. Üretimin çoğu yılda 5-6 ton civarında Afganistan'ın Herat Eyaletinde gerçekleşiyor. Üretim ve ticarette yaşanan olumlu gelişmeler ülkedeki üreticilerin sosyo –ekonomik gelişimini arttırmaktadır. Araştırma sonuçlarında, safran üreten üreticilerin dekara kullandıkları tohum (soğan) miktarı 300 kg, toplam beş üretim yılı sonunda kullandıkları fosforlu gübre masrafları 15 $/da, azotlu gübre masrafları 22,5 $/da, sulama masrafları 200 $/da olarak bulunmuştur. Safran çiçeğinin toplama masrafları 379,3 $/da ve safran çiçeklerinden tepecikleri ayırma masrafları ise 520,2 $/da olarak hesaplanmıştır. Safran üretiminden elde edilen ortalama verim miktarı toplam beş üretim yılı sonunda 3,9 kg/da, ortalama yeni elde edilen (tohum) miktarı 1500 kg/da, gayrisafi ürün değeri 10,071$/da, elde edilen brüt kar 8705,52 $/da ve net kar ise 6900,97$/da olarak hesaplanmıştır. Araştırmada, safran üreticilerinin safran üretimiyle ilgili SWOT analizi de yapılmıştır. Safranın pahalı bir bitki olması ve hızlı bir şekilde satılabilmesi safranın güçlü yönlerini, Safran pazarlama faaliyetlerinde karşılaşılan sorunları safran üretimi için yetersiz devlet destekleri oluşturmaktadır.Item Analysis of the Turkish broiler sector: The case of price competition(Taylor & Francis, 2006-12) Turhan, Şule; Özbağ, Başak Canan; Çetin, Bahattin; Uludağ Üniversitesi/Ziraat Fakültesi/Tarım Ekonomisi Bölümü.; AAG-8086-2021; 15822717900; 15822920800; 56186371400Production technology used in the Turkish broiler sector is well developed. Eighty percent of production is mostly carried out at integrated facilities, using internationally competitive techniques that are employed in developed countries. Broiler slaughter capacities are 15000-17000 units/h. The increase in the concentration ratio of top four firms (CR4) in the broiler sector has caused doubts about the competitiveness. According to 2004 data, the top 20 firms produce 84% of the total production and CR4 is 38.7%. In this study, a differentiated product oligopoly model has been applied to the Turkish broiler sector, and the price competition from 1998 to 2004 has been analysed. The top five firms, which have the highest competitive power and which are the only firms that meet the European Standards and are exporting broiler meat to the EU countries, have been included in the analysis. The results show that these firms have elastic demand and positive price cost margin.Item Balıkesir İli’nde süt sığırcılığı işletmelerinin mevcut yapısı ve süt üretim maliyetleri(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2021-10-14) Ceyhan, Emir; Turhan, Şule; Bursa Uludağ Üniversitesi/Fen Bilimleri Enstitüsü/Tarım Ekonomisi Anabilim Dalı.; 0000-0002-3862-8528Bu araştırma Balıkesir koşullarında süt sığırı işletmelerinin süt üretim maliyetlerinin belirlenmesi amacıyla 2020 – 2021 yılları arasında yürütülmüştür. Araştırma, basit tesadüfi örnekleme yöntemi kullanarak seçilen 147 adet işletme ile yapılmış olan anketler üzerinden elde edilen verilerden hazırlanmıştır. Araştırma sonuçlarına bakıldığında işletme başı büyükbaş hayvan birimi (BBHB) 40, büyük baş hayvanlar arasında süt sığırı varlığı %22 olarak saptanmıştır. Araştırmada ayrıca işletmelerdeki öz sermaye ile toplam sermaye arasındaki oran, gerçek masraflar ve aktif sermaye arasındaki oran, net hasıla ve aktif sermaye oranı, tarımsal gelir ve aktif sermaye oranı, rantabilite oranları, ekonomik rantabilite, mali rantabilite, rantabilite faktörleri hesaplanmıştır. İşletmelerde toplam üretilmekte olan süt miktarları işletme başı yaklaşık 127 000 kg’dır. İşletme başı ortalama 22 baş sığır ve hayvan başına ortalama 6 000 litre süt verimi görülmektedir.Publication Box-Jenkins methodology of analysis and forecast prices of peach with prices in Turkey(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2021-10-22) Erdoğan, Mehmet