2019 Cilt 18 Sayı 2
Permanent URI for this collectionhttps://hdl.handle.net/11452/13335
Browse
Browsing by Subject "Concept"
Now showing 1 - 1 of 1
- Results Per Page
- Sort Options
Item “Olmayan” ve “değil” sözcükleri ve olumsuzluk üzerine mantıksal bir değerlendirme(Bursa Uludağ Üniversitesi, 2019-09-30) Çiçekdağı, CanerOlumsuzluk asıl olarak önermelerin bir özelliğidir ve önermenin doğruluğuna yönelerek başta çelişki olmak üzere çeşitli karşı önerme çiftlerinin oluşumuna yol açar. Türkçede bir önermeye veya cümleye olumsuzluk kazandırmak cümleyi bağlayan kopulaya veya kopula benzeri yapılara “-ma” veya “değil” işaretçilerinin getirilmesiyle olur. Böylece olumsuzlanan cümle aslında yeni bir iddia getirmez ama olumludaki iddiayı inkâr eder. Önermeler arasındaki tam karşı olmalarda çelişik önermeler oluşur. Çelişik önermelerden tikel olanlar “varlığı”, tümel olanlar “yokluğu” gösterdiği için çelişki oluşur ve çelişik önermeler her zaman farklı doğruluk değeri alır. Acaba önermelerde olduğu gibi özellikle ad durumundaki kavramların da olumsuzluk kazanması ve çelişik kavram çiftleri oluşması mümkün müdür? Kavramlar varlıkları ve varlıklarda “olanı” gösterir, dolayısıyla her kavram aslında olumludur. Kavramlar önermeler gibi bir iddia içermediğine göre olumsuzluk kazanıp inkârda bulunamazlar ama bağıntılı, karşıt, eksik ve yoksun oluşlarına göre bir tür karşı olma ilişkisi içinde olabilirler. Bu tür ilişkiler de, olumsuzluk geniş olarak yorumlanırsa, bir tür olumsuzluk olarak kabul edilebilir ve bu durumda kavramlar da olumsuzlanabilir. Ancak “olmayan” sözcüğünün adlara gelmesiyle “ağaç olmayan” gibi elde edilen dilsel yapılar esasında olumsuz değil, belirsiz birer addır. Buna rağmen belirsiz adlarla yapılan kavram ayrımları en geniş ve keskin sınıflamaları sağlar. Bu çalışma kavramların asıl olarak olumsuz olamayacağını ama olumsuzluk geniş anlamıyla kabul edilirse kavramları olumsuzlamak için en uygun olan işaretçinin “olmayan” sözcüğü olduğunu savunmaktadır.