Akif; Turhan, Şule; Bursa Uludağ Üniversitesi/Ziraat Fakültesi/Tarım Ekonomisi BölümüDue to global climate changes, the increasing population and some disruptions in production, the prices of products in domestic and foreign markets may vary over the years. Since the production of agricultural products is directly dependent on natural conditions, it is highly affected by these price fluctuations. In order to survive as a producer and to adapt to changing conditions, market conditions must be constantly monitored, always prepared and future situation analyzes must be made. Various methods and models have been developed to make such future time estimation analysis. One of the most widely used methods is the Box-Jenkins method. In the study; With the help of time series analysis modeling, it is aimed to analyze the export price changes of peach product by years and to predict the future price by modeling with the Box-Jenkins method, which is the most widely used modeling method. Research from the scope of the years 1967-2020 constitute rates peaches Turkey exports. ARIMA (3,1,3) model, one of the Box-Jenkins models, was used in the application. According to the results obtained; When the export prices expected to be made in 2021 after 2020 in our country are compared among themselves; Compared to 2020, export revenues expected to be achieved in 2021 are expected to increase by approximately %10. A steady increase movement is predicted for the next decade. At the end of the next decade, it is estimated that prices will increase by approximately %64 in 2030 compared to 2020.Item Bursa Bölgesi’ndeki tüketicilerin su ürünleri tüketim alışkanlıklarının araştırılması(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2023-03-23) Balaban, Dilek Bora; Turhan, Şule; Bursa Uludağ Üniversitesi/Fen Bilimleri Enstitüsü/Tarım Ekonomisi Anabilim Dalı.; 0000-0002-9147-7861Türkiye’de 2020 yılında kişi başına su ürünleri tüketimi 6,8 kg iken bu rakam dünyada 20,5 kg’dır. Su ürünleri tüketimi ülkemizde bölgeler arası farklılık göstermekte olup, deniz ve göl kıyılarında yaşayan bireylerin, kişi başı tüketim miktarı 25 kg/yıl iken, karasal alanlarda yaşayan bireylerin su ürünleri tüketim miktarı 1 kg/yıl’a kadar azaldığı yapılan çalışmalarda kanıtlanmıştır. Bu çalışmada, Bursa ili’ndeki tüketicilerin su ürünleri tüketim alışkanlıklarının belirlenmesi hedeflenmiştir. Araştırma kapsamında 360 kişi ile anket çalışması yapılmıştır. Yapılan araştırma sonuçlarında tüketicilerin %58’inin balığı semt ve mahalle pazarından almayı tercih ettiği belirtilmiştir. Ayrıca tüketicilerin % 27,5’i balığın tazeliğini anlamak için solungaçlarının kırmızı olmasına, %23,6’sı ise gözlerinin parlak olmasına dikkat ettiklerini belirtmişlerdir. Bursa ili’nde yaşayan tüketicilerin %73,6’sının satın aldığı balığı derin dondurucu veya buzdolabında bekletmeden hemen tükettiği de yapılan ankette belirlenmiştir. Bursa ili’nde, en fazla tercih edilen balığın,%62,22 oranıyla deniz balığı olduğu, balık türünün ise %39,4 ile hamsi olduğu sonucuna varılmıştır. Hamsiden sonra ise en çok tüketilen balık %18,05 ile levrek olmuştur. Bursa ili’nde ankete katılan tüketicilerin %43,8’i balık tüketiminde genellikle geleneksel pişirme yöntemlerinden olan kızartma yöntemini tercih ederken, %13,05’i balık konservesi şeklinde tüketim yapmaktadır. Ayrıca ankete katılanların % 63,05’i balığı evde yemeği tercih ettiğini belirtmiştir. Bursa ili’nde balık tüketim miktarının artırılması için, pişirme tekniklerinin geliştirilmesi ve erken çocukluk döneminden itibaren balık tüketim alışkanlığının kazandırılması sağlanmalıdır. Tüketicilerin her mevsim uygun fiyatlı balık tüketmeleri için de uygun üretim planlarının yapılması gereklidir.Item Bursa ilinde şeftali üretiminin ekonometrik analizi(Uludağ Üniversitesi, 2011-01-03) Vural, Hasan; Turhan, Şule; Uludağ Üniversitesi/Ziraat Fakültesi/Tarım Ekonomisi Bölümü.Bu çalışmada şeftali üretim girdilerinin kullanım seviyesinin ve kaynak etkinliğinin saptanması amaçlanmıştır. Araştırma bölgesi Bursa ilini kapsamaktadır. 2009 yılı verilerine göre yılda ortalama 410 bin tonluk üretim ve 10 bin tonluk ihracat değeri ile şeftali ülkemiz ekonomisinde önemli bir yere sahiptir. Üretim ve dışsatım bakımından başta Bursa ili olmak üzere Marmara Bölgesi lider konumundadır. Araştırma bölgesinde 30 tarım işletmesi incelenmiş ve toplanan veriler Cobb-Douglas üretim fonksiyonu yardımı ile analiz edilmiştir. İncelenen değişkenler arasında gübre harcamaları ile diğer faktörler arasındaki ilişkilerin nispeten yüksek olduğu görülmüştür. Gübre ve sulama harcamaları birbirini olumsuz etkilerken, sulama ve işçilik harcamaları pozitif yönde birbirlerini etkilemektedirler. Buna göre, sulama harcamalarında işçilik masraflarının büyük yer tuttuğunu söyleyebiliriz. Üretim faktörleri arasındaki marjinal teknik ikame hadleri incelendiğinde gübre faktörünün diğer faktörlere oranla aşırı kullanıldığı, sulama faktörünün de ilaç ve işçilik faktörlerine oranla aşırı kullanıldığı ortaya çıkmaktadır. İşçilik faktörü ise, ilaç faktörüne oranla aşırı kullanılmaktadır. Ekonomik optimuma ulaşabilmek için, arazi genişliği değişmese bile, ilaç ve işçilik kullanımının optimuma kadar artırılması gerekmektedir.Item Bursa tarımının sosyo-ekonomik yapısının analizi(Uludağ Üniversitesi, 2013-02-20) Turhan, Şule; Vural, Hasan; Erdal, Burcu; Uludağ Üniversitesi/Ziraat Fakültesi/Tarım Ekonomisi Bölümü.Bursa İli sahip olduğu iklim ve toprak koşullarıyla ülkemizin nadir tarım yörelerinden bir olup, 3.1 milyar TL’lik tarımsal geliri ile önde gelen illerdendir. Türkiye sofralık zeytin üretiminin %40’ı, şeftali üretiminin %28’i, sofralık siyah incirin %80’i, çilek üretiminin %19’u, domates üretiminin %11’i, biber üretiminin %15’i, bezelye üretiminin ise %50’si Bursa’da gerçekleştirilmektedir. Ancak üretim ve pazarlamada bazı sorunları bulunmaktadır. İlde tarımsal üretimin planlanması ihtiyacının yanı sıra, pazarlama açısından da önemli yatırımlara ve yönetsel düzenlemelere gereksinim bulunmaktadır. Üretici sorunlarının azalması için örgütlenmeleri desteklenmelidir. Ayrıca üreticilerin üretim tekniği bilgileri ve pazarlama olanakları iyileştirilmelidir. Tarım topraklarının amaç dışı kullanımına izin verilmemelidir. Gıda işletmeleri üretim ve pazarlama yöntemleri konularında en son tekniklerden faydalanmalı, pazarlama sorunlarının çözümü için devlet hem pazar altyapısı hem de pazarlama hizmetleri konularında destekleyici olmalıdır. Kayıtsız gıda ticaretinin önüne geçilmelidir. Pazarlama sorunlarının çözümü ve dikey bütünleşme için sözleşmeli üretim yaygınlaştırılmalıdır. Tarım ve gıda ürünlerinin ihracatı desteklenmelidir.Item Ceza infaz kurumlarında yürütülen tarımsal faaliyetlerde istihdam edilen hükümlülerin ekonomik ve sosyal yaşamlarının değerlendirilmesi(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2024) Arslan, Yunus; Turhan, Şule; Bursa Uludağ Üniversitesi/Fen Bilimleri Enstitüsü/Tarım Ekonomisi Anabilim Dalı.; 0000-0002-0075-5011Yaklaşık 170 yıllık bir geçmişi olan Ceza infaz kurumlarının kuruluş aşaması Osmanlı Devletinde 1851 tarihine kadar dayanmaktadır. Türk ceza infaz tarihinin ilk cezaevi 1871 yılın da İstanbul’ un Sultanahmet meydanında Hapishane-i Umumi adıyla kurulmuştur. 22 Aralık 1913 yılında “Hapishaneler Müdüriyeti Umumiye” si hazırlanmış ve 1 Haziran 1929 yılında Adalet Bakanlığı’na bağlanmıştır. 06.06.1938 tarihinde çıkarılan bir kanun ile Ceza ve Tevkif Evleri Genel Müdürlüğü adını almıştır. Aşamalı ceza infaz sistemi çerçevesinde ilk tarım açık cezaevi ise 1945 yılında Dalaman’da kurulmuştur. Tarım açık cezaevleri, 1997 yılında 4301 sayılı kanunla kurulan İş Yurtları Kurumu bünyesine alınmıştır. Bu özel bütçeli kuruluş, Türkiye genelinde mevcut açık ceza infaz kurumlarının çoğunda tarımsal faaliyetler yürütmektedir. Ceza infaz kurumlarının toplam tarım alanı 39 426 756 m² olup ekilebilir tarım alanı 22 512 372 m²dir. Bu ekilebilir alanlarda meyve, sebze, yem bitkisi, tahıl yetiştiriciliği ve seracılık yapılmaktadır. Tarım açık cezaevleri ve tarım iş kollarının sahip oldukları araziler akılcı ve planlı uygulamalar sayesinde tarıma kazandırıldıklarında hükümlü istihdamını olumlu yönde etkileyecektir. Bu çalışmanın ana kitlesi Bursa Gemlik Açık Ceza İnfaz Kurumu tarım işkolunda istihdamı sağlanan 46 hükümlüden oluşmaktadır. Hükümlüler ile anket uygulaması gerçekleştirilmiştir. Üçlü likert ölçeği kullanılarak hükümlülerin tarım atölyeleri ile iş ve meslek kurslarına karşı tutum ve davranış düzeyleri ölçülmüştür. Çalışmadan elde edilen bulgulara göre hükümlülerin %87,0’ı ekonomik ve sosyal açıdan olumlu değişimler yaşamıştır. Bu çalışmada sürdürülebilir bir yaklaşım ile yeni tarım açık cezaevlerinin kurulması gerekliliği vurgulanmıştır.Item A comparison of energy use in organic and conventional tomato production(Wfl Publication, 2008) Turhan, Şule; Özbaş, Başak Canan; Rehber, Erkan; Uludağ Üniversitesi/Ziraat Fakültesi/Tarım Ekonomisi Bölümü.; 0000-0001-9155-8170; AAG-8086-2021; 15822717900; 15822920800; 6506098192The organic agriculture began in 1985-1986 production year in Turkey thanks to the fact that the companies in Europe demanded organic products and introduced this production technique to the producers. Organic farming was begun with traditional exportation crops such as raisins, dried fig, dried apricot, hazelnut, chickpea, beans, lentil, olive and olive oil. Tomato production is very important for Turkey in terms of both domestic consumption and exports. The total value of tomato exports of Turkey in 2004 is 109,563,000$ and it constitutes 25% of the total vegetable exports of Turkey in 2004. Organic tomato processed into tomato paste is one of the organic export products of Turkey. Energy auditing is one of the most common approaches of examining energy efficiency and environmental impacts of the production system. The energy consumption patterns in organic and conventional tomato production in Canakkale province of Turkey were investigated in this study. The findings of this study show that energy consumption in organic tomato production per decare is 40.7% and per ton 8% less than in conventional tomato production. The energy output-input efficiency ratio in organic tomato production (0.213) is higher than in conventional tomato production (0.197). While the direct and renewable energy consumption of organic production is higher, the indirect and non-renewable energy consumption is lower than in conventional production. Benefit/cost ratios for organic and conventional tomato production are 2.73 and 2.18. The results also imply that organic tomato production is more profitable for farmers compared to conventional production.Item Competitive analysis of Turkish fruit and vegetable processing sector(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2019-12-24) Turhan, Şule; Bursa Uludağ Üniversitesi/Ziraat Fakültesi/Tarım Ekonomisi Bölümü.A review of Turkish agricultural history shows that dramatic changes have occurred in fruit and vegetable industry. It seems evident that changes will continue for the coming years. Especially developments of South Marmara Regions fruit and vegetable processing industry provide a good example for the agri-food sector. Today, consumer preferences drive markets. Reshape of the international agricultural trade is required due to, mainly, the globalisation of the markets. This will give growers more competition and the issues of marketing, international trade, environmental protection and government policies will be important factors for them. The aim of this study, it to examine the current situation of Turkish fruit and vegetable processing industry and highlight some points for the competitiveness of the industry. In general, Turkey tomato paste industry is a healthy sector directed to export markets, with some difficult years. Especially the decrease in production in 2010 caused an increase in the import.Item Consumer behaviour and purchase ıntention for organic food(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2020-05-22) Erdal, Burcu; Turhan, Şule; Bursa Uludağ Üniversitesi/Ziraat Fakültesi/Tarım Ekonomisi Bölümü.It is a sad fact that applications made to increase productivity in food products have negative effects on the environment and human health. In addition, consumers' choice of food more consciously leads to an increase in demand for organic foods. In this study, the buying behavior and loyalty of organic food customers are examined with 400 participants in Bursa. While 85% of the respondents consume organic products, 15% of them do not consume organic products. According to the results of the survey, most of the people who consume organic products are university graduates. Organic product markets are preferred for the supply of organic products by the consumers. Product appearance is effective for buying by 54% of individuals who consume organic products. Most consumed organic products are milk and dairy products. In this study, an attempt was made to measure the knowledge and awareness levels of people living in Bursa about organic food. The research is thought to provide beneficial contributions to organic food sector marketing activities and national agriculture.Item Consumer trends for organic products: The case of the Marmara region in Turkey(Parlar Scientific Puplications, 2017) Turhan, Şule; Vural, Hasan; Ak, İbrahim; Erdal, Burca; Uludağ Üniversitesi/Ziraat Fakültesi/Tarım Ekonomisi Bölümü.; Uludağ Üniversitesi/Ziraat Fakültesi/Zootekni Bölümü.; 0000-0001-9155-8170; AAG-8086-2021Organic agriculture, which is one of the prominent environmentally friendly alternative agriculture systems, aims to repair the environment's deteriorating balance with entirely natural methods and by using equity. Today, environmentally conscious consumers, whose numbers are increasing significantly every day, are turning to consumption of organic products for healthy living and clean land and water. Thus, the healthy and natural nutrition concept that entered our daily lives with the development of organic agriculture has increased in importance. This study aims to determine the organic product consumption trends of consumers and examine the marketing characteristics of organic producers. Therefore, data were collected from 240 consumers using questionnaires in the organic product markets in Istanbul and Bursa provinces. The data analyses show that there are slight differences between the preferences of female and male consumers, and most consumers of organic products are middle-aged and older with higher education and income levels. In organic product marketing, it is necessary to improve the product quality, regulate the marketplaces and decrease the marketing margins in favour of consumers.Item Cost analyses of cotton production in Tajikistan(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2020-10-06) Turhan, Şule; Siamardov, Mukim; Bursa Uludağ Üniversitesi/Ziraat Fakültesi/Tarım Ekonomisi Bölümü.As an agricultural country, in Tajikistan approximately ¾ of the population live in rural areas where agriculture remains the main activity. Tajikistan's agriculture sector accounts for the largest share of the country's economy and cotton ranks as the main product in the sector. Economically expensive, cotton also called "White Gold" is a product with great economic importance for the producing countries due to its widespread consumption and attributes to be used in several areas, as well as its capacities at creating added value and employment opportunities. Nowadays, cotton is produced almost all parts in Tajikistan. Annual production capacity turns arrouınd 386 508 tons of cotton in Tajikistan. The positive developments occured in the production system help to improve the socio – economic live of producers in the country. In this study, the production costs of cotton grown in Tajikistan's Khatlon Region were calculated. The results that obtained in cotton production shows Average productivity (as 2200kg / ha), gross production value is ($ 1232 / da), gross profit is ($ 664.42 / ha), and net profit is ($ 88.88 / ha).Publication Energy use in agricultural production in Turkey: A study on tomato production(Parlar Scientific Publications (P S P), 2019-01-01) Erdal, Burcu; TURHAN, ŞULE; ERDAL, BURCU; Turhan, Şule; VURAL, HASAN; Vural, Hasan; Bursa Uludağ Üniversitesi/Ziraat Fakültesi.; 0000-0002-6839-913X; AAG-8086-2021; AFB-8936-2022; AAG-7295-2021This study aims to detect the efficiency of energy use in tomato production in the province of Bursa, Turkey. In accordance with this aim, rates of the input and output and energy efficiency coefficients in production were calculated. The numeric data utilized in the study were collected by face to face questionnaires conducted with 90 people in the counties of Karacabey and Kemalpap of the province of Bursa where there is extensive tomato farming. Simple random sampling method was used in the selection of producers. The data of the questionnaire comprise the years 2011-2012. According to study result, diesel has the highest share with a share of 60.07%. The rate of electricity is 4.26% energy equivalent and the rate of water is 0.87%. The energy output/input rate in tomato production was computed to be 1.52.Item Evaluation of perspectives on ecotourism of Bursa Uludağ University agricultural faculty students(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2019-08-06) Erdoğan, Mehmet Akif; Turhan, Şule; Bursa Uludağ Üniversitesi/Ziraat Fakültesi/Tarım Ekonomisi Bölümü.Ecotourism has emerged as the necessity of sustainable tourism and it is a formation that considers the welfare of the people living in rural areas. It is important to transfer the natural, cultural and historical legacies inherited from the past to the next generations. The contribution of the income distribution and the economy of the country is also an important fact. For this reason, all ecotourism activities should be implemented in accordance with the principles attached and a positive perception should be conveyed to the people. The aim of this study is to reveal the perspectives of university students on ecotourism, to determine their demographic characteristics and to give an idea about how to proceed. The students in the research area reported that their community was not sufficient for ecotourism. In addition, students' level of awareness on this subject was found to be low. In order to raise awareness of young people and all individuals on this issue, student communities should be strengthened and joint projects should be realized with the university.Item Fast food restoran işletmelerinde müşteri şikayetleri ve şikayete ilişkin davranışlar :Eskişehir İlinde bir uygulama(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2018-12-14) Kılıç, Tuğçe Meryem; Turhan, Şule; Bursa Uludağ Üniversitesi/Fen Bilimleri Enstitüsü/Tarım Ekonomisi Anabilim Dalı.Son otuz yıldan beri ülkemizde fast-food sektöründe bir büyüme gerçekleşmektedir ve günümüzde birçok insan bu restoranları tercih etmektedir. Konunun öneminden hareketle, çalışmada müşterilerin fast-food restoran işletmelerinde karşılaştıkları sorunlar ve bu sorunlara ilişkin şikâyet davranışları müşterilerin demografik özellikleri göz önünde bulundurularak incelenmiştir. Çalışma Eskişehir ili'nde yaşayan 291 fast-food tüketicisi üzerinde yapılmış ve anket formu aracılığıyla veriler toplanmıştır. Analizler sonucunda, müşterilerin çoğu fast-food restoranlarında sorunla karşılaşmış ve şikâyet davranışı sergilemişlerdir. Müşterilerin çoğunluğu restorana bir daha gitmeme ve yakın çevreye şikâyet gibi davranışlar göstermişlerdir. İşletmeye doğrudan şikâyette bulunan ve şikâyetin çözümünden memnun kalmayan müşteriler, çözüm bulunduğu takdirde tekrar restorana gideceklerini belirtmişlerdir. Demografik özellikler ile şikâyet davranışı arasında ise anlamlı bir ilişki olduğu saptanmış ve erkek, 25-31 yaş arası en az üniversite mezunu müşterilerin daha fazla şikâyet davranışında bulunduğu gözlenmiştir.Item Fındık üretiminde iyi tarım uygulamaları Sakarya ili, Kocaali ilçesi örneği(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2020-02-07) Tüccar, Mustafa; Cansev, Asuman; Turhan, Şule; Bursa Uludağ Üniversitesi/Fen Bilimleri Enstitüsü/Bahçe Bitkileri Anabilim Dalı.; 0000-0003-4866-1871; 000-0002-3353-846X; 0000-0003-3092-5023Dünya’da her geçen yıl artan nüfus ve azalan üretim alanıyla tarım sektöründe köklü değişimler yaşanmaktadır. Dünya nüfusunun gıda ihtiyacını karşılayabilmek için yeterli ürünlerin sağlanması amaçlanmaktadır. Bu nedenle birim alandan daha fazla ürün elde edilmeye çalışılmaktadır ve bu da tarım arazilerinde yoğun kimyasal kullanımını beraberinde getirmektedir. Kimyasalların kullanımı ile birlikte yer altı sularında örneğin nitrat birikmesi gibi kimyasal kirlilikler meydana gelmektedir ve su sorununu da beraberinde getirmektedir. Aynı zamanda kontrolsüz üretim modellerinden elde edilen ürünlerde pestisit kalıntı problemi insan sağlığını tehdit etmektedir. Üretim alanında yaşanan olumsuzluklar, tarımsal üretimin aşamalarının kontrol altına alınması gerekliliği ortaya çıkarmıştır. Avrupa’da özellikle yaş sebze ve meyve pazarında büyük pay sahibi perakendecilerin bir araya gelmesiyle Euro Retailer Produce Working Group Good Agriculture Practice (EUREPGAP) adıyla belgelendirme sistemi ortaya çıkmıştır. Değişen uygulamalar ve iyileştirmelerle uluslararası boyuta taşınan EUREPGAP 2007 yılında ismini GLOBALGAP olarak değiştirmiş ve bu isimle günümüze kadar devam eden belgelendirme süreci yaşanmıştır. Ülkemizde de bu gereklilikler sonunda İyi Tarım Uygulamaları (İTU) adıyla uygulamaya geçilen belgelendirmeyle desteklenen bir üretim modeli uygulanmaya başlanmıştır. Bu çalışmada Türkiye’de uygulanan fındık üretiminde İTU incelenmiş ve bu alandaki etkileri saptanmıştır. Araştırmada, Sakarya İli Kocaali İlçesi’nde fındık üretimi yapan üreticilerinin İTU ile birlikte elde ettiği avantajların belirlenmesi ve İTU’nun fındık üretimine etkilerinin saptanması amaçlanmıştır. Araştırma alanı olarak, Kocaali İlçesi’nde fındık üretim faaliyetinde bulunan 524 üretici ile anket çalışması yapılmıştır. İTU yapan 262 üretici ve İTU yapmayan 262 üretici olmak üzere toplam 524 fındık üreticisi ile yüz yüze görüşülmüştür. Anket sorularıyla üreticilerin demografik özellikleri tespit edilerek, üreticilerin İTU ile ilgili görüşleri (uygulamalardan nasıl haberdar oldukları, yaşadığı sorunlar vb) ve İTU’nun uygulanabilirliği, üretici nezdinde zorlukları, avantaj ve dezavantajları üzerine sorular yönlendirilmiştir. Sonuç olarak, İTU’nun fındık üretiminde pek çok olumlu etkilerinin olduğu belirlenmiştir.Publication Generational differences toward organic food behavior(Pakistan Agricultural Scientists Forum, 2023-10-01) Erdal, Berrak; Turhan, Şule; Temel, Pınar Aydın; Erdal, Baturay; ERDAL, BURCU; TURHAN, ŞULE; AYDIN TEMEL, PINAR; ERDAL, MERYEM BETÜL; Bursa Uludağ Üniversitesi/Ziraat Fakültesi/Tarım Ekonomisi Bölümü; Bursa Uludağ Üniversitesi/Harmancık Meslek Yüksekokulu; IZP-7035-2023; IYX-1026-2023; KBF-6684-2024; KXA-6243-2024The aim of this paper is to identify factors influencing the purchase intention of generations towards organic products in Bursa, Turkiye. The study was conducted with a quantitative approach with data collection from 395 respondents in Bursa City between November 2021 and February 2022. The results were investigated using descriptive analysis, reliability analysis, exploratory factor analysis, correlation analysis, chi-square analysis and regression analysis. It is important to consider generational characteristics in order to achieve realistic results in organic product consumption studies. Thus, marketers will be provided with a different perspective and they will develop more consistent marketing strategies. In this research, it has been determined that the reasons for buying a product differ in the context of generations. According to the results, especially the consumers in the Y Generation are more interested in the concept of organic products. It is seen that social media is the most effective (43%) source of organic product information. According to the results of the factor analysis, the environmental friendliness of organic products and the high nutritional value of organic products are the first preferences of consumers. The least important variable is the reliability of organic products. Within the scope of the research, the organic food product trends of 5 generations were discussed. According to the results obtained, it has been determined that the tendency of the Z Generation towards organic food is lower than that of the X and Y Generations. It can be thought that this situation is due to the fact that they are young and do not have enough economic power yet. It is clearly seen that generational characteristics affect the consumption of organic products. This result will help to identify the problems and opportunities in the organic product market. Raising awareness, informing and directing individuals towards organic products in a way that covers all generations will be an important step in terms of both the country's economy and the healthy functioning of the ecosystem.Item Gıda israfı ve çevre koruma bilinci: Kocaeli ili’nde bir uygulama(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2023-02-28) Tekiner, Esma; Turhan, Şule; Bursa Uludağ Üniversitesi/Fen Bilimleri Enstitüsü/Tarım Ekonomisi Anabilim Dalı.; 0000-0001-7285-8450Gelişen Dünya’da kaynaklar kısıtlı ve ihtiyaçlar sonsuzdur. Hızla artan nüfus ile açlık çeken insanların sayısı artmakta buna rağmen gıda israfında da artış olmaktadır. Tarım ve Orman Bakanlığı verilerine göre ülkemizde her yıl yaklaşık 19 milyon ton gıda israf edilmektedir. Ayrıca israf edilen her gıda doğayı tahrip etmektedir. Buradan hareketle çalışmada hızlı bir nüfus artışı yaşayan Kocaeli İli uygulama alanı olarak seçilmiştir. Kocaeli İl’inde tüketicilerin gıda israfı ve gıda israfının etkileri hakkında bilinç düzeylerinin ölçülmesi, gıdayı israf etme nedenleri, tüketicilerin hangi ürün gruplarında daha fazla israf ettiğini ortaya koymak amaçlanmıştır. Anket aracılığıyla toplanan verilerin frekans ve yüzdelik değerleri incelenmiştir. Demografik özellikler ile ankette yer alan ifadeler arasındaki anlamlılık analizleri için Kruskal Wallis, Mann- Whitney U, Ki-Kare testleri ve Korelasyon Analizi yapılmıştır. Araştırma sonuçlarına göre, tüketicilerin eğitim ve gelir düzeyleri arttıkça gıda alışverişindeki tutumlarının değiştiği ve gıda israfı yapma eğilimlerinin arttığı gözlemlenmiştir. İleri yaşlardaki tüketicilerde genç yaşlardaki tüketicilere oranla gıda israfının düşük olduğu saptanmıştır. Ayrıca Kocaeli İli’nde yaşayan tüketicilerin çevre koruma kavramları hakkında bilgi düzeylerinin de yetersiz olduğu tespit edilmiştir. Sonuç olarak gıda israfı ve çevre koruma konulu reklamların arttırılması ve sokaklara gıda atıkları toplama ünitelerinin konulması gıda israfının azaltılması konusunda önem teşkil etmektedir